Hz. Muaviye, temettü haccını yasakladı mı?
- Hz. Muaviye’nin aleyhine olan bu rivayetler sahih midir?
- Eğer sahih ise, Peygamberimizin yaptığı bir şeyi nasıl yasaklar?
- Tavus (radıyallahu anhu)’tan rivayete göre, şöyle demiştir: Muaviye, İbn Abbas’a: “Merve’de Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem)’in saçlarını kısalttığımı bilmiyor musun?” dedi. İbn Abbas: “Hayır” diye cevap verdi. Başka bir zaman İbn Abbas şöyle demiştir: “Bu Muaviye, Peygamber (sallallahu aleyhi ve sellem)’in temettu haccını yaptığını bilmesine rağmen yasaklamıştır.” (Nesai, Hac 59, Hadis. 2687)
- İbnu Abbas (radıyallahu anhüma) anlatıyor: "Resûlullah (aleyhissalatu vesselam), Hz. Ebu Bekir, Hz. Ömer ve Hz. Osman (radıyallahu anhüm ecmain) hacc-ı temettu yaptılar. Bunu ilk yasaklayan Hz. Muaviye (radıyallahu anh) oldu." (Tirmizî, Hacc 12, no: 822); Nesâî, Hacc 50)
Değerli kardeşimiz,
İbn Abbas’ın hadisi şöyledir:
“Bu Muaviye insanlara temettü haccını yasaklamıştır. Oysa Hz. Peygamber (asm) temettü yapmıştır.” (bk. Nesai, Hac, 50 / h.no: 2737)
Bu konu ayet ve hadislerde olmakla beraber, tarz-ı telakki itibariyle farklı içtihatlara sahne olmuştur: Nitekim İbn Abbas’tan gelen rivayete göre, Hz. Ömer de temettüyü yasaklamış ve “Vallahi temettü Allah’ın kitabında da vardır ve Hz. Peygamber de (asm) yapmıştır. Fakat ben size yasaklıyorum.” demiştir. (bk. Nisai, a.g.y)
Hz. Ömer bu sözleriyle “Allah’ın kitabını bildiğini ama tevilini de bildiğini kastetmiştir.” (bk. Suyuti, Şerhu’n-Nesai, a.g.y).
Keza bu içtihatla Hz. Osman da temettüyü yasaklamıştır. (bk. Nesai, a.g.y)
“Hz. Ebu Bekir, Hz. Ömer ve Hz. Osman (radıyallahu anhüm ecmain) hacc-ı temettü yaptılar. Bunu ilk yasaklayan Hz. Muaviye (radıyallahu anh) oldu.” şeklindeki hadis rivayeti zayıftır. (bk. el-Elbani, a.g.y/Talik)
Hatta Hz. Ömer temettü haccını yasakladığında, oğlu Abdullah b. Ömer ile Şamlı bir adam arasında şöyle bir tartışma olmuştur:
Abdullah b. Ömer temettü yapmış, Şamlı “Baban Ömer bunu yasaklamıştır.” dedi. Abdullah, "Ben Hz. Peygamberin (asm) temettü yaptığını gördüm. Şimdi onun dediğini mi, yoksa babamın dediğini mi yapacağım?” diye Şamlıya çıkışmıştır. (bk. Tirmizi, Hac, 12 / h.no: 824)
Bütün bu açıklamalar gösteriyor ki, Hz. Muaviye bu konuda yalnız değildir. Ondan önce Hz. Ömer ve Hz. Osman da yapmıştır.
Bunun hikmetini İmam Nevevi şöyle belirtir:
“Hz. Ömer, Hz. Osman ve diğerlerinin hac aylarında, umre yaptıktan sonra, aynı yıl içinde hac yapmak anlamındaki temettü haccını yasaklamaları, daha faziletli olduğuna inandıkları ifrad haccını teşvik etmeye yönelik bir nehiydir. Daha sonra ifrad, temettü ve kıran haclarının kerahetsiz olarak caiz olduğu konusunda icma gerçekleşmiştir. İhtilaf sadece bunlardan hangisinin daha faziletli olduğu ile alakalıdır.” (Nevevî, el-Minhâc, 8/169)
Demek ki bu sahabîler, ifrad haccının daha faziletli olduğunu düşündüklerinden, ona teşvik amacıyla temettü haccını nehyetmişlerdir, bu nehiy de tenzîhî bir nehiydir.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Sağlığım yerinde olduğu halde, hacc-ı temettüye niyet etmemde bir sakınca var mıdır?
- Muta ayeti nazil oldu biz de Resulullah ile birlikte amel ettik, sonra birisi (Ömer) çıkıp bu hususta kendi görüşüne göre istediğini söyledi, hadisine göre muta nikahı helal midir?
- Mîkat sınırları içinde ikamet edenler, neden temettü ve kırân haccı yapamazlar?
- Temettu haccından, ifrat veya kıran hacına niyet edebilir miyim?
- Başlarından su damlar bir halde hac yapmak neden uygun değil?
- Kıran haccında umre yapılabilir mi?
- Haccın Çeşitleri:
- HACC-I TEMETTÜ
- HACC-I TEMETTÜ
- HACC-I KIRAN, HACCI-İ FRAD VE HACC-I TEMETTU NE DEMEKTIR?