Cezalar değişir mi?

Tarih: 21.12.2022 - 20:01 | Güncelleme:

Soru Detayı

1) Peygamberimiz demiş ki herhangi bir konuda had cezasını geçerseniz zulmetmiş olursunuz demiş. Hz. Ömer içki içenler çoğalınca neden 40 sopa yerine 80 sopa vurulmasını emretmiş.
2) Şeriatla belirlenmemiş tazir cezaları hadlerden fazla olabilir mi? Örneğin siyaseten veya tazir olarak ölüm cezası vermek gibi..

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Cevap 1:

İçki içmek Maide suresi 90. ayetle kesin olarak yasaklanmıştır. Fakat cezası ayetle değil, Hz. Peygamber (asm) Efendimizin sünneti ve uygulamasıyla sabittir. Hz. Peygamber ve Hz. Ebu Bekir, içki içene 40 sopa (celde) vurdular. Hz. Ömer zamanında içki içenler çoğalınca o, arkadaşlarıyla istişare etti. Haddin en az miktarı olan 80 değnek vurulmasını kararlaştırdılar. (bk. Dârimî, Hudûd,10; A. b. Hanbel, IV, 389; ayrıca bk. V. Zuhayli, el-fıkhu’l-İslami; 7/5489)

Hz. Ömer’in bu uygulaması konusunda icma olduğu söyleyenler olmuşsa da bu doğru değildir. Çünkü Hz. Ömer’den önce de sonra bu konu sahabeler arasında ihtilaf konusu olmuştur. (bk. Neylu’l-Evtar,7/142)

Cevap 2:

Tazir cezaların, had cezasının miktarını aşmama esası şu hadise dayanır:

"Kim had olmayan bir konuda had cezasına ulaşan bir tazir cezası verirse, o zulüm yapmış olur." (Zeylaî, Nasbü'r,-Râye, III, 354; el-Heysemî, Mecmau'z-Zevâid, VI, 281).

Fakat Zeylaî, Beyhakî’nin ve başkalarının rivayet ettiği bu hadisin mürsel olduğunu bildirmiştir. (bk. Zeylaî, 3/354)

Mürsel hadisle amel edilip edilmemesi konusunda âlimler arasında ihtilaf vardır. Bu sebepledir ki, bazı âlimler bu hadise dayanarak tazir cezasının had cezasının miktarına ulaşmaması gerektiğini söylerken, diğer bir kısmı bunun caiz olduğunu belirtmişlerdir.

Mesela Malikîlere göre, İslam devleti, had cezasına eşit bu cezanın altında veya üstünde tazir cezası koyabilir. Man b. Zaide olayı buna delildir. Bu zat Hz. Ömer döneminde beytülmal mührünü taklid ederek hazineden mal çekmiş, durum Halifeye ulaşınca, önce yüz değnek ve hapis cezası vermiş, daha sonra yüz değnek daha verilmiş, üçüncüde, tekrar dayak ve sürgün cezası verilmiştir. (İbn Kudâme, el-Muğnî, VIII, 325)

Burada Man b. Zaide'nin; "Mühür taklidi" "beytülmalden haksız mal alma" ve "başkalarına hile kapısını açma" suçlarını işlediği görülür. Malikîlerin bu görüşünü Hz. Ali'den nakledilen şu uygulama da destekler:

Hz. Ali, yabancı bir kadınla zina etmeksizin bir arada bulunan kimseye yüz değneği iki eksiği ile uygulamıştır. (Zühaylî, el-fıkhu’l-İslami, 206, 207).

Yine Hanefî ve Malikîlere göre, İslâm devleti suçlarda tekrarı, suç işlemeyi alışkanlık haline getirmek veya eşcinsellik gibi bazı suçları işleyenlere ölüm cezası verebilir. Buna "siyaseten katl" denir. Bunun için hakim kararı gerekir. Mesela; Allah'a, meleklerden veya peygamberlerden birisine söven kimse Müslüman ise öldürülür. Bu konu da

 "Şüphesiz Allah'a karşı gelen ve Resulüne eziyet edenleri Allah, dünyada da ahirette de lanetlemiş ve onlar için hor ve hakir yapan bir azap hazırlamıştır." (Ahzâb, 33/57)

mealindeki ayete dayandırılmıştır.

Kısaca, yaptığı kötülükler, öldürmedikçe önlenemeyecek kimse siyaseten öldürülür. Hırsızlığı alışkanlık haline getiren kimse ile başkalarına bozuk inançlarını telkine çalışan zındık gibi. İslam âlimlerinin çoğuna göre sihir yapanın hükmü de böyledir. (İbn Âbidîn, Reddü'l-Muhtâr, III, 196; ez-Zühaylî, a.g.e., VI, 200)

Maliki ve Hanbelilere göre, Müslümanlar aleyhine, düşman adına casusluk yapan Müslüman casus öldürülür. Ebû Hanife ve İmam Şafiî aksi görüştedir. Diğer yandan Şafiîlerden bir toplulukla, Ahmed b. Hanbel kitap ve sünnete aykırı olan bidatlara çağıran kimsenin öldürülmesini caiz görürler. (İbn Teymiyye, es-Siyâsetü'ş-,Şer'iyye, s. 114, el-Hisbe, s. 48; eş-Şîrâzî, el-Mühezzeb, II, 242)

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 100+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun