Hz. Peygamber evreni kontrol mu ediyor?

Tarih: 24.05.2022 - 09:16 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Hz. Peygamberin evreni kontrol ettiğine dair düşünceler nereden ve hangi sebeple gelmektedir?
- Her şeyi gördüğü ve bildiği gibi fikir akımlarının amacı nedir?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Bu tür düşünceler, İslam Dininin tevhid gerçeğine aykırıdır. Bir Müslümanın böyle düşünmesi mümkün değildir.

İfrat ve tefritten uzak durmak her Müslümanın şiarı olmalıdır. Allah izin vermedikçe hiçbir kul hiçbir şey yapamaz. Allah lütfederse, Allah’ın dilediği her şeyi yapar.

Demek ki, bir kulda bir fazilet, bir kemalat ve bir meziyet varsa, bu Allah’ın ikramıdır, ihsanıdır ve lütfudur.

Bu dengeyi aşan ifadeler asla doğru olmaz ve olamaz.

Bu esastan sonra sorunuza gelince:

İslam Literatüründe prensip olarak “Hz. Peygamberin (asm) evreni kontrol ettiğine dair düşünceler” söz konusu değildir. Hiçbir kaynakta böyle bir düşünceye rastlamadık. Özellikle Hz. Peygambere (asm) “kâinatı kontrol etmek” gibi bir görev yüklemek tam manasıyla bir şirktir.

Ne herhangi bir peygamberin ne de mukarreb meleklerin “îcad” noktalarının bulunduğu bir işte müdahaleleri asla olmaz.

Ayrıca, “Onun her şeyi gördüğü ve her şeyi bildiği” düşüncesi de ayet ve hadislerin açık beyanlarına taban tabana zıttır.

“Allah bildirmezse hiç kimsenin kendi başına gaybi bilmediği” gerçeği o kadar açıktır ki, izaha değmez.

Bununla beraber, Bediüzzaman Hazretlerinin şu ifadeleri, bu düşüncenin hatalı olduğunun tartışmasız bir delilidir.

"Aynen bunun gibi bütün meleklerin, belki bütün esbab-ı zahiriyenin vazifeleri, izzet-i rububiyetin perdeleridir. Ta güzellikleri görünmeyen ve hikmetleri bilinmeyen şeylerde kudret-i İlahiyenin izzeti ve kudsiyeti ve rahmetinin ihatası muhafaza edilsin, itiraza hedef olmasın ve hasis ve ehemmiyetsiz ve merhametsiz şeyler ile kudretin mübaşereti -nazar-ı zahirîde- görünmesin."

"Yoksa hiçbir sebebin hakiki tesiri ve icada hiç kabiliyeti olmadığını, her şeyde tevhid sikkeleri kati gösterdiğini, Risale-i Nur hadsiz delilleriyle isbat etmiş. Halketmek, icad etmek ona mahsustur. Esbab, yalnız bir perdedir. Melaike gibi zîşuur olanların, yalnız cüz-i ihtiyarıyla cüzî, icadsız, kesb denilen bir nevi hizmet-i fıtriye ve amelî bir nevi ubudiyetten başka ellerinde yoktur."

"Evet, izzet ve azamet isterler ki; esbab, perdedar-ı dest-i kudret ola aklın nazarında. Tevhid ve ehadiyet isterler ki; esbab, ellerini çeksinler tesir-i hakikîden." (Şualar, s. 261)

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 500+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun