Kadınlar için en üstün ibadet, kocasına itaat etmek mi?

Bir gün Hazret-i Fatıma, ağlayarak babasının huzuruna geldi. Resulullah Efendimiz buyurdu ki:
- Ya Fatıma, niçin ağlıyorsun?
- Kasıtsız söylediğim bir sözden zevcim Ali bana kızdı. Özür diledim. Fakat onu üzdüğüm için ağlıyorum.
- Kızım, bilmez misin, Allahü teâlânın rızası kocanın rızasına bağlıdır. Ne mutlu o kadına ki daima kocasının rızasını arar, kocası ondan razı olur. Kadınlar için en üstün ibadet, kocasına itaattir. Erkek, hanımından razı olunca, o kadın istediği kapıdan Cennete girmeye hak kazanır. Kocasını üzen kadın, onu razı edinceye kadar, Allahü teâlânın lanetinde olur.

Değerli kardeşimiz,

Hayır, kadınlar için en üstün ibadet, kocasına itaat etmek değildir, bu ifade yanlıştır.

Soruda geçen rivayeti, bakabildiğimiz hadis, tefsir, tarih... kaynaklarında bulamadık.

Bazı nasihat kitaplarında geçmektedir.

Örneğin, "Dürretü’n-nasihin" isimli nasihat kitabında Selman el-Farisi’den, hiçbir senet ve kaynak verilmeden, üstelik de rivayet olunur ki kalıbıyla geçmektedir. (bk. age., 12. Meclis)

Hopalı Osman Efendi’nin 1224’te (1809) İstanbul’da kaleme aldığı ve bazı kaynaklarda "Dürretü’l-Vaizîn" olarak geçen "Dürretü’n-nasihin" isimli bu eseri, bir vaaz ve nasihat kitabıdır, hadis kitabı değildir.

Dürretü’n-nasihin’de sahih ve zayıf hadislerin yanında, bazı uydurma rivayet ve hurafelerin yer aldığı söylenmektedir. (bk. İzmirli İsmail Hakkı, Siyer-i Celîle-i Nebeviyye, İstanbul 1332, s. 88)

Ne yazık ki, bazı nasihat ve vaaz türü eserlerde, iyiliğe yöneltip kötülüklerden sakındırmak için zayıf veya uydurma da olsa bazı rivayetler, menkıbe ve hikâyeler, hatta İsrailiyat cinsinden bilgiler bulunabilmektedir.

Bu nedenle, bu tür eserlerden nakil yapıldığında, eğer hadis ise kaynakları ve sıhhat durumları belirtilmeli, hadis değilse hadis olmadığı açıkça ifade edilmelidir.

Özetle, soruda geçen anlamda bir hadis rivayeti yoktur.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet