Allah’ın, "Keşke bilselerdi." buyurması, pişmanlık ve acizlik olmaz mı?

Tarih: 12.08.2014 - 11:08 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Kadir-i Külli Şey olan Yüce Allah'ın, Kerim kitabımızda "Keşke bilselerdi (bilmiş olsalardı)" buyurması nasıl anlaşılmalıdır?

- Zira keşke bir pişmanlık, güç yetirememe, hatadan dolayı hissedilen duygu, kısaca -haşa- acz demek değil midir?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

- Keşke kelimesi, insanlar için bir pişmanlığı veya bir özlemi ifade ediyorsa da Kur’an’da Allah hakkında kullanıldığı zaman, “insanların üslubunu bir mümaşat” (insanların zihinlerindeki manayı çağrıştıracak bir mefhum) olarak anlaşılmalıdır.  

- Bununla beraber, “keşke”nin ifade ettiği pişmanlık veya acizlik gibi manalar hakikatte yine insana aittir. Çünkü pişmanlık konusu olan ilgili hususu bilmeyen insandır. Öyleyse, “keşke” diyen de insandır. Allah sonsuz merhametiyle insanın “keşke”sinden dolayı ne kadar hoşnutsuz olduğunu göstermek için sanki kendisi bizzat “keşke” diyecek duruma gelmiştir.

- Ayrıca, Kur’an’da keşke diye tercüme edilenlerden bir “Lev”dir. Örneğin, Kalem suresinin 33. ayetinde yer alan “Azap böyledir işte! Âhiretteki azap ise daha müthiştir. Keşke bunu bir bilselerdi!” mealindeki ifadenin son cümlesi “Lev kânû ya’lemûn”dur. Aslında buradaki “Lev”in anlamı “eğer”dir.

Bir şart edatı olan “Lev”in iki şart cümlesi vardır:

Biri Fi'lu’ş-şarttır ki “kanû ya’lemûn”dur. İkincisi ise bu ayette mahzuftur / açıktan zikredilmemiştir. Fakat cümlenin sibakından anlaşılır. Ki o da burada “Mâ enkerû / Mâkeferû” (inkâr etmezlerdi / küfre girmezlerdi) şeklinde anlaşılabilir.

Buna göre bu “keşke”li cümle “Eğer bu kâfirler (o şiddetli azabın gerçekliğini) bilselerdi, bu inkârcılıkta ısrar etmezlerdi/küfre girmezlerdi.” şeklinde tercüme edilebilir.

Ancak Türkçe meallerde bu gramer kuralını açıklama imkânı olmadığı için “keşke” ifadesi tercih edilmiştir.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun