Gözleri görmeyen âmâ kimse imamlık yapabilir mi?

Tarih: 22.01.2025 - 11:12 | Güncelleme:

Cevap

Değerli kardeşimiz,

İmam olmanın şartları arasında görme engelli olmama şartı yoktur. Âmâ olan bir kimse (görme engelli) namaz kıldırabilir.

Görmeyen kimse, imamlığa ondan daha ehil kimsenin bulunmaması, necasetten korunması, vaktin girdiğini bilmesi ve kıbleyi tayin etmesi durumunda imam olabilir.

Nitekim Hz. Peygamber (asm) Efendimiz, Abdullah b. Ümmü Mektum ile Itban b. Malik’i, Medine dışına çıktığında kendi yerine vekil bırakmıştır. Bu iki sahabi efendilerimiz de görme engelli idiler.

Enes (r.a.): “Nebi (asm) İbn Ümmi Mektum’u o kör iken insanlara imamlık yapması için tayin etti.” diye haber vermiştir.(1) Yine Itban b. Malik hakkında da görmediği hâlde kendi halkına imamlık yaptığına dair hadis rivayet edilmiştir.(2)

Bazı görüşlerde görme engellilerin elbiselerini temiz olmayan yerlerden koruyamayacağı gerekçesiyle imamlık yapmaları tenzihen (helale yakın) mekruh olarak değerlendirilirken; bazı görüşlerde cemaatin en iyi bileni olması halinde bu kerahetin kalkacağı belirtilmiştir.(3)

Görmeyen kimselerin imamlık yapmasını helale yakın tenzihen mekruh gören bazı Hanefî fakihler, bunun sebebini, âmâların gözleri görmediği için elbiselerini temiz tutamama ihtimali olarak belirtirler.

Şafii mezhebine göre imamlık konusunda gözleri gören ile görmeyen arasında herhangi bir fark yoktur.

Bazı alimler, dış dünya ile ilgisinin daha az olacağı şeklindeki gerçeğe dayanarak görme engellinin, bazıları da temizliğe daha çok dikkat edebileceği gerekçesiyle sağlıklı kimsenin imamlığını daha faziletli saymaktadırlar.

Maliki ve Hanbelî mezheplerine göre de âmânın imamlığı caizdir; yalnız temizlik konusunda gerekli titizliği göstermesi bakımından sağlam kimsenin imamlığı tercih edilir.(4)

Demek ki elbisesinde namaza mâni olacak bir pislik bulunmayan ve imamlık bilgi ve yeteneğine sahip bulunan âmâların imamlık yapmasında herhangi bir sakınca yoktur.

Kaynaklar:

1) Ebu Davud, Salat, 65; Ahmed b. Hanbel, 3/192.
2) Buhari, Ezan 40; Muvatta, Sefer, 415.
3) Merğinani, Hidaye, 1/56; İbn Abidin, Reddü’l-Muhtar, 2/298, 299.
4) bk. DİA, A’mâ md.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 15
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun