Her an Allah kelimesini nasıl söyleyeceğiz?

Tarih: 08.02.2010 - 00:00 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Her an Allah kelimesine, her vakit Besmeleye, her saat La ilahe illallah'a ihtiyaç vardır denilmektedir; her an Allah kelimesini nasıl söyleyeceğiz?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Bu vurgular, kalpleri uyanık, zihinleri berrak, gafletten uzak yaşayan kimselerin halini belirtmektedir. Bununla beraber, ilgili zikirler sadece lisana mahsus değil, kalp, akıl, zihin, hatta hayalin de bunda hissesi vardır. Şüphesiz bütün letaifleriyle Allah’ı zikretmek en mükemmel bir kulluk simgesidir.

Kısaca, her an Allah’ı anmaktan maksat, bütün işlerinde, konuşmalarında, her hareketinde ve her duruşunda Allah’ı düşünmek, onun rızasını esas almak manasına gelir. İnsan genellikle bir şeylerle meşguldür. İşte bütün meşguliyetlerinde, bütün alışverişlerinde, bütün düşünce ve hayallerinde adımını Allah’ın rızasına uygun atmaya çalışmak, her an Allah’a olan ihtiyacını gösterir. Çünkü O’nun istediği her şey olur ve istemediği hiçbir şey olmaz.

Tekrar edelim ki, bizim her zaman bunu fark etmememiz, Allah’a olan ihtiyacımız olmadığı anlamına gelmez. Her nefes alışverişte (oksijen alıp, karbondioksit vermek suretiyle hayatta kalmakta) Allah’a iki defa şükretmek gerekiyorsa, “her an Allah’a olan ihtiyacımızı” gözler ve gönüller önüne sermektedir.

Allah lafza-i Celalin yerini hiç bir isim tutamaz. Eğer ‘Allah’ lafzından ‘elif’ harfi kaldırılsa geriye ‘lillâh’ lafzı kalır. Bunun manası: “Allah’a mahsustur” şeklindedir. Nitekim Kur’ân-ı Kerîm’de bu şekilde “ve lillâhi” diye başlayan âyetler vardır. Eğer ‘lillâh’ lafzındaki ilk ‘lâm’ harfi kaldırılsa geriye "lehü" lafzı kalır. Bunun mânâsı şudur: “Onun içindir veya onundur.” Nitekim bu şekilde Allah’a delâlet eden ve ‘lehü’ lafzıyla başlayan âyetler vardır. Eğer ‘lehü’ lafzındaki ‘lâm’ harfi kaldırılsa geriye "hü" yani "o" kalır. Bu kelime de Allah’a delâlet etmektedir. Bu şekilde O’nu gösteren ve Kur’ân’da geçen âyetler vardır. Bu husûsiyet sadece ‘Allah’ isminde vardır.

Bu açıklamaya göre, harf olarak en son sadece "he" harfi kalıyor. "He" harfinin mahreci göğüsten ve ciğerlerden çıkar. Buna göre her nefeste ‘he’ harfi söylenmiş oluyor. Yani ‘O’ mânâsına gelen ‘Allah’ lafzı her nefeste söylenmiş oluyor. Rüzgârların çıkardığı sesler. Yapraklara temas ettiğinde çıkan sesler, ayrıca solunum yapan tüm canlılarda aynı tarzda ‘Allah’ derler. 

Böylece Bedîüzzaman Hazretlerinin söylediği gibi her an havaya muhtaç olan insan, her nefeste "o" yani "Allah" diyerek manevî ihtiyacını gidermiş oluyor. Dolayısıyla Allah’ı anmak bittiğinde her an Allah’a muhtaç olan insan "Allah" diyemediği için ölüyor.

"Ey Rabbimiz! 'Allah' ism-i şerifinin hürmetine seni zikretme, sana şükretme ve sana güzelce ibâdet etme husûsunda bizlere yardım et. Son nefeste hem kelime-i tevhîdi hem kelime-i şehâdeti söyleyerek rûhumuzu teslim etmemizi nasib ve müyesser eyle!" (Âmîn. Binlerle âmîn!) 

Hadislerde beyan edilen en büyük zikrin “Lâ ilâhe illallâh” olması (İbn Mâce, Edeb 55), bütün peygamberlerin en büyük dâvâları ve sözlerinin “Lâ ilâhe illallâh” olması (Muvatta’, Kur’ân, 32, Hac, 246; el-Aclûnî, Keşfü’l-Hafâ, 1/153) ve bütün velîlerin en büyük ve en çok devam ede geldikleri zikirlerinin de “Lâ ilâhe illallâh” olması da bu sırlardandır. 

Bedensel ihtiyaçlar, vakitlere ve zamana göre değişir. Ya noksanlaşır veya fazlalaşır. Meselâ: Havaya olan ihtiyaç her zaman vardır. Suya olan ihtiyaç midenin harareti zamanlarında olur. Gıdaya olan ihtiyaç ise her günde olur. Diğer ihtiyaçlar da buna göre değişir.

Aynen bunun gibi, ruhumuzun manevî ihtiyaçları da zamana göre değişir. Her anda ‘Allah’ kelimesine ihtiyaç vardır. Her vakit besmeleye, her saat  "Lâ İlâhe İllâllah" cümlesine ihtiyaç vardır.

Öyleyse insan her anını Allah’a iman ile, her işin başında besmele ile, her gün de La ilahe illallah cümlesini söyleyerek ve bunların manasına uygun bir hayat sürerek geçirmelidir.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Kategori:
Okunma sayısı : 5.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun