Nesh ayetleri unutturulmuş ise, bazı sahabiler neden hatırlıyor?

Tarih: 18.12.2021 - 06:10 | Güncelleme:

Soru Detayı

1) Nesh edilen ayetler unutturulduğuna göre bazı rivayetler de sahabeler nesh edilen ayetlerin lafzını hatırlıyor, bu nasıl olabilir?
2) Ahzap 52. ayetin tefsirinde, bazı tefsirlerde bu ayetten önce eş değiştirme (becayiş) yapıldığını hatta bir adamın Hz. Aişe annemizi istediğini, bundan sonra yasaklandığı söylenmekte bu nasıl olur?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

1) İlgili ayetin meali şöyledir:

“Biz bir ayetin hükmünü yürürlükten kaldırır veya onu unutturursak, mutlaka daha iyisini veya benzerini getiririz. Bilmez misin ki Allah her şeye kadirdir.” (Bakara, 2/106)

Bu ayetle ilgili değişik yorumlar yapılmıştır. Biz şu iki yorumu tercih ettik. Şöyle ki:

Meal olarak "unutturursak" şeklinde çevirdiğimiz kelimenin aslı “nünsihâ”dir. Bu kelimenin manası kaynaklarda: “onu okumayı terk etmenizi mubah kıldık” şeklinde açıklanmıştır. Ancak bir kıraatte “nensehâ” şeklinde okunmuştur ki, “o ayetin yürürlükten kaldırılmasına izin verirsek” şeklinde açıklanmıştır.

Ayrıca bir kıraatte “nenseehâ” okunmuştur ki, manası (neshini) ertelersek, yani levh-i mahfuzdan vahiy olarak indirilmesi / intikali ertelersek” şeklindedir. (bk. Taberi, Razi, Maverdi, Şevkâni, ilgili ayetin tefsiri).

Buna göre, “unutturursak” mealindeki ifadeden maksat, “ilgili ayeti okumayıp terk etmelerine izin verirsek” demektir. (bk. a.g.e, a.g.y)

Bununla beraber, şayet bu kelimeyi “unutturursak” şeklinde mana verilirse bile, sahabilerin hepsinin bu ayeti unutmalarının gereği ortaya çıkmaz. Çünkü ayette kullanılan “ev” edatı tahkik değil, teşkik içindir. Bu ise “farzımuhal” manasına gelir.

Diğer taraftan, “bütün insanlara unutturursak” şeklinde değil de “insanları muhatap almadan, yalnız ayetin unutturulması” hususuna vurgu yapılması, bazı insanların ilgili ayetleri bilmeleri ile çelişmez.

Bununla beraber, nesh konusu, hatta -Hz. Ömer’e isnat edilen- “yaşlı erkek ve kadının zina yapmaları” ile ilgili rivayetin de doğru olmadığı bildirilmiştir. (bk. Cezerî, el-Fıkhu ala’l-Mezahibi’l-Arbaa, IV/258-9)

İlave bilgi için tıklayınız:

Recm ayeti var mıydı, Hz. Peygamber kimleri recmettirdi? Zina ...

2) “Ahzap 52. ayetin tefsirinde bazı tefsirlerde bu ayetten önce eş değiştirme (becayiş) yapıldığını hatta bir adamın Hz. Aişe annemizi istediğini…” ifadesinin tefsir kaynaklarında “sahih bir görüş” olarak yer aldığına rastlayamadık.

Bilakis bu ayette Hz. Peygambere (asm) hitaben şöyle denilmiştir:

“Artık bundan sonra sana kadınlar helâl olmaz; sahip olduğun cariyeler dışında kadınlarını, güzellikleri hoşuna gitse bile başka eşlerle değiştirmen de helâl olmaz. Allah her şeyi görüp gözetmektedir.” (Ahzab, 33/52)

“Başka eşlerle değiştirmen de helal olmaz” cümlesi sorudaki manaya değil, bilakis Hz. Peygamberin (asm) "eşlerinden bazılarını boşayıp onların yerine başka kadınlarla evlenmesinin artık bundan böyle helal olmadığına” işaret edilmiştir. (bk. Şevkâni, ilgili ayetin tefsiri)

Bu görüşü savunanlar bile, sorudaki gibi “eşlerin becayişinden” söz etmezler. Aksine iki erkek birbirine “Sen hanımını boşa, ben de boşayayım, ardından birbirimizin boşanmış eşleriyle evlenelim.” diye tasvir ederler. (bk. a.g.y)

Bununla beraber, bu ayetten hareketle İbn Zeyd adındaki bir kişinin “kadınların değiştirilmesi, eski Arapların bir âdeti olduğuna” dair yorumu alimlerce reddedilmiştir. Örneğin, İbn Cerir Taberi “Araplar böyle bir eylemi hiçbir zaman yapmamışlar.” diyerek bu görüşü reddetmiştir. (bk. a.g.y)

Hz. Aişe ile ilgili konunun doğrusu şudur: Sahabeden birisi, içinden geçirmiş ki, “Eğer Hz. Peygamber (asm) vefat ederse, ben Aişe ile evleneceğim.” İlgili ayette bu işin günah ve Allah katında büyük bir suç olduğuna dikkat çekilmiştir. (bk. Zemahşeri, Ahzab 33/53. ayetin tefsiri)

Özetle, sorudaki “becayiş” konusu bir hayal mahsulüdür.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 1.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun