Gerçek, baktığımız açıya göre değişir mi? Geçeğin ikinci bir yüzü var mıdır?

Tarih: 29.02.2012 - 09:18 | Güncelleme:

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Bildiğimiz kadarıyla, gerçekler bizim bakış açılarımıza göre değişmez.

Yalnız, bazen bizim hissimiz bazı şeyleri önceden algılar ve o şey de o hissimize uygun olarak ortaya çıkar. İnsanlar bazen buna gerçek bir tesir atfeder ve “Böyle düşündüğü için öyle oldu...” şeklinde kanaat beyan eder.

Bunun aslı şudur: Herhangi bir şey gayb âleminden şahadet âlemine çıktıktan sonra veya çıkmaya yakın bir zaman olduğunda, insan bazen “hiss-i kable’l-vuku” denilen bir ön sezgi ile o işin olacağını hisseder. Bu kişi onu hissettiği için o iş olmaz; aksine o işi nasıl olacaksa kişi onu öyle hisseder. Örneğin yağmur yağmadan önce, yağmur yağacağını hisseden kişi, yağmurun yağmasına tesir etmiş olmaz. Yani yağmur yağdıramaz. Sadece yağmurun yağacağıyla ilgili belirtilerden hareketle, yağmur yağacağını tahmin etmiş olur.

Ayrıca, “İyi düşünen iyi manzaralarla karşılaşır; kötü düşünen kötü manzaralarla karşılaşır.” manasına gelen meşhur bir kaide vardır. Bunun hikmeti şudur: insan kendi temayülleri doğrultusunda hareket etmek ister.

Temayülleri iyi olan kimsenin düşünceleri de iyi olur ve o kişi de bu iyi temayül ve düşünceler çerçevesinde hareket ettiği için, genellikle iyi ve güzel manzaralarla karşılaşır. Hatta bazı sıkıcı manzaralar görse bile, onları da güzel görmeye çalışır ve hayatından lezzet alır..

Kötü kimse de aksine hareket ettiği için kötü manzaralarla karşılaşır. Yoksa, bu düşünceler bizzat farklı bir bakış açısı olarak gerçekleri değiştirmez...

İşte gerçeğin ikinci yüzünden -şayet- bahsedecek olursak, bu ikinci yüz göreceli olduğu için, kişinin iyi veya kötü düşünce eksenine göre değişir. En sıkıntılı işlerde bile Allah’ın rahmetinin izini, yüzünü görmeye çalışanlar ondan da lezzet alır. Çünkü her musibette bir rahmet ciheti vardır.

Bunu düşünmeyenler ise, çok güzel şeylerden bile lezzet almayabilirler. Çünkü, onlar, ellerindekinden daha güzeline bakıp aç gözlülük yapar, şükür yerine hayatlarından şikayet ederler ve ceza olarak da hayatlarını zehir zemberek ederler.

İslam’ın “nimetlerde daha aşağı kimselere, musibetlerde ise daha yukarı kimselere bakmayı” tavsiye etmesi, hayatın lezzetini kötümser düşüncelerle kaybetmemesi içindir.

İlave bilgi için tıklayınız:

İyi-kötü, doğru-yanlış, gerçek-hayal nedir? Din, felsefe ve bilim bu olgulara nasıl bakar?

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun