Boşanayım mı?

- Kocam bir yakınıyla evime içki getirip birlikte içmişler, ben evde değildim ve sarhoş olup kumar oynamış, çok para kaybetmiş, “kendimi öldürmek istiyorum istersen boşanalım” falan dedi ama sonra vazgeçti.
- Şu an çalışmıyor ve iş aramıyor bahis oynuyor, sürekli yapma helal değil diyorum mecburum işsizim diyor.
- Paramızı kaybetmesini geçtim ama bahis oynamasını kabul edemiyorum, namaz da kılmıyor iş bulmak yerine bahise sarmış.
- Boşansam mı daha hayırlı bilemedim. Evladım var babasız büyümesini de istemiyorum, ama beni dinlemiyor vazgeçmiyor bahisten.

Değerli kardeşimiz,

Kocanız, gayretlerinize rağmen yanlış yolundan dönmüyorsa ve siz boşanınca rızkınızı temin imkânınız varsa, boşanma hakkınız vardır. Ancak bu hakkı kullanmak veya kullanmamak size kalmış.

Bu gibi hayati konularda karar vermeden önce devam etmenin getirisi-götürüsü, boşanmanın getirisi-götürüsü iyice hesap edilmeli, varsa aile büyüklerinden destek alınmalı, gerekirse karı-koca beraber dini bütün bir psikologa gidilmeli… tabiri caiz ise kılı kırk yararak düşünmeli, ondan sonra karar verilmeli.

Hayat düz bir çizgi hâlinde devam etmez, kimi zaman huzurlu ve mutlu, kimi zaman da sıkıntılı ve meşakkatli akıp gider. Bu, bir fazla bir eksik herkes için geçerlidir. Kocanız da muhtemelen böyle sıkıntılı bir süreçten geçiyor. İnşallah bu günler de geçecek ve tekrar eski huzurlu günlerinize kavuşacaksınız.

Maneviyatı zayıf insanlar böyle sıkıntılı zamanlarda zararlı alışkanlıklara sığınırken, güçlü bir maneviyatı ve çevresinde onu destekleyen sağlam bir ailesi olanlar daha az zararla atlatıyor. Bundan dolayı öncelikle kocanızın gerçekten içine düştüğü bu can sıkıntısı ve bunalımın nedenlerini bilip kurtarmak gerekir.

Bunun nedeni, işsizlikle beraber, sevgisizlik, ilgisizlik, değersizlik olabileceği gibi, büyük bir maddi veya manevi kayıp da olabilir. Yani onun her zamankinden daha fazla desteğe ve manevi sıcaklığa ihtiyacı var. Onu bu bataklıktan kurtaracak birince derece siz ve köken ailesinin manevi desteğidir.

Burada size tavsiyemiz, kocanızın sevgi, saygı, ilgi, değer görme, kavvam gibi karşılanma ihtiyaçlarını karşılamanızdır. Siz ve yakın aile çevresi bu desteği çekerseniz, kocanızın da bir bataklık gibi bağımlılığı artacaktır.

Onunla uygun bir vakitte sakin bir şekilde bu durumu konuşun. Her ne kadar çalışmıyor olsa da ona karşı olan sevgi ve saygınızın devam ettiğini, hâlâ evinizin reisi olduğunu söyleyin. Bu günlerin geçeceğini, biraz sabırla yine iş bulabileceğini anlatın.

Geçmiş güzel günlerinizi sık sık hatırlatın, kocanızın iyi yönlerini nazara vererek özgüvenini canlı tutmaya çalışın. Çocuğunuzun içki ve kumardan rahatsız olduğunu sık sık dile getirin, babasını böyle hatırlamasının onda travma oluşturacağını söyleyerek içki ve kumardan uzak tutmaya çalışın.

Yakın ailesi ile görüşerek onların da manevi desteğini isteyin. Aile bireylerinin kendisine karşı, işsiz olmasından dolayı olumsuz bakışı varsa, bunları düzeltmelerini talep edin.

Eşinizle mümkünse sosyal ilişkilerinizi artırmaya çalışın, mesela misafirliğe gidin, akraba ziyaretleri yapın, arkadaş ve dostlarla bir araya gelmeye azami özen gösterin. Ailecek parka, sahile gidin, çocuğunuzla babasının birlikte zaman geçirmesine fırsat verin, mesela parkta oyun oynasınlar, evde birlikte eğlensinler.

Musibet ve hastalıklar acizliğimizi, zayıflığımızı, çaresizliğimizi bize hatırlatır, Allah’a yakınlaşmaya vesiledirler. Size de sık sık ibadetlerinizi artırarak, Allah’tan yardım dileyin.

Boşanmak kolaydır, ama arkasında bırakacağı tahribat en az şu anki haliniz kadar sizi ve çocuğunuzu etkileme ihtimali var. İyi ve kötü günde birlikte olacağınıza söz verdiğiniz eşinizi bu bataklıktan kurtulması için çaba sarf etmeniz sizin vicdani sorumluluğunuzdur. Onu bu hâlde bırakıp giderseniz, belki siz daha düzgün birisi ile ileride evlenebilirsiniz, ama biricik yavrunuzun babası daha kötü olacak ve bu da çocuğunuzu ömür boyu etkileyecektir.

Bunlara uygun hareket ederek ve bunları da dikkate alarak karar vermenizi tavsiye ederiz.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet