Gusül abdestinde ağız ve burnun yıkanmasının farz olduğuna dair ayet veya hadis var mıdır?

Tarih: 10.09.2009 - 00:00 | Güncelleme:

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Gusül "Özel bir şekilde vücudun tümüne temiz su dökmek" demektir(1). Şafiîler, niyet ile birlikte bedenin tamamı üzerinden suyun akması şeklinde tarif etmişlerdir. (2) Malikiler, namazı mübah kılmak niyetiyle birlikte vücudu oğarak vücudun tümüne suyu ulaştırmak şeklinde tarif etmişlerdir.

Guslün meşruiyetinin asıl delili, şanı yüce Allah'ın:

"Eğer cünüp iseniz iyice temizleniniz." (Mâide, 5/6) buyruğudur. Bu ise bedenin bütünü ile temizlenmesine dair bir emirdir. Şu kadar var ki, gözlerin içi gibi suyun ulaştırılmasına imkân olmayan ve irade dışı kalan yerler, bundan müstesnadır. Bu gibi yerlerin yıkanmasında eziyet ve zarar vardır.

Guslün Farzları:

Guslün farz oluşu Kur'ân-ı Kerim'de şanı yüce Allah'ın: "Eğer cünüp iseniz temizleniniz." (Maide, 5/6) ve "Sarhoşken ne söyleyeceğinizi bitinceye kadar namaza yaklaşmayın ve -yolcu olduğunuz zaman müstesna- cünüp iken de gusledinceye kadar (namaza) yaklaşmayınız." (Nisa, 4/43) buyrukları ile sabittir.

Peygamber (a.s.)'in Gusletme Şekli:

Tam bir guslün keyfiyeti sünnette tarif edilmiştir. Hz. Aişe (r.a.) diyor ki:

"Resulullah (a.s.m) cünüplükten gusledeceği vakit, önce ellerini yıkamakla başlar, sonra sağ eliyle soluna (su) boşaltıp, avret yerini yıkar, sonra abdest alır.(3) Ondan sonra su alarak parmaklarını saçlarının dibine kadar sokar. Daha sonra başına üç avuç su döker, ondan sonra da vücudunun diğer kısımlarına su dökerdi. Arkasın dan da ayaklarını yıkardı,"(4)

Ulema, gusülde aşağıdaki işlerin yapılmasını farz kabul etmişlerdir(5);

1. Bütün vücudun su ile yıkanması, saçın tümünün temiz su ile yıkanması:

Fakihler bunun üzerinde ittifak etmişlerdir. Saçların ve tenin bütününe bir defa olsun, suyun ulaşması farzdır. Hatta ufacık bir bölge su isabet etmeksizin kalacak olursa oranın dahi yıkanması farzdır. Aynı şekilde bedendeki girinti ve çıkıntılara, mesalâ bedendeki yarıklar, kırışıklar ve göbek çukuruna, koltuk altlarına, bedendeki her türlü içeri doğru oyuğa, su dökmek suretiyle özellikle dikkat etmek gerekir. Çünkü Peygamber (a.s.v) Ebu Hureyre tarafindan rivayet edilen hadis-i şerifte şöyle buyurmuşlardır:

"Her bir saç telinin altında cünüplük vardır. Bu bakımdan saçları yıkayınız ve teni de iyice temizleyiniz."(6)

Hanefilere göre: Kulak, göbek çukuru, bıyık, kaş, sakalın iç kısımları, baştaki saçlar, avret yerlerinin dış kısımları gibi sıkıntı çekmeksizin yıkanması mümkün olan bedenin sair kısımlarının da yıkanması gerekir. Şu kadar var ki, gözün iç kısımları, sünnet olmamış olanın sünnette kesilen kısmın içini yıkamak gibi yıkanması zor olan yerlerin yıkanması ise farz değildir. Ancak Hanefilere göre esah olan, bunun yıkanmasının mendup olduğudur.

2. Mazmaza ve İstinşak: Hanefilerle Hanbelîler, mazmaza ile istinşakı farz  kabul etmişlerdir. Buna göre, gusül alacak kimsenin, ağzına ve burnuna da su vermesi gerekir. Yoksa gusül geçersiz olur. Böylelikle yüce Allah'ın: "Eğer cünüp iseniz iyice temizleniniz." buyruğu ve: "Sonra da üzerine bol bol su dökersin." hadisi ile amel etmişlerdir. Bu iki buyrukta da vücudun bütününün temizlenmesi ve her tarafına suyun ulaştırılması emredilmektedir.(7)

Malikîlerle Şafîîler ise bunların gusülde de abdest gibi sünnet olduğunu söylemişlerdir. Çünkü: "On şey fıtrattandır." hadisi buna işarettir. Hadiste mazmaza ve istinşak da bunlar arasında zikredilmiştir.(8)

Dipnotlar:

1. Keşşâfu'l-Kınâ, I, 158.
2. Muğni't-Muhtâc, I, 68.
3. Ulema, Resulullah (a.s.)'ın uygulamasına uyarak gusülden önce abdest almanın müstehap olduğu üzerinde icma etmişlerdir. Diğer taraftan bu, guslü daha bir kolaylaştırıcı ve daha bir güzelleştiricidir. el-Muğnî, 1, 219
4. Buharî ve Müslim tarafından rivayet edilmiş olup, buradaki lafız Müslim'e aittir Sübülü's-Selâm, I, 89. Bunun bir benzeri Hz, Aişe ile Hz. Meymune'den de rivayet edilmiştir.
5. Fethü'l-Kadîr, I, 38 vd.; ed-Dürrü'l-Muhtâr, 1,140-143; Merâkı'l-Felâh, 17; el-Labâb, I, 20; e-Şerhü's-Sagîr, I, 166-170; eş-Şerhü'l-Kebîr, I, 133-135; Bidâyetâ'l-Müctehid, 1,42 vd.; el-Kavân Înü'l-Fıkhıyye, I, 26; Muğnİ'l-Muhtaç, I, 72 vd.; el-Mühezzeb, I, 31 vd.; el-Muğnî, I, 218-22S Keşşâfu'l-Kınâ, 1,173-177.
6. Bu hadisi Ebu Dâvud ve Tirmizî rivayet etmiş olup zayıf olduğuna işaret etmişlerdir. Sübülü's- Selâm, I, 92.
7. Hanefilerin mazmaza ve istinşaka dair: "Bunlar cünüblükte farz, abdestte sünnettirler." diye delil gösterdikleri hadis, için bk. Nasbu'r-Râye, I, 78.
8. Müslim, Ebu Dâvud, Tirmizî, Neseî, Ibni Mace ve İmam Ahmed rivayet etmiştir. Nasbu'r-Râye, I, 76.

Kaynak: İslam Fıkhı Ansiklopedisi, Prof. Dr. Vehbe Zuhayli.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun