Nasıl güzel bir Müslüman olurum?
- Ben Müslüman olmak istiyorum ancak gayr-i müslim bir ülkede yaşıyorum.
- Ben, Hristiyan bir ülkede doğdum ancak İslam ile tanıştım. İslam kendimi daha yakın hissettiğim bir din ve her zaman kalben Allah'a inandım.
- Ancak birçok psikolojik rahatsızlık çektim. İçe kapanıklık, endişe, depresyon ve Obsesif Kompulsif vs...
- Ayrıca, pankreatit ve akciğer rahatsızlığım da var. Tıbbi yardım da alıyorum. Ailem 14 yaşımda iken vefat ettiler. O zamandan beri erkek kardeşlerim ile yaşıyorum ve halam tarafından maddi destek alıyorum.
- O ise İslamdan ve Müslümanlardan nefret ediyor. Yaşadığım yerde Müslümanlar veya camiler yok bu sebeple kendimi kayıp hissediyorum. Sağlık problemlerim sebebi ile de taşınamam.
- Eğer İslamı yaşamaya başlarsam herhangi bir yardım alamamaktan endişe ediyorum. Mesela helal yiyecek, giyecek ve diğer şeyler ayrıca param da yok. Bu şartlarda nasıl güzel bir Müslüman olurum?
- Yardımınıza ihtiyacım var.
Değerli kardeşimiz,
İnsanın yaradılış gayesi, Yaratıcıyı bilmek ve tanımaktır. Onu tanımak, ancak gönderdiği peygamber ve kitap aracılığıyla mümkün olmaktadır. "Allah biz insanları neden yarattı; bizlerden ne istiyor ve sonumuz ne olacak?" gibi soruların cevabını bu iki kaynakta bulabiliriz.
Her şeyden önce şunu bilelim ki Allah kulunu seviyor. Ona sonsuz bir hayat ve sonsuz bir mutluluk verecek cennet hayatını vadetmiştir. Onun için dünyaya getirmiş ve o sonsuz mutlu hayatı kazanması için de dünyada bir imtihana tabi tutmuştur. Bu imtihan da Onun emir ve yasaklarından ibarettir. Bizler için örnek insan olan Hz. Peygamberi (asm) dinlemek ve onun yolundan gitmekten ibarettir.
Onun yolu İslam’ı güzel yaşamaktır. İslam’ı güzel yaşamak ise hem ahiret hem de dünyada mutlu olmak demektir.
İslam’ı güzel yaşamanın yolu şöyle özetlenebilir:
1. Allah’ın emir ve yasaklarına uymak.
Farz ve vacip olan ibadetleri yapmak ve büyük günahlardan sakınmak. Bunun yolu da ibadetlerden geçer.
Allah, yaradılışın gayesini ibadetlere bağlamıştır ve şöyle buyurmaktadır:
“Ben cinleri ve insanları, ancak bana kulluk etsinler diye yarattım.” (Zariyat, 51/56)
İnsan ibadet etmek üzere programlanmıştır denilebilir. Bu programa uymak insana güzel bir hayat kazandırdığını Allah söylüyor:
“Erkek veya kadın olarak her kim inanıp salih amel işlerse, biz ona dünyada güzel bir hayat yaşatırız…" (Nahl, 16/97)
2. Dua etmek.
Dua insanı daima Allah’la irtibat halinde olmayı sağlar. Onunla konuşmak, ona sıkıntı ve ihtiyaçlarını bildirmek ancak dua yoluyla mümkün olmaktadır.
Allah, “... Bana dua edin, duanıza cevap vereyim...” (Mümin, 40/60) demektedir.
Allah, cevap vermediği duayı kuluna yaptırmaz. Bu, inanç insanın bütün psikolojik sıkıntılarına çare sayılmaktadır.
3. Tevekkül etmek.
Tevekkül etmek, üzerine düşen görevleri yapıp Allah'a güvenmek anlamına gelir. Allah’a güvenen ve dayanan kişi o güveni bulacaktır. Nitekim bir kutsi hadiste şöyle buyurulur:
"Ben kulumun zannı üzereyim. Beni nasıl tanırsa öyle muamele ederim.” (bk. Buharî, Tevhid 15, 35; Müslim, Zikr 2)
Onun için Allah’a güvenen Müslüman, sıkıntılardan, zorluk ve darlıklardan korkmaz.
Kur'an’ın muhtelif ayetlerinde geçen, “rızık Allah’tandır, rızkı veren Odur, mutlak rızık verendir” ilahi taahhüde güvenen ve dayanan biri, geçim endişesinden korkmaz. Hiç ummadığı yerden sebepler perdesi altında rızık gelir onu bulur.
Ancak tevekkülün bir kuralı var: Kişi elinden geleni yaptıktan ve sebeplere başvurduktan sonra tevekkül eder. Cüzi iradeyi kullandıktan sonra külli iradeye teslim olur.
4. İbadette daha yükseklere, musibetlerde daha aşağılara bakmak.
İslam’ı güzel yaşamanın bir yolu da ibadetlerde, takvada kendinden üstün olanlara, musibetlerde ise kendinden aşağı olanlara bakmaktır. Çünkü her insan mutlaka kendinden daha kötü bir durumda olan pek çok insan bulabilir, onun için her halükârda haline şükretmelidir.
Bu konuda Hz. Peygamber (asm)'in şu hadisi hayat düsturu edinilmelidir:
“Müminin hali ne hoştur, başka hiç kimsede bulunmaz. Onun her işi hayırdır. Eğer bir genişliğe (nimete) kavuşursa şükreder ve bu onun için bir hayır olur. Eğer bir darlığa (musibete) uğrarsa sabreder ve bu da onun için bir hayır olur.” (Müslim, Zühd, 64)
Gayri Müslimler arasında yaşayan bir Müslüman nasıl davranmalı?
İslam’da, medeni dünyanın kabul ettiği bütün insanı değerler olduğu için, İslam’ı güzel yaşayan hiç kimse dışlanmaz, hatta çevresindekilerden takdir görür.
Zarar görmemek ve ön yargılardan kurtulmak için olur olmaz her yerde her zaman Müslüman olduğunu söylemeyebilir, ibadetlerini de gizli yapabilir.
İslam’ı yaşamanın en güzel ve en etkili yolu, söz ve davranışlarıyla İslam’ı temsil etmektir. Davranışlarıyla yaşamaktır. Karanlıkla dövüşmek değil bir ışık yakmaktır...
Günümüzde İslam’a karşı ön yargıların yaygın olması, Müslümanın gerçek İslam’ı hakkıyla yaşamamasından kaynaklandığı bilinen bir gerçektir.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Bir savaşta yiyecek, içecek, silah, giysi gibi eşyaları almak, kullanmak caiz midir?
- Muhalefetün li’l-havadis sıfatının tecellisi var mıdır?
- "Böylece biz, her beldede, oraların günahkârlarını liderler yaptık ki, oralarda hile ve tuzak kursunlar. Halbuki onlar farkında olmadan yalnız kendilerini aldatırlar." (En'am, 6/123) Bu ayete göre Müslümanlar zenginliğe ve yönetime talip olmamalı mıdır?
- Kendime yükselteceğim ne demek?
- Azmış, güçlenmiş, emredici olmuş bir nefsi emmareyi nasıl yenebiliriz?
- İslamiyet nedir? İslamiyet hakkında geniş bilgi verir misiniz?
- REZZAK
- Mevlana, Moğollara yönelik neden cihad etmemiştir?
- Bir kişi İslam dinine mensup olduktan sonra cahilleşiyor mu?
- Oğlum Hristiyan oldu, ne yapmalıyım?