Satranç oynayanların lanetli olduğu doğru mu?

Tarih: 03.01.2017 - 06:34 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Bazı hocalar şöyle diyor:
- Satranç tavladan da kumardan da beter. Satranç oynamaktansa ateşi tutmak daha hayırlı. Satranç oynayan kişi insanların en yalancısı. Oynayanlara ölürken kelimei şehadet nasip olmayabilir. Satranç oynayan lanetlenmiştir. Oynayana bakan da domuz eti yiyen gibidir. Satranç oynayanlara bakmak için yanına oturanların bütün sevapları silinir.
- Bunlar doğru mu? 
- Şayet öyle ise Yavuz Sultan Selim İran şahını satrançta yenmiştir. O da mı lanetlidir. Satranç izleyenlerin bütün sevapları silinir mi?
- Allah merhametlidir büyüktür. Fuhuş yapan bir kadın köpeğe su verdiği için cennete gittiği söyleniyor. Neden sadece bir oyun için bizim sevaplarımızı silsin?
- Kafam çok karıştı lütfen açıklama yapınız.

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Tavlayı yeren birçok rivayetin nakledilmesine karşılık, satrançla ilgili bir tek hadis bulunmakta, bu hadis de sahih hadis kitaplarında yer almamaktadır. [Âcurrî, Tahrîmü’n-nerd ve’ş-şaŧranc ve’l-melâhî (nşr. Mustafa Abdülkādir Atâ), Beyrut 1408/1988, s. 47-59, 61-66]

Bu durum, satrancın tavla vb. oyunlara göre dinî sakıncasının daha hafif olduğu şeklinde yorumlanmıştır. [Şâfiî, el-Üm, Beyrut, ts. (Dârü’l-fikr), VI, 224]

Hz. Ali’nin satranç oynayan bir topluluğu görünce, -hayvanlardan oluşan satranç elemanlarını kastederek- “Karşısına geçip ibadet ettiğiniz bu heykeller de nedir?” dediğine dair bir rivayet nakledilir. (Râgıb el-İsfahânî, Muhâđarâtü’l-üdebâ, Kahire 1287, I, 447)

Bu rivayet bazı din âlimleri tarafından yasaklama olarak değerlendirilmiştir (Âcurrî, s. 62; Râgıb el-İsfahânî, I, 448)

Hz. Ali’nin bu sözünde bir yasak ve sakındırma bulunmadığını düşünenler ise, “Eğer Hz. Peygamber (asm)’den yasaklayıcı bir emir gelseydi bunu Hz. Ali mutlaka bilir ve satranç oynayanlara yasağı hatırlatarak onları menederdi.” demişlerdir. (Râgıb el-İsfahânî, I, 447; Züheyr Ahmed el-Kaysî, Târîħu’ş-şaŧranci’l-kebîr, Bağdad 1999, s. 110)

Adlî ve Sûlî ise bu rivayetin satrancın cevazına işaret ettiğini belirtir. [Adlî - Ebû Bekir es-Sûlî v.dğr., Kitâbü’ş-Şaŧranc (nşr. Fuat Sezgin), Frankfurt 1406/1986, s. 13]

Öte yandan Abdullah b. Ömer gibi sahabeden, Hasan-ı Basrî gibi tâbiînden bazılarının bunu hoş karşılamadığı bilinmektedir.

Hanefî, Şâfiî, Mâlikî ve Hanbelî kaynakları satrancın hükmüyle ilgili farklı bilgiler verir.

Ancak bu bağlamdaki açıklamalardan;

- Kumara bulaştırılmadığı,
- Allah’a, aileye ve topluma karşı görevler aksatılmadığı,
- Daha önemli bir işin ihmaline yol açmadığı sürece,

satranç oynanmasında dinen bir sakınca bulunmadığı anlaşılmaktadır.

Nitekim birçok İslâm âlimi satrancın;

- Zihni kuvvetlendirdiği,
- Mizacı geliştirdiği,
- İş hayatında azimli ve mücadeleci olmayı öğrettiği,
- Görüş ufkunu genişlettiği,
- Kendine güveni arttırdığı,
- İnsanı sosyalleştirdiği,
- Güçlü arkadaşlıklar kurulmasını sağladığı

yönündeki faydalarını hatırlatarak satranç oynamanın mubah olduğunu ifade etmiştir. (bk. Adlî - Ebû Bekir es-Sûlî v.dğr., s. 15; Râgıb el-İsfahânî, I, 447-448; Râvendî, Râhatü’s-sudûr II, 384; Ahmed Abdürrezzâk, Vesâilü’t-teselliye, Kahire 1985, I, 125 I, 125; Diyanet İslam Ansiklopedisi, Satranç md.)

İlave bilgi için tıklayınız:

Satranç ve tavla oynamak caiz midir? Bu konudaki hüküm ...
Santranç oynamak haram değilse, haram olduğunu bildiren ...

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Okunma sayısı : 5.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun