Gözlere karşılık cennet mi verilecek?
- Bu dünyada iki gözü kör olan ve sabreden kiişiye Allah mükâfat olarak cennet mi verecek?
- Aza noksanlıkları da imtihan vesilesi midir?
Değerli kardeşimiz,
Bu dünyada karşılaştığımız musibetlerden bir kısmı da aza noksanlığı, fiziki beden eksiklikleridir. Bir hadis-i kutside bu imtihana uğrayı da sabreden müminlere mükâfat verileceği ifade edilmektedir.
Enes İbni Mâlik (ra) Resûlullah (asm)’i şöyle buyururken dinlediğini söylemiştir:
« إنَّ اللَّه عَزَّ وجَلَّ قَالَ : إِذَا ابْتَلَيْتُ عَبدِي بحبيبتَيْهِ فَصبَرَ عَوَّضْتُهُ مِنْهُمَا الْجنَّةَ »
“Allah Teâlâ buyuruyor ki: Kulumu, iki gözünü kör etmekle imtihan ettiğim zaman sabrederse, gözlerine karşılık olarak cenneti veririm.” (Buhârî, Merdâ 7)
Bu kutsi hadis-i şerifte, sabredilmesi halinde cennetle karşılanacak bir musibeti bize tanıtmaktadır: Körlük, yani görme engelli olmak.
Hadislerde gözler için habîbe ve kerîme kelimeleri kullanılmıştır. Çünkü insanın en kıymetli organı gözleridir. Bunun böyle olduğu, başka bir hadiste taun sebebiyle ölen sabırlı mümine Allah Teâlâ’nın vaad ettiği cennetin, bu hadis-i kudside körlükle imtihan olunan mümine vadedilmesinden anlaşılmaktadır. Zira bedeli aynı olan iki şey arasında değer açısından eşitlik değilse bile yakınlık var demektir. Nitekim Bezzâr’ın naklettiği bir hadis-i şerifte:
“Hiçbir kul, dininden dönmesi hariç, gözlerini kaybetmekten daha ağır bir belaya uğramış değildir.” buyurulmuştur. (Mübârekfûrî, Tuhfetü’l-ahvezî, VII, 81).
Kaybedilen nimetin kıymeti ölçüsünde onun yokluğuna sabretmenin güçlüğü ve buna bağlı olarak değeri de artmaktadır. Bu sebeple hadisimizde, iki gözünü kaybettiği halde şikâyet etmeyip sabredebilen kişiye Allah Teâlâ cennetini vereceğini bildirmektedir. Cennet ucuz olmadığına göre, gözlerin kaybına sabretmek, zoru belki de en zoru başarmak demektir. Bunu, “Gerçek sabır, ilk karşılaşma anında belâya sabretmektir.” hadisi ile irtibatlandıracak olursak, özellikle gözlerini kaybettiği ilk anlarda sabretmenin daha büyük önem arzettiği anlaşılacaktır. Daha sonraları çaresizlikten ileri gelen bir katlanma sabır olarak değerlendirilemez.
Şuna da işaret edelim ki gözlerimizle dünyadan faydalanmak büyük bir bahtiyarlıktır. Fakat bu fayda insan ömrüyle sınırlıdır. Allah Teâlâ’nın bedel olarak vereceğini bildirdiği cennet ise, sınırsızdır ve tabii oradaki bahtiyarlık da sonsuzdur. O hâlde bu kutsi hadis en büyük bedelin, gözlerinin kaybına sabredebilen mümine verileceğini müjdelemektedir. Demek oluyor ki tüm çaresizliklerin gerçek çaresi sabırdır.
Hasılıkelam;
1. Gözlerin önemi, karşılığının cennet olmasından bellidir.
2. Değerli şeylerin yokluğuna sabır ve rıza göstermek insana daha kıymetli şeyler kazandırır. (bk. Peygamberimizden Hayat Ölçüleri, Riyazü’s-Sâlihîn Tercüme ve Şerhi, Erkam Yayınları, Hadis No: 35)
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Müsibete sabredersek karşılığı cennet mi?
- Sara hastası cennetlik mi?
- Mükafat belaya göre midir?
- Ölmeyi istemek günah mı?
- Allah kulun tövbesinden memnun olur mu?
- Peygamberimiz bir şey isteyeni boş çevirmez miydi?
- Allah, neyi hataları bağışlamaya vesile kılar?
- Ölen ve öldüren iki kişinin durumu nedir?
- Peygamberimiz hastalık ve sıkıntı çekmiş midir?
- "Temizlik imanın yarısıdır..." diye başlayan hadisi açıklar mısınız?