Hayvanlarda eşcinsellik normal midir?  

Tarih: 06.07.2020 - 20:01 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Sosyal medyada gezinirken böyle bir yorumla karşılaştım: "Hayvanların aklı vardır ama iradesi yoktur.
- Bu da Din dersinde direkt olarak ezberlediğim bir cümledir:
"Hayvanlarda, insanlardaki gibi akıl olmadığı için, onlar Allah’ın emir ve yasaklarından mesul tutulmamıştır. Ancak hayvanlarda şartlı refleks denilen öğrenme ve davranış alışkanlığı kazanma vardır. Bu davranışları kazanma ve yönlendirilme, onlara nezaret eden meleklerin ilhamı ile olmaktadır."
- Bu durumda hayvanlar doğru ile yanlışı bilebilir lakin bizim gibi düşünemedikleri için hep doğruyu seçerler. Bunlar da melekler sayesinde olmaktadır.
- Diğer bir bilgi ise Allah istemedikçe hiçbir şeyin olmayacağı hatta bir yaprağın bile düşmeyeceği. "O'nun ilmi dışında bir yaprak bile düşmez." (Enam, 6/59)
- O zaman neden yaklaşık olarak 1500 canlıda eş cinsel davranışlar görülmüştür?
- Hayvanların iradesi olmadığı için bunları Allah mı yaptırıyor?
- ​Bu soruyu çok düşündüm ama herhangi bir cevap bulamadım beni aydınlatır mısınız?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Cenab-ı Hak kâinatı ve içindeki bütün varlıkları yaratan ve idare edendir. Atomdan galaksilere kadar her şey O’nun emir ve izni dairesinde hareket eder. Varlıkların çoğalması ve yeni nesil meydana getirmesi için de birtakım çoğalma kanunları koymuştur. Bu kanunlar bitkiler, hayvanlar ve insanlar arasında görülür.

Üreme kanunları genelde iki grup altında toplanır. Birisi eşeysiz üremedir. Diğeri eşeyli üreme.

1. Eşeysiz Üreme

Bunda bir anne ve babaya gerek yoktur. Bir canlının bir parçasından Allah yeni bir canlı yaratır. Mesela, patateslerin üzerinde gözler vardır. O gözlerin olduğu yerden bir parça kesip toprağa gömüldüğü zaman patates bitkisi meydana gelir.

Bir söğüt dalı kesilip toprağa gömüldüğün zaman, Allah onu geliştirir ve ondan söğüt ağacı hâsıl eder.

2. Eşeyli Üreme

Bunda bir anne ve bir baba gereklidir. Bu bitkilerde de hayvanlarda da insanlarda da geçerli olan bir kanundur.

Sizin bahsettiğiniz eşcinsellik ise, bir üreme kanunu değildir. Yani erkekle erkeğin, kadınla kadının evlenmesinden bir yavru meydana gelmez.

Şeytanın telkiniyle bu yolu tercih etmek isteyenler, kendilerine hayvanlardan örnek getirmeye çalışıyorlar.

Hayvanlarda da eşcinsellik normal bir davranış değildir ve onlarda böyle bir davranış hemen hemen hiç görülmez. Mesela, horozla horozun, boğa ile boğanın, at ile atın, erkek köpek ile erkek köpeğin çiftleştiğini gördünüz mü? Bunların her biri dişisi ile çiftleşir. Onun da belirli zamanları vardır.

Genellikle erkek, bir başka erkeğin eşinin yanına gelmesine razı olmaz ve başka erkekleri kovar. Bunu belgesellerde erkek arslanlar arasında da görürsünüz. Horoz bile bulunduğu tavukların yanına başka horozu sokmaz.

Bir erkek hayvan, bulunduğu topluluğun içine başka bir erkeğin girmesine müsaade etmez. Bu kaide kuşlarda da böceklerde de vardır.

Homoseksüeller güya hayvanları bu konuda misal verirken gençleri yanıltıyorlar. Mesela, iki erkek penguenin birlikte olduğunu yumurtanın üstüne çökerek yavrunun çıkmasına yardım ettiğini misal veriyorlar. Bir defa o yumurta dişi penguene aittir. İkincisi de zaten erkek dişi ile beraber olduğu zaman münavebe ile yumurtanın üzerinde oturuyorlar.

Homoseksüelliği, yani erkekle erkeğin veya lezbiyenliği, yani kadınla kadının cinsi münasebet için beraber olmasını Allah sapıklık olarak adlandırmaktadır ve bu şekilde kadınla kanının, erkekle erkeğin bu manada bir araya gelmesini İslamiyet kesinlikle yasaklamıştır.

Bunun örneği Kur'an’da vardır. Lût kavminde erkekle erkeğin birlikte olması, yani homoseksüellik yaygın bir hastalıktı. Lut aleyhisselam buna mani olamadı. Allah da o kavmi yerin dibine batırdığını Kur’an’da beyan buyurmaktadır.

“Lût’u da (peygamber gönderdik). Kavmine dedi ki: 'Sizden önce insanlardan hiçbirinin yapmadığı fuhşu mu yapıyorsunuz? Çünkü siz, kadınları bırakıp da cinsel tatmin için erkeklere yanaşıyorsunuz. Doğrusu siz haddi aşan bir topluluksunuz.' Kavminin cevâbı: 'Lût ve yandaşlarını memleketinizden çıkarın. Çünkü bu beyler, kendilerince temizliğe çok düşkün insanlar!' demekten başka bir şey olmadı. Biz de onu ve karısı dışındaki aile fertlerini kurtardık. Karısı geride kalanlardan (kâfirlerden) idi. Ve üzerlerine dehşetli bir yağmur (taş) yağdırdık. İşte gör günahkârların sonunun ne olduğunu!” (Araf, 7/80-84)

Homoseksüellerin akıbetleri Hud suresinde de şöyle beyan edilir:

“Emrimiz gelince oranın altını üstüne getirdik ve üzerlerine sağanak halinde, rabbin katında işaretlenmiş taşlar yağdırdık. Böyle cezalar zalimlerin başından hiç eksik olmaz.” (Hûd, 11/82-83)

İnsan hayvan değildir. İnsan her şeyden önce Allah’a muhataptır ve O’na karşı belirli sorumlulukları ve vazifeleri vardır. O sorumluluklarını yerine getirip getirmediğine göre ahirette hesap verecek, ya ceza veya mükâfat görecektir. Yani insan hayvana bakarak hareket edemez. Allah’ın ne dediğine, Peygamberin ne söylediğine bakması gerekir.

Yeme ve içmeden evliliğe kadar neyin haram neyin helal olduğunu bir Müslüman bilmek ve ona göre hareket etmek mecburiyetindedir. Yoksa bir Müslümanın her aklına gelini yapma gibi bir lüksü yoktur. Çünkü burası imtihan meydanıdır. Söylediği her sözün, işlediği her fiilin hesabını vereceği bir zaman gelecektir. Onun için hayatını İslâm’ın ön gördüğü düsturlara göre tanzim etme mecburiyeti vardır. “Uydum kalabalığa.” veya “Battı balık yan gider.” diyemez.

Ama yakın gelecekteki hesap gününü düşünmeyip, Allah’ı ve peygamberi tanımayan, nefsinin istediği gibi yaşamak isteyene de “Zarara rızasıyla ve bilerek girene merhamet edilmez ve onlara acınmaz.” düsturu ile nazar etmek gerekir. Onlara cehennem azabı kâfidir. 

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 10.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun