Rabıtadaki nur, Allah'ın zatını bir şeye benzetmek anlamına mı gelir?
- Tarikatta mürşid rabıtası yapılırken, ilahi nurun; mürşidin üzerine geldiği ve mürşidin iki kaşı arasından da süt gibi beyaz bir ilahi nurun ve feyzin müridin kalbine geldiği ve bu nurun bütün vücudu sardığı düşünülür.
- Allah bütün eksikliklerden münezzehtir. Böyle bir rabıtada ilahi nuru herhangi bir nur gibi ışık gibi -insan aklıyla- düşünmek, Allah'a eksiklik vermek gibi geliyor. Böyle olunca bu şirk mi olur?
- Böyle yapan bir çok tarikat ehli varsa bunlar küfür ehli mi olur?
- Yoksa bu, Allah'ın zatını bir şeye benzemekten ayrı mıdır?
Değerli kardeşimiz,
- Tarikatta mürşid rabıtası esnasında, mürşidin üzerine geldiği söylenen nurdan maksat, manevi feyiz olması gerekir. Maddi bir ışık gibi düşünmediklerini düşünüyoruz. Çünkü, böyle bir düşünce Allah’ı maddi varlık gibi görmek manasına gelir ki, bu doğru değildir.
- İslam’da “ehl-i kıblye”yi tekfir etmemek esastır. Buna fazla cüret edenlerin kendi akıbetlerinden korkmaları gerekir.
Bununla beraber, sorudaki bilgileri ehl-i tarik olan bir alim veya mürşidden tam tahkik edip, böyle bir şeyin var olup olmadığı, var olduğu takdirde bunun ne anlamda kullanıldığını araştırıp tespit etmeden bir hükme varmak, İslam’ın temkini ders veren ihtiyat prensibine aykırıdır.
- Kaldı ki, eğer böyle bir düşünce gerçekten maddi bir şekilde tasavvur ediliyorsa, bu takdirde, Abdulkadir Geylani, İmam Rabbani, İmam Gazali gibi milyonlarca alim ve evliya hakkında nasıl bir karara varacağız?
Biz, ehl-i tarik olan Abdulkadir Geylani, İmam Rabbani, İmam Gazali gibi zatların eserlerinde Allah’ı maddilere benzeten teşbih ifadelerine rastlamadık.
- Hülasa; hak olan tarikatların kahir ekseriyeti, Ehl-i sünnetin içinde yer almaktadır. Dolayısıyla, -bazıların bazı şatahatları hariç- onların akideleri de Ehl-i sünnetin akidesidir.
Müslümanlara hüsnüzan etmek İslam’ın önemli prensiplerindendir. Bununla beraber, Kitap-Sünnetle şekillenen İslam’ın temel prensiplerine açıkça aykırı olan hiçbir düşünceyi kabul edemeyiz. Rehberimiz, asfıya denilen ve İslam şeriatının zahiri hükümlerini esas alan başta dört mezhep imamı olarak İslam alimleridir.
İlave bilgi için tıklayınız:
- İslamiyet'te rabıta var mıdır? Şeyhe rabıta yapmak caiz mi?
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Tasavvuf ve tarikat bidat mı?
- Kalp ayağıyla veraset-i nübüvvete ulaşılabilir mi?
- Tarikatlardaki bağlılığın sınırı nedir? "Mürid mürşide karşı, teneşir tahtasındaki ölünün, ölü yıkayıcıya kendini bıraktığı gibi bırakmalıdır." anlayışı doğru bir ifade midir?
- Sahabe mesleğinden sonra gelen tarikat mesleğini açan kimdir?
- TARİKAT
- Ehl-i sünnet mezhep imamlarının, tasavvuf lehine veya aleyhine sözleri var mıdır?
- Rabıta ne demektir? Bayanlar da rabıta yapabilir mi?
- Şeriat, Tarikat ve Hakikat ne demektir?
- Önderin hayali Hakk'ın zikrinden daha faydalıdır, sözünü nasıl anlamalıyız?
- Rabıta yapmak farz mıdır?