Hz. Cebrail, Hz. Meryem'e neden erkek şeklinde, göründü / temessül etti?
Değerli kardeşimiz,
Suyun buharlaşması, katı maddelerin gaz, sıvı ve buhar haline dönüşmesi, atomun parçalanıp enerji dalgaları ve kuantlar haline gelmesi, yıldızların kara delikler halinde ortaya çıkmaları gibi, şu görülen alemden görülmeyene doğru bir faaliyet, bir akış ve bir hamle mevcuttur. Bu İlahi icraatı tersine düşündüğümüzde ise, görülmeyenden görülene ve bilinmezden de madde olarak müşahede edilir hâle gelmeye doğru bir akışın varlığını gözlemek mümkündür.
İşte, görünmeyen varlıklar olan melek, cin ve ruhaniler de, her ne kadar kendilerine has yapılarıyla bu alemde görülmeseler bile, bu aleme has vasıtaları kullanıp, kılıf ve elbise giyerek görünebilirler. Meleklerin ve cinlerin bu şekilde görünmelerine “temessül” diyoruz. Kur’an-ı Kerim, temessülü anlatırken (Meryem, 19/17),
“Melek, (Hz. Meryem’e) tastamam bir insan şeklinde temessül etti.” der.
Efendimiz (asm)’e vahiy getiren melek, bazen kendine has keyfiyetle, bazen bir muharip şeklinde, bazen de daha başka suretlerde geliyordu. Beni Kureyza üzerine yürüneceği zaman Cebrail (a.s), tozu toprağı üstünde bir muharip suretinde gelmiş ve “Ya Rasülallah, siz zırhlarınızı çıkardınız, fakat biz melekler taifesi çıkarmadık.” demişti. Yine aynı melek, bazı zaman oluyordu ki, Dıhye (r.a) suretinde geliyor, bazı zaman da, dini talim etmek maksadıyla üzerinde hiç de yolculuk emaresi taşımayan bir misafir kıyafetinde geliyor ve “İman, İhsan, İslam nedir?” şeklinde sualler sorup, verilen cevapları “Doğru!..” diye tasdik edip gidiyordu...
İmam Şiblî, ruhani varlıkların kendi kendilerine şekil değiştiremeyeceklerini, buna güç ve kuvvetlerinin olmadığını, fakat Allah’ın kendilerine öğrettiği kelime ve isimlerden adeta şifre vazifesi yapan birini söylediklerinde, Allah’ın onları bir şekilden diğer şekle, bir halden başka bir hale soktuğunu belirtir. Buna göre Allah dilerse erkek, kadın veya başka bir şekilde temessül ettirir.
Cebrail Aleyhisselamın kusursuz, eksiksiz ve çok yakışıklı genç bir delikanlı şeklinde (Razi, ilgili ayetin tefsiri) Hz. Meryem annemize görünmesinin bir çok hikmeti vardır.
- Yalnız olarak kapalı bir yerde bulunan Hz. Meryem bir anda böyle birini görmekle imtihan edilir. Nitekim olayla ilgili ayetler şöyledir:
"Kitapta Meryem’i de an! Hani o, ailesinden ayrılıp doğu tarafında bir yere çekiliverdi. Onlarla kendisi arasına bir perde gerdi. Biz de ona Ruhumuzu gönderdik de, ona kusursuz, mükemmel bir insan şeklinde görünüverdi. Meryem irkildi ve 'Ben Rahmana sığındım senden. Eğer Allah’tan korkup haramdan sakınan bir kimse isen çekil yanımdan!' dedi.” (Meyem, 19/16-18)
Böyle konuşması, Meryem'in iffetine ve takvasına işaret ediyordu. Çünkü Cebrail (as)'in insanı baştan çıkaran o güzel görüntüsü karşısında Allah'a sığınmıştı. Zira Cebrail (as)'in o güzel biçimde Meryem'in karşısında belirmesi, Allah tarafından onun imtihan edilmesi ve iffetinin denenmesi içindi. Hz. Meryem de bu imtihanı kemaliyle verdi.
- Diğer taraftan Hz. Meryeme bir kadın şeklinde görünseydi Rahmana sığınması olmayacaktı. Böylece Hz. Meryem her durumda Allahı'ın huzurunda olma duygusuyla yaşadığını gösteriyor ve aklına gelen ilk şeyin Rahman'a sığınmak olduğunu bildiriyordu:
"Meryem dedi ki: Eğer saygılı biri isen, senden Rahman'a sığınırım!"
Bu sözden anlaşılıyor ki, Hz. Meryem buluğ çağını aşmış, bir erkeğin yanına gelmesinin ne anlama geldiğini, orada cinsel ahlâk bakımından bir problem yaşanacağını fark etmişti. Bu durumda ne yapması gerektiğini, hatta karşısındaki beşere ne söyleneceğini de biliyordu.
a) "Eğer saygılı biri isen." Bizim "saygılı" diye tercüme ettiğimiz kelime, aslında "sakınmak" anlamına gelen "takva" kelimesi ile aynı köktendir. Dolayısıyla âyet: "Allah'tan sakınan biri isen" demektir. Hz. Meryem kendi ana dilinde takva kelimesini/kavramını biliyordu ve kullanıyordu. Bu nedenle karşısındaki insanın sakınma duygusuna hitap ediyordu.
b) "Senden Rahmân'a sığınırım." Hz. Meryem, Allah Teala'nin Rahman ismini de biliyordu ve kötülüklerden O'na sığınılacağının kültürünü de almıştı. Yani kötülüklerden Allah'a sığınılacağını ifade edecek kadar din eğitimi almıştı.
Ayrıca bu vesile ile gelecek nesillere dersler de veriliyor:
Bu âyette özellikle kadınlara ve kızlara kimsenin bulunmadığı bir yerde bir erkekle baş başa kalınca, cinsellik bakımından bir tehlike sezince, erkeğe ne demesi gerektiği öğretilmektedir. Hz. Meryem, karşısındaki erkeğin sakınma duygusuna, takvasına hitap ederek, kendisinin de Allah'a sığınmasını örnek ile anlatmakta, onların beyinlerine bunu kazımaktadır.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Sahabelerin, sünneti algılama ve hayata tatbik etmeleri nasıldı?
- Vefk nedir? Dinimizce vefk, tılsım yapmak ve yaptırmak caiz midir?
- Kadir Gecesi'nin vaktinin ramazan içinde değişmesi ve bunun gizli olma hikmetleri nelerdir?
- Ezan okunurken, "Eşhedü enne Muhammede'r-Resullullah" denince, baş parmakların tırnaklarını öpmenin sünnet olduğuna dair bir bilgi var mıdır?
- Ehl-i rey ve ehl-i hadis arasında fikri çatışma olduğu söyleniyor; bu doğru mudur, doğruysa ne anlama gelir?
- Usulcüler ne demektir? Usulcüler ile hadisçilerin sahabe tanımı arasında fark var mıdır?
- Melek insan suretinde gelip yardımcı olabilir mi?
- Ayete göre, meleklerin hep erkek suretinde görünmesi nedendir?
- Melekler görülür mü? Görünen melekler var diye duymuştum, böyle bir şey var mı?
- Melekleri Neden Göremiyoruz?
Yorumlar
Allah razı olsun
aradığım sorunun cevabını burda buldum Allah razı olsun.
çok teşekkür ediyorum cevabınız için.