Beyyine suresindeki “suhufen mutahherah” olarak nitelendirilen nedir?

- Beyyine suresinde suhufen mutahherah olarak nitelendirilen şeyin Kur'an-ı Kerim olduğunu okudum.
- Ancak Kur'an-ı Kerim'in yazıya geçirilmesi ve kitap halini alması sonra olmustur.
- Suhufen kelimesini nasıl anlamak gerekir?

Değerli kardeşimiz,

İlgili ayetlerin mealleri şöyledir:

“(İşte o apaçık delil,) Allah tarafından gönderilen ve en doğru hükümleri ihtiva eden o tertemiz sahifeleri okuyan bir elçidir.” (Beyyine, 98/2-3)

Sorunun cevabını birkaç madde halinde açıklayacağız:

1) Suhuf, sahifenin çoğulu dur. Bu sure Medine’de indiğine göre, kendisinden önce yaklaşık beş binden fazla ayet inmiştir.

Bu ayetlerin sayısına baktığımızda bunların yüzlerce sayfaya yazıldığını düşünmek hiç de abartı olmaz.

2) Bu ifadelerden anlaşılıyor ki, Kur’an-ı kerim, ilk inişinden itibaren belli yazı malzemeleri olan sayfalara yazılmıştır. Bu da Kur’an’ın çok sağlam bir şekilde korunduğunu göstermektedir.

3) Kur’an kelimesi, sure ve ayetlerden meydana gelen bir kitap anlamındadır. Bu kelime, bütün Kur’an’ın / Mushafın adı olduğu gibi, Kur’an’ın bazı sureleri veya ayetleri için de kullanılır.

Arapça’da “cüzün küll ile = parçaların bütünün adını alması” mecaz olarak yaygın bir dil kuralıdır. Nitekim, Yusuf Suresi Mekke’de inmiştir. 2 ve 3. ayetlerinde zikredilen “Kur’an” kelimesi alimler tarafından bu surenin ismi olarak kabul edilmiştir.

Kur’an’da “Kitab” kelimesi de -vahiy tamamlanmadığı halde- kullanılmıştır. Bu da suhuf kelimesi için dediğimiz bir mecazdır.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet