Peygamberimiz bir şey isteyeni boş çevirmez miydi?

Tarih: 20.03.2024 - 18:40 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Bu hadis-i şerifin tamamını açıklar mısınız:
"Yanımda bir şeyler olsaydı, onları sizden esirgemez, verirdim. Kim dilenmekten çekinir, iffetli davranırsa, Allah onun iffetini arttırır..." (Buhârî, Zekât 50, Rikak 20; Müslim, Zekât 124) 

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Ebû Saîd Sa’d İbni Mâlik İbni Sinân el-Hudrî (ra)’dan nakledildiğine göre:

Medineli Müslümanlardan bir kısmı Resûlullah (asm)’den bir şeyler istediler. O da verdi. Sonra yine istediler. Resûlullah, elindekiler bitinceye kadar verdi. Verebileceği şeyler tükenince onlara şöyle hitab etti:

« مَا يَكُنْ مِنْ خَيْرٍ فَلَنْ أدَّخِرَهُ عَنْكُمْ ، وَمَنْ يسْتعْفِفْ يُعِفَّهُ الله وَمَنْ يَسْتَغْنِ يُغْنِهِ اللَّهُ ، وَمَنْ يَتَصَبَّرْ يُصَبِّرْهُ اللَّهُ . وَمَا أُعْطِىَ أَحَدٌ عَطَاءً خَيْراً وَأَوْسَعَ مِنَ الصَّبْرِ »

“Yanımda bir şeyler olsaydı, onları sizden esirgemez, verirdim. Kim dilenmekten çekinir, iffetli davranırsa, Allah onun iffetini arttırır. Kim tok gözlü olmak isterse, Allah onu başkalarına muhtaç olmaktan kurtarır.  Kim de sabretmeye gayret ederse, Allah ona sabır verir. Hiçbir kimseye, sabırdan daha hayırlı ve büyük bir lütufta bulunulmamıştır.” (Buhârî, Zekât 50, Rikak 20; Müslim, Zekât 124.)

Bu hadis-i şerifte Efendimiz (asm), maddi ihtiyaçlar karşısında sabretmenin, sabredilmesi gereken konuların başında geldiğini anlatmaktadır.

Tarihen sabit bir gerçektir ki, Hz. Peygamber (asm), Müslümanların yegâne sığınağı idi. Başı sıkışan, bunalan, aç kalan, herhangi bir meselesi olan hep ona koşar, ondan medet umardı. Efendimiz de Müslümanların meselelerini çözmekten asla kaçınmaz, maddi manevi çâreler bulurdu. Hadiste görüldüğü gibi onun, elinde avucunda bulunan her şeyi verdiği zamanlar da olurdu. Ancak Müslümanların ihtiyaçları büyüktü. Onlar yine istemeye devam edince de “Elimde verecek bir şey olsa, onu sizden asla esirgemezdim.” diye durumu açıklardı. Sonra da Müslümanları bilgilendirmek ve eğitmek maksadıyla, dilenerek, isteyerek ihtiyaç gidermenin bir yol olsa bile, asıl tavrın, kimseye ihtiyaç arzetmemek, yüz suyu dökmemek olduğunu, böyle davrananları Allah’ın başkalarına muhtaç etmeyeceğini hatırlatırdı. Herkesin, ihtiyacını kendi içinde firenlemesi gerektiğini anlatırdı. Sabretmenin, yokluğa, sıkıntıya göğüs germenin insanı daha güçlü kılacağını açıklardı. Sabrın, âdeta kendi kendini yenileyen bir özellik olduğunu öğretirdi. “Kim sabretmek için gayret sarfederse, Allah ona sabır verir.”  beyanı, sabrı temin eden gücün yine bizzat sabır olduğunu anlatmaktadır.

Unutulmamalıdır ki, istemekle de giderilemeyecek ihtiyaçlar olabilir. Göz ve gönül tokluğu, başkalarının yardımıyla bir şeylere kavuşmaktan çok daha sağlıklı ve şerefli bir yoldur. Mümine de bu yakışır. Bu sebeple olacaktır ki, Hz. Peygamber (asm) hadisin son kısmında kesin bir gerçeğe dikkat çekmiştir: “Hiç kimseye sabırdan daha hayırlı ve engin bir lutufta bulunulmamıştır.”

Her ikramın bir sonu, bir sınırı vardır. Ancak sabır öyle bir nimet ve ikramdır ki, hayatın her safhasını kucaklar ve her türlü şartta sahibinin  izzet ve şerefini korumasını sağlar. Bir başka hadiste “ziya” olarak tanımlanan sabır (bk. Müslim,Tahâret 1), bu hadiste “en hayırlı ve hayatı kucaklayan bir nimet” olarak tanıtılmakta, onun ziyasının insan hayatını nasıl etkilediği ortaya konulmuş olmaktadır. Hakikaten de insanı merde, nâmerde el-avuç açmaktan müstağni kılan sabır, en büyük ve en etkin bir nimet ve ilahi bir lütuftur.

Sabretmesini bilmeyen kişi varlıklı da olsa, yoksul da olsa, daima rahatsızdır, doyumsuz ve tatminsizdir; her zaman açtır. Ancak sabır sayesinde insan, kendi kendisini frenlemeyi   başarabilir. Hem yokluğun hem varlığın, hem acının hem neşenin, hem belanın hem nimetin tehlikesine karşı müminin en güvenli kalkanı sabırdır. Hadis-i şerif bize işte bunu telkin etmektedir.

Hasılıkelam:

1. Nebi (asm) büyük kerem sahibiydi.

2. Sabır, hayatın tümünü kapsayan hayırlı bir nimet ve en güzel vasıftır.

3. Sabretmek için gayret edeni Allah muvaffak kılar.

4. Maddi ihtiyaçlar karşısında sabır insana şerefli bir hayat yaşama imkânı verir.

5. Asıl zenginlik gönül tokluğudur. (bk. Peygamberimizden Hayat Ölçüleri, Riyâzü’s-Sâlihîn Tercüme ve Şerhi, Erkam Yayınları, Hadis No: 27)

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 84
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun