Razi'ye göre İslam'da kadın köle gibi midir?

Tarih: 31.08.2017 - 00:21 | Güncelleme:

Soru Detayı

- ​Bu noktada 2 sorum var tefsir okumaya başladım ve kafam karıştı lütfen yardım edin.
Soru 1: Razi'nin tefsirini okudum ve Ahzab suresinin 51nci ayetinin tefsirinde Razi peygamber olmasa bile normal bir insanın hanımı onun için kölesi gibidir peygamber hanımlarını siz düşünün, peygamber hanımları da onun kölesi gibidir dediğini okudum bu ne demektir?
- Alimlerimiz gerçekten kadınları köle gibi mi görmektedir?
- Her seferinde erkeğin dediği olur mu itaat her zaman mı olması gerekir?
Soru 2: Razi ye göre yine erkeğin kadından üstünlüklerinde bilgi ve ilim, akıl demiş bunlardan kasıt nedir?
- Zira bugün bilim, kadınların erkeklere oranla daha iyi hafızası olduğunu ve daha az unutkanlık gösterdiğine işaret ediyor bir nevi zekasının galiba daha iyi olduğunu söylemektedir.
- Bilim ile ters düşmez mi bu yorumlar?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Bu konu çok uzun açıklamalara ihtiyaç uymaktadır. “Emir-İtaat” konusunda Sitemizde farklı sorulara verilen cevaplar vardır. Bu sebeple burada özet halde şunları söyleyebiliriz:

- Evet, Razi, benzer ifadelere yer vermiştir.

Ancak kanaatimizce “kadının köle olduğu” yönündeki yorumlar isabetli değildir. Zira, Razi, “Kadın kocasının kölesidir.” demiyor. “Kabul ettiği nikah akdi, bir nevi kölelik gibidir.” diyor.

Bu bir benzetmedir; bir köle, kölelik akdiyle efendisine itaatle yükümlü olduğu gibi, bir kadın da nikah akdiyle kocasına itaat etmekle yükümlüdür. Demek ki, bu benzetme, “Kölelik”ten ziyade zorunlu itaatle alakalıdır.

- Evet, İslam’da evin reisi erkektir; reise itaat gereklidir.

Fakat, her kavram kendi sisteminde bir değer ifade eder. Buna göre İslam’da “evin reisi” evin horozu, evin zorbası değildir.

“Bir topluluğun efendisi / reisi, onlara hizmet edendir.” manasındaki hadis-i şerifin açık ifadesiyle, erkek evin reisidir; çünkü evin geçimini sağlamakla, ailesine gerekli hizmeti sunmakla yükümlüdür.

- Her ülke insanlarının, devletin yetkililerine itaat etmekle yükümlü olduğu gibi, küçük bir ülke olan aile fertlerinin de kendi reislerine itaat etmekle mükelleftir. Aksi takdirde anarşi hâkim olur.

- Milletin, devlet reislerine itaat etmeleri meriyetteki hukukun üstünlüğü prensibine göre cereyan ettiği gibi, “Allah’a muhalif olan yerde kula itaat edilmez.” manasına gelen nebevi fermanın gereği olarak, ne devlet ne de aile reisleri, meriyetteki yegâne din olan İslam’ın iki temel kaynağı olan Kitap ve Sünnetin emirlerine aykırı bir emir veremezler, verseler de itaat edilmesi gerekmez.

“Örf dairesinde kadınların kocalarına karşı hak ve ödevleri olduğu gibi, erkeklerin de eşlerine karşı hak ve ödevleri vardır.” (Bakara, 2/228)

manasına gelen ayette ifade edildiği gibi, bir ailede formel hukuk kuralları ancak kavga-gürültünün olduğu zamanda uygulanır. Nitekim, İslam âlimleri aile hayatını değerlendirirken, formel hukuka göre değil, insani erdemlere göre değerlendirirler.

Bediüzzaman Hazretlerinin şu ifadesi de bunu göstermektedir:

“Bir ailenin saadet-i hayatiyesi; koca ve karı mabeyninde bir emniyet-i mütakabile ve samimî bir hürmet ve muhabbetle devam eder.” (bk. Lem'alar, Yirmi Dördüncü Lem'a)

İlave bilgi için tıklayınız:

Kur'an'a göre Allah, insan ayrımı yapar mı yapmaz mı? Bazı ayetleri ...
Kur'an'da erkeklerin kadınlar üzerindeki hakimiyetinin ve ...
Kadının hakları nelerdir? İslamın kadınlara bir baskı ve kısıtlama ...

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 5.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun