Su vermekteki fazileti bilseydiniz, susuzlara su vermek için yarışırdınız, anlamında bir hadis var mıdır?

Tarih: 16.06.2013 - 03:47 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Dinimizin su hayrı konusundaki tavsiyeleri nelerdir?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Sorudaki şekliyle bir bilgiye rastlayamadık.

Ancak konuyla ilgili şöyle bir rivayet vardır:

Sa’d b. Ubâde’nin annesi vefat etmişti ve Rasûlullah (asm)’a gelerek: “Ey Allah’ın Rasûlü! Annem öldü onun adına sadaka verebilir miyim?” diye sordu. Rasûlullah (asm) da: “Evet.” buyurdu.

Sa’d: “Hangi sadaka daha hayırlı ve değerlidir?” diye sorunca, Rasûlullah (asm): “İnsan ve hayvanların su ihtiyaçlarına cevap vermektir” buyurdu. (bk. Nesai, Vesaya, 9; İbn Mace, Edeb, 8)

Bunun üzerine Sa'd, Medine'de bir çeşme yaptırmış, o çeşme uzun süre insanlara hizmet etmiştir. (bk. İbn Hanbel, Müsned, 5/284; 6/7)

"Her kim ki, elbise ihtiyacı olan bir Müslümana elbise giydirse, Allah da ona cennetin yeşil elbiselerinden giydirir. Hangi Müslüman aç bir Müslümanı doyurursa, Allah da onu cennet meyvelerinden doyurur. Hangi Müslüman susamış bir Müslümana su verirse, Allah da ona içerisinde güzel kokuları olan cennet içeceği içirir." (Ebû Dâvûd, Zekat, 32; Tirmizi, Kıyame, 18)

"Erkek, hanımına su içirdiği zaman sevap kazanır." (Suyûtî, Câmiu'l-Ahâdîs, Hadis No:1457)

Yine, mümin kişiye öldükten sonra da sevap kazandırmaya devam edecek işlerin sayıldığı bir rivayette, “Kanal açarak su getirmesi” de zikredilmektedir. (İbn Mâce, Mukaddime 20)

Suyu, "Kendi rahmeti" (A'râf, 7/57; Furkân, 25/48; Neml, 27/63; Rûm, 30/46) olarak tavsif eden Allah Teâlâ: "Kendilerine içecekleri tatlı suları bahşetmesini, insanlara verdiği nimetler arasında sayar." (Mürselât, 77/27)

Bir ayete göre; bol yağmur sayesinde bereketli topraklara ve içlerinden ırmaklar akan beldelere sahip olmak, insanlar için önemli nimetlerdendir. (Enâm, 6/6)

Kur'ân'daki birçok ayette, cennetin güzellikleri arasında, “İçinden nehirlerin akması” da zikredilir. Meselâ bir ayette:

“İman edip sâlih amel işleyenlere, içlerinden ırmaklar akan cennetlerin kendilerinin olacağını müjdele!” (Bakara, 2/25) buyrulur.

Hz. Peygamber (asm), bazı dualarında, suyun temizleme özelliğine dikkat çekerek, "hatalarının su, kar ve buzla yıkanması sonucunda tertemiz olmayı" Allah'tan dilemiştir. (Buhârî, Deavât  39, 44, 46)

Bu mecazi ifadeyle, "su ile yıkanarak bembeyaz olmuş bir elbise gibi, hatalardan arınma talebi" dile getirilmiş olmaktadır.

Su ve onun kar, buz şeklindeki türevleri, değişik kültürlerde arılığın, duruluğun, temizliğin sembolüdür.

Dilimizde, bilhassa küçüklerin büyüklere içmesi için su vermesi üzerine söylenen: “Su gibi aziz ol!” şeklindeki dua cümlesi, hem suyun önemini çok güzel ifade etmekte, hem de kültürümüzde bu nimete ne kadar büyük değer verildiğini göstermektedir.

Ayrıca, ecdadımızdan su alanında zengin bir maddi miras devralmış bulunuyoruz. Bu gün, birçok şehrimizde, suyun taşınmasını, depolanmasını ve dağıtılmasını sağlayan; su kemeri, sarnıç, maksim ve su terazisi gibi yapılar ile suyu insanların istifadesine sunan çeşme, sebil, şadırvan gibi eserlerimizden hâlâ ayakta kalarak hizmet verenler mevcuttur. Bunlar, medeniyetimize bir “Su medeniyeti” damgası vuracak derecede önemli eserlerimizdir.

Kur'an ve Sünnet'in, suyun hayatın temeli olduğuyla ilgili vurguları, Müslümanlara birtakım görev ve sorumluklar yüklemektedir. Mevcut su kaynaklarının en güzel şekilde korunması, bu kaynakları kirletecek ve suyun temizliğini ve niteliklerini bozacak her tür davranış ve eylemin engellenmesi, bunların başında gelir.

Diğer taraftan, suyun kullanımında kesinlikle savurgan ve sorumsuz bir tutum içinde olunmamalıdır. Su ve diğer tüm doğal kaynaklarımızı azami derecede rasyonel ve verimli kullanmaya çalışmalıyız.

Dinimizin ve kültürümüzün ortaya koyup bize miras bıraktığı "Su medeniyeti"ne sahip çıkarak, onu daha da geliştirmeli ve sonraki nesillere aktarmalıyız.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun