Alışverişte turistlerden aldığımız euro veya doları, Türk lirası olarak düşük fiyattan hesaplamak caiz midir?

Tarih: 09.07.2015 - 01:22 | Güncelleme:

Soru Detayı

Alışveriş merkezlerinde olan haribo standımız var ve burada turist olduğu için onlardan Türk lirası verenlerden olduğu gibi terazi ne tartıyorsa onu alıyoruz, ama Euro ya da Doları pariteden daha düşük alıyoruz, bu günah mı?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Parayı aldığınız zaman, parite ne ise ona göre alacaksınız.

Esasen farklı dövizlerim alım satımı caizdir ve bir kar sınırı yoktur. Ancak sattığı paranın piyasa değerini bilmeyen kimseleri aldatma anlamına gelecek şeylerden sakınmak gerekir.

Nitekim Peygamber (asm) Efendimizin alım satımda satıcı hakkındaki "(Binitine mal yüklemiş) satıcıları (yolda) karşılamayın.." buyurmuştur. (Buhari, Buyu, 72; Nesai, Buyu, 57 Müslim, Nikah 51-56)

Hadiste geçen "Telakki'r-Rukbân" tabiri, şehirde oturanların köyden veya dışardan gelen (taşralı) kimseleri şehir dışında karşılayarak henüz pazara girmeden ürettikleri veya satmak istedikleri malları almak, manasına gelir.

Burada piyasayı çok iyi bilen komisyoncu veya tüccarın, malın rayiç bedelini bilmeyen üreticiye ucuz bir fiyat vererek aldatma söz konusudur.

Demek ki, malının veya parasının değerini bilmeyen kişilere karşı daha dikkatli olmak ve hakkını zayi etmemek gerekir. Yoksa hem kul hakkı hem de Allah hakkı olur.

Bir Müslüman, ister Müslüman isterse gayrimüslim olsun hiç kimseyi aldatamaz, yalan söyleyemez, hile yapamaz. Nitekim malının kusurunu gizleyen bir tüccara Peygamber Efendimiz, “Bizi aldatan bizden değildir.” diyerek uyarmıştır.  (bk. Müslim, İman 164)

Savaş halinde olduğumuz ülkenin bir vatandaşı bile ülkemize gelse, onun malı, canı, çoluk çocuğu artık bizim korumamız altındadır; dokunulmazlıkları vardır. Hatta kendi ülkesine dönse bile, İslam ülkesinde bıraktığı malları ve çoluk çocuğu yine Müslümanların koruması altındadır, asla zarar verilemez, ülkesinde vaft etse, İslam yurdunda bıraktığı mallar varislerine kalır. (bk. Reddu'l-Muhtar, 3/362; Mevahibu'l-Celil, 4/206; Esne'l-Metalib; Nihayetu'l-muhtaç, 10/289; Ravdatu't-Talibin, 3/108; Keşfu'l-kına, 3/249)

Özetle bir Müslüman her durumda dürüst ve güvenilir olmalı, “Bizi aldatan bizden değildir.” hadisinin tehdidine düşmekten ürkmelidir.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 1.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun