İnsanlar cinleri kontrol edebilir mi?
Allah bazı kişilere, cinleri kontrol eden Hz. Süleyman (a.s) gibi o insanlara da bazı cinleri kısıtlı veya kısıtsız kontrol etme veya dediklerini yaptırma gibi bir ilim vermiş olabilir mi yoksa bu durum sadece Hz. Süleyman (a.s) peygambere mi özeldir?
Değerli kardeşimiz,
Cinler, şeytanlar ve ruhlarla temas meselesi
Hz. Süleyman (a.s.), Allah’ın izniyle cinleri, şeytanları ve kötü ruhları kontrol altına almış; onların kötülük yapmalarını engellemiş, hatta yararlı işlerde çalıştırmıştır.
Kuran-ı Kerîm’de bu durum şöyle anlatılır:
“(Biz) şeytanlardan, onun (Süleyman’ın) için dalgıçlık edenleri ve daha başka işler yapanları musahhar kıldık; hepsini zapteden Bizdik.” (Enbiya, 21/82)
“Onları zincirlere vurulmuş hâlde (Süleyman’a boyun eğdirilmiş olarak) kılmıştık.” (Sad, 38/38)
Yani Allah, Hz. Süleyman’a cinleri, şeytanları ve görünmeyen varlıkları emir altında çalıştırma imkânı vermiştir.
Bu, Allah’ın bir mucizesi ve özel bir ihsanıdır.
Hz. Süleyman (a.s.), bu yetkiyi kişisel güç için değil, adaletle hükmetmek, Mescid-i Aksa’yı inşa ettirmek, halkına fayda sağlamak gibi ilahi amaçlar için kullanmıştır.
Bu ayetler bize şunu bildirir:
Yeryüzünde insanlar dışında şuurlu varlıklar olan cinler, Allah’ın dilemesiyle insana hizmet edebilirler.
Hatta şeytanlar bile, Allah’a tam itaat eden kullara zarar veremeyip, ilahî kudretin emriyle boyun eğmek zorunda kalabilirler.
Allah Teala adeta şöyle buyuruyor:
“Ey insan! Bana tam manasıyla itaat eden bir kuluma, cinleri, şeytanları ve zararlı varlıkları itaat ettiririm.
Eğer sen de Benim emrime boyun eğersen, cinler ve şeytanlar dahil birçok varlık sana da boyun eğebilir.” (bk. Nursi, Sözler, 20. Söz, 2. Makam)
İnsanın manevî imkânları ve hududu
İnsanın aklı, bilimi ve manevî hassasiyeti geliştikçe; görünmeyen varlıklarla temas kurma, “ruh çağırma” veya “cinlerle iletişim kurma” gibi bazı yollar da ortaya çıkmıştır.
Kuran bu konulara tamamen kapı kapatmaz, ama hududunu çizer ve doğru sınırı gösterir.
Bu sınır şudur:
Cinlerle temas, onları oyun veya çıkar aracı yapmak için değil, Kuran’ın koruyucu tesirine dayanarak, onların şerrinden korunmak ve hayırda kullanılmalarını istemek içindir.
Yoksa, günümüzde bazılarının yaptığı gibi: “Ruh çağırma seansı” diyerek kendine ölülerin ruhu diyen aslında cinlerle temas kurmak, Onlara oyuncak olup maskara olmak, Şer güçlerle oyun oynamaya kalkmak…
Bunlar tehlikeli ve batıldır.
Gerçekte yapılması gereken, Kuran’ın manevi tılsımıyla onların zararından korunmak ve Allah’ın izni dışında onlarla uğraşmamaktır.
Sonuç olarak
Kuran’ın bu ayetleri bize şunu öğretir:
Cinler, şeytanlar ve ruhani varlıklar, Allah’ın kudretiyle bazı salih kullara hizmet ettirilebilir.
Ancak bu, oyun veya çıkar için değil, manevî hikmet ve hayır içindir.
Gerçek teshir (kontrol altına alma), cinlere hükmetmek değil; nefsine hükmetmektir. Cinler Allah’ın emriyle musahhar olur, ama nefis ancak imanla teslim olur.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Cinlerin mahiyeti ve özellikleri hakkında detaylı bilgi verir misiniz?
- Hz. Süleyman, cinlerden söz almış mıdır?
- Kulak hırsızlığı yapan cinlerin taşlanması ve cinlerin mahiyeti hakkında bilgi verir misiniz? Bu konuda Saffat suresi 8-10. ayetleri açıklar mısınız?
- Cin çağırmak günah mıdır, cinlerle temas kurulabilir mi?
- Tılsımat-ı Kur'aniye hangi dua ve ayetlerden oluşmaktadır?
- Cinler görülebilir mi, cin çarpması diye bir şey var mıdır?
- İnsanlığın cinlerin de varlığını bilmesine ne lüzum vardı?
- Ruh Çağırmak
- Cinlerle temas / iletişim kurulabilir mi?
- Cinlerle temas / irtibat kurulabilir mi, cinlerle temas kurmak haram mıdır? Cinler insana zarar verir mi?