LİVÂÜ`L-HAMD
Hamd sancağı; kıyamet günü insanların altında toplanacakları sancak; Hz. Peygamber`in sancağı. Kıyamet günü övgü ve şeref Hz Peygamber`e ait olacağı için, onun ümmetini toplayacağı sancağın ismi "Hamd sancağı" diye isimlendirilmiştir.
"Gecenin bir kısmında da sana mahsus olmak üzere, onunla (Kur`an) gece namazı kıl. Umulur ki Rabbin seni bir Makam-ı Mahmud`a gönderir" (el-Isrâ, 17/79). Bu ayeti kerimede geçen makam-ı mahmud, ahiret günü Hz. Peygamber`e verilecek şefaat makamı olarak tefsir edilmiştir. Nitekim bir hadisi şerifte Hz. Peygamber makam-ı mahmudun ne olduğunu soran sahâbiye "o şefaattır" diye cevap vermiştir (Ahmed b. Hanbel, II, 444). Bu açıdan değerlendirildiğinde hamd sancağının, şefaatla alâkası ortaya çıkmaktadır. Ebû Saîd el-Hudrî (r.a), Hz. Peygamber (s.a.s)`in şöyle buyurduğunu rivayet etmiştir: "Öğünmek için söylemiyorum, ben Âdemoğullarının efendisiyim! Kıyamet gününde ilk diriltilecek benim. Öğünmek için söylemiyorum; ilk şefaat isteyen ve şefaati ilk kabul edilenim. Öğünmek için söylemiyorum; kıyamet gününde hamd sancağı benim elimde olacaktır" (Tirmizî, Menâkıb, I; Ibn Mâce, Zühd, 37; Dârimî, Mukaddime, 8; Ahmed b. Hanbel, I, 281, 295, III, 14, 4).
Hamd sancağı Hz. Peygamber`e ait olan hususi özelliklerdendir. Bir rivayete göre diğer peygamberlerde bulunmayan, yalnızca Hz. Peygamber`e ait olan bu sancak altında Âdem (a.s)`den kıyamete kadar bütün müminler toplanacaklardır (Mübarekfürî, Tuhfetü`l-Ahvezî, Beyrut t.y, IV, 130).
BENZER SORULAR
- LİVÂÜ'L-HAMD
- MAKAM-I MAHMUD
- Makam-ı mahmud, Medine mi şefaat makamı mı?
- "Rabbim beni arşın üzerine oturtacaktır." anlamındaki hadis sahih midir?
- Peygamberimize makâm-ı mahmûdun vadedilmesi hakkında geniş bilgi verir misiniz?
- Hz. Peygamber kimlere şefaat edecektir?
- Neden Peygamberimize makam-ı mahmudun verilmesi için dua ediyoruz?
- Hatemu'l-Enbiya "nebilerin sonuncusu" ne demektir ve Hz. Muhammed'in ayrıcalıklı özellikleri nelerdir?
- Peygamberimiz şefaat hakkını neden bu dünyada kullanmamış?
- Peygamberimiz, kızını bile kurtaramazsa, şefaati nasıl anlamalıyız?