Hacerülesved'in Araplar tarafından bir put olarak görüldüğü iddia ediliyor?

Tarih: 17.12.2014 - 10:51 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Aslında bu soruyu sormama neden olan şey bir deistin yazısıdır. Bu yazıya göre Hacer'ül-Esved'e Hz. Peygamber (asm)'in hürmet gösterdiği, onu öpüp okşadığı, hatta ve hatta Mekke'nin fethinde tüm putları yıkmasına rağmen Hacer'ül-Esved'in de Araplar tarafından bir put olarak görüldüğü halde onu yıkmadığından bahsediliyor. Ebu Davud'un rivayet ettiği bir hadise göre de Hacer'ül Esved "Allah'ın sağ eli"dir.
- Yine bu deistin bahsettiğine göre "İslam öncesi Arap Paganlar (Müşrik) Hacer'i Esved'in Güneş Tanrıçası Uzza'nın vajinası olduğuna inanıyorlardı, kadınların bu taşa adet(regl) kanlarını,erkeklerin de adet kanının üzerine spermlerini sürerek Güneş Tanrıçası Uzza ile Ay Tanrısı'nın cinsel birleşimini sembolize ettikleri bir de ayinleri vardı."
- Bu konular ve doğruluğu hakkında Allah rızası için mantıklı ve doyurucu bir açıklama yapın...

Cevap

Değerli kardeşimiz,

- Hacerülesved, Hz. İbrahim’den beri kutsal bir taş olarak kabul edilmiştir. Cahiliye dönemi Arapları onu hiçbir zaman bir put gibi görmemişler. Bilakis dedeleri Hz. İbrahim’den gelen geleneği sürdürmüş ve ona saygı göstermişler.

- Bir şeye gösterilen saygı ile ona tapmak arasında dağlar kadar fark vardır. Bu açıdan bakıldığı zaman görülecektir ki; Meleklerin Hz. Âdem’e -saygı anlamında- secde etmeleri, insanların Beytullah’ı tavaf etmeleri, bir putçuluk değil, bir saygının ifadesidir.  

- Bilindiği gibi, Kâbe'nin kıymeti tevhid akidesinin simgesi, Allah’ın hakikî mabud olduğunun nişanesi, gökteki meleklerin beytu’l-mamur kâbesine mukabil, yeryüzü sakinleri olan insanlar tarafından kendisine yapılan ibadet için bir mâbed olmasından kaynaklanmaktadır.

Diğer bir ifadeyle Kâbe'nin şerefi, fazileti mekândan kaynaklanan fiziki bir unsur olmasından değil, manevî konumundan kaynaklanan tevhidin simgesi, metafizik bir üstünlük nişanesi olmasındandır.

Beytullah’ın en kutsal tarafını teşkil eden Hacerülesvede saygı göstermek de hiçbir zaman bir tapma manasına gelmez. Hacerülesved'in bu saygın konumu, Allah’ın tevhidini simgeleyen yeryüzü mabedi Kâbe’nin etrafını tavaf ederken, ilk tavaf noktası, dolayısıyla ilk ibadet nişanı olduğundandır. Âdeta namaz kılarken Fatiha suresinin okunması gerektiği gibi, tavaf ibadetini yaparken de Hacerülesved fatihasından başlamak gerekir.

- İslam öncesi dönemde Hacerülesved’in bir tanrıça olduğu palavrası, hiçbir sağlam kaynakta görme mümkün değildir; tamamen dinsizlerin uydurmasıdır.

- İslam’da Hacerülesevedin bir put gibi görüldüğü iddiasının yalan olduğunu gösteren en açık delillerden biri Hz. Ömer’in bu taşı öperken sarf ettiği şu sözleridir:

“Vallahi ben senin ne zararı ne de yararı olmayan bir taş olduğunu çok iyi bilirim. Eğer Resulullah’ın seni öptüğünü görmeseydim, asla seni öpmezdim.” (Buhârî, Hac 50; Müslim, Hac 251)

Hz. Ömer bu söz ve davranışıyla, her Müslüman için “delîl” olan Hz. Peygamber (asm)’in tavrını, -onun vahiy tarafından yönlendirildiği gerçeğinden hareketle- kendi görüşünün/aklının önüne geçiriyor. Kendini aşıp vahye teslim oluyor.

- Bu gibi konularda asıl bizi üzen şey, bir kısım dinsizlerin iftiralarından dolayı hemencecik inancında tereddüt gösteren mümin kardeşlerimizin durumudur. İslam’ın putlara karşı tutumu açıkça ortada iken, Kur’an ve hadislerde yüzlerce defa putçuluk günahının büyüklüğüne vurgu yapılmışken, hatta başka günahların bağışlanabileceği, fakat şirkin / her türlü putçuluk suçunun asla affedilmeyeceği açıkça bildirildiği halde, deist veya ateist olma suçunu işlemekle güvenirliğini baştan yitiren bazı müfterilerin hezeyanlarından ötürü bir an olsa bile dinin bazı hakikatlarına karşı şüpheye girmek, gerçekten büyük bir cehaletin boyutunu göstermektedir.

Bununla beraber sizler, o gibi insanların şüphelerinin giderilmesine vesile olduğunuz için size teşekkür ederiz...

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun