Hz. Ali'yi halife olan tanıyan ilk kişinin, Ahmed b. Hanbel olduğu doğru mudur?
"Ancak acı gerçek şu ki; yine bu Ehl-i sünnet, Hz. Ali'yi uzun yıllar dört halifeden biri olarak tanınmıyor, hatta halifeliğini gayri meşru olarak biliyordu. Çok sonraları onu dördüncü halifeden biri olarak saydılar ki, bu da tam olarak hicretin 230. yılında Ahmed b. Hanbel'in zamanında olmuştur." (Muhammed Ticani, Gerçek Ehl-i sünnet Şia'dır. Neva yayınları, İstanbul, 2006)
Değerli kardeşimiz,
Bu bilgi doğru değildir. Çünkü Hz. Ali döneminde yaşanan Cemel ve Sıffin savaşlarında binlerce kişi Hz. Ali tarafında yer alırken, onun halife olduğunu savunuyor. Hz. Ali’nin binlerce Hariciyi öldürecek kadar büyük bir taraftar kitlesine sahip olduğu ve bunların hepsinin kendisini halife kabul ettiği bir gerçektir.
Seyf b. Ömer el-Esedi (Ö. 200) “el-Fitnetu ve Vakatu’l-Cemel” adlı tarih kitabında şunları kaydetmiştir:
“Hz. Osman’ın şehit edilmesinden sonra, isyancılar bir halife aradılar. Hz. Osman’ı öldürmede birleşen şer güçleri halife seçme konusunda farklı düşünüyorlardı. Bunlardan Mısırlılar Hz. Ali’yi, Kufeliler, Hz. Zübeyr’i, Basralılar ise Hz. Talha’yı halife yapmak için uğraş veriyordu. Fakat hiç kimse bu tekliflere sıcak bakmıyordu.
Defalarca bu üç kişiye ayrı ayrı yaptıkları tekliflerden bir sonuç alamayan isyancılar, bu defa Sad. b Vakkas’tan halife olmasını istediler. O da bunlara ret cevabını verdi. Sonra Abdullah b. Ömer’den halife olmasını istediler, o da bunu kabul etmedi.
Nihayet Hz. Osman’ın şahadetinden beş gün sonra, bütün Medine halkını bir araya topladılar. Ve onlardan bir halife seçmelerini istediler. Medine halkının büyük çoğunluğu, Hz. Ali’nin halife olmasını istediklerini bildirdiler. Hz. Ali önce bu tekliflerini kabul etmedi. Ancak Medinelilerin çok yalvarmaları üzerine, İslam aleminin başsız kalmamaları için teklifi kabul etti.
Ertesi gün cuma gününde halk camide toplandı, Hz. Ali de geldi ve bir konuşma yaparak özetle şöyle dedi:
‘Halife seçiminde söz sizindir. Sizin biat etmediğiniz hiç kimsenin böyle bir görev üstelenme hakkı yoktur. Biz dün bir konuda anlaştık. Eğer hâlâ o sözünüzde iseniz, ben de bu teklifinizi kabul ediyorum.’
dedi. Onlar da ona biat ettiler. İlk biat eden Hz. Talha oldu. Ancak o bunu kerhen yaptığını söyledi. Hz. Zubeyr de isteksiz olarak biat etti. Fakat Medine halkının büyük çoğunluğu isteyerek ona biat ettiler.” (Seyf b. Ömer, el-Fitnetu ve Vakatu’l-Cemel, Daru’n-Nefais,1413/1993, 1/91; ayrıca bk. İbnu’l-Esir-Ö.630-, el-Kâmil Fit’tarih, Beyrut, 1417/1997, I2/554-560)
Bu açıklamalar, sorudaki bilgilerin doğru olmadığını göstermektedir.
İlave bilgi için tıklayınız:
- Dört Halife seçiminin ayrıntıları ve Hz. Ali (ra)'ın halife seçimindeki görüşleri nelerdir?
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Sahabenin, Hz Ali’nin görüşlerine uymadığı iddiasına ne dersiniz?
- Hz. Ali'nin "Camia" adında bir kitabı olduğu ve Buhari'nin bu kitaptan bahsettiği, ama içeriğini gizlediği doğru mu?
- Alevilere "Müslüman" diyebilir miyiz?
- Zikir şeklinin hadislerde olmaması, Peygamberimiz adına yalan uydurmak mıdır?
- Hz. Ali'ye ait olduğu söylenen Şıkşıkiyye hutbesi gerçek midir?
- Şiiler, Peygamber Efendimize, Gadir-i Hum denen yerde Hz. Ali'nin hilafetinin bildirildiği yer olduğunu ve Allah'ın emri olduğunu söylüyorlar. Bu meselenin aslı nedir?
- Hz. Hasan hakkında bilgi ve Hz. Muaviye ile yaptığı anlaşma?
- Hilâfetin, öncelikle Hz. Ali'nin hakkı olduğu hâlde, bu hakkın gasp edildiği iddiasına ne dersiniz?
- Alevilere Müslüman diyebilir miyiz?
- Biharü'l-envar isimli eserde geçen rivayetler sahih midir?