Hadid Suresi 3. ayeti, hiçbir şey yok iken Allah var idi, her şey yok olduğunda gene o var olacak, şeklinde anlamak doğru mudur?

Tarih: 20.07.2010 - 00:00 | Güncelleme:

Cevap

Değerli kardeşimiz,

“Her şey yok olduğunda gene o var olacak...”tan maksat, kıyamet kopup her şey yok olduktan sonra yine Allah’ın var olmaya devam edeceği gerçeğidir. Bu ifadenin böyle kullanılması,

“Yerin üstünde olan herkes fânidir. Ancak senin azamet ve kerem sahibi Rabbinin zatı baki kalır.” (Rahman, 55/26-27)

mealindeki Kur’an’ın ifadesine işaret etmek olsa gerektir.

Bu konuda önemli olan nokta şudur: Cennet ve cehennem ebedidir, insanlar da o iki yerden birinde ebedî olarak kalacaklardır. Ancak, bunların ebediliği bağımsız, müstakil bir ebedilik değildir. Bunlar, ancak Allah’ın onları ibka etmesiyle bakileşir, onları ebedileştirmesiyle ebedileşirler. Halbuki bağımsız olarak tek başına bâkî olan yalnız Allah’tır. Bu sebeple, mutlak olarak ebedilikten ve bekadan söz edildiği zaman, bu vasıf sadece Allah’a verilir.

İlgili ayetin meali şöyledir:

"O, evvel ve âhir, zahir ve bâtındır. O her şeyi bilir." (Hadid, 57/3)

Ayette zikredilen "evvel, âhir, zahir, bâtın" isimleri Hz. Peygamber (asm)'in, Allah'ın doksan dokuz isminin sayıldığı "esmâ-i hüsnâ" ile ilgili hadisin yanı sıra, onun şu şekilde başlayan bir münâcâtında da yer alır:

"Allah'ım! Sen evvelsin, senden önce olan yoktur; sen âhirsin, senden sonra da hiçbir şey yoktur. Sen zahirsin, senden daha açık ve üstün olan yoktur; sen bâtınsın, senden daha gizli ve senden öte hiçbir şey yoktur..." (Müslim, Zikr 61; Tirmizî, Da'avât 19)

Bu isimlerin anlamları kısaca şöyledir:

a) Evvel: Allah Teâlâ kadîmdir, ezelîdir; varlığının başlangıcı yoktur; o, her şeyin başlangıcı ve başlatıcısıdır.

b) Âhir: Allah Teâlâ bakîdir, ebedîdir, varlığının sonu yoktur; her şey sonludur ve sonunda ona ulaşmak üzere vardır.

c) Zahir: Allah Teâlâ'nın varlığı ve varlığının kanıtları, kudretinin eserleri açıktır. O açıkta olanları bilir; üstündür, yücedir, hikmet sahibidir.

d) Bâtın: Onun zâtının mahiyeti gizlidir, yaratılmışlarca bilinemez; gözler onu göremez, akıllar onu idrak edemez, muhayyileler onu kuşatamaz. O ise bütün gizlilikleri bilir, her şeye nüfuz eder. (bk. DİA, Evvel, Âhir, Zahir, Bâtın maddeleri)

Bu Âyeti "O Evvel'dir, Âhir'dir, Zâhir'dir, Bâtın'dır" veya "O Evvel, Âhir, Zâhir ve Bâtın'dır" şeklinde de çevirmek mümkündür. (Kur’an Yolu, Heyet, ilgili ayetin tefsiri)

İlave bilgi için tıklayınız:

EL-EVVEL / EL-ÂHİR

Kur’an’da, Evvel ve Ahir, Zâhir ve Bâtın isimleri niçin birlikte kullanılmıştır?

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun