"Bir kimse, yapmak niyeti ile verdiği sözü tutamazsa günahkar olmaz." anlamında bir hadis var mıdır?
- Varsa sözünden caymak nasıl günah olmaz?
Değerli kardeşimiz,
Buharî’nin verdiği bilgiye göre, Hz. Ebu Hureyre Resulullah (asm)’ın şöyle buyurduğunu aktarmıştır:
عن أَبي هريرة ، رضي اللَّه عنه ، أن رسولَ اللَّه صَلّى اللهُ عَلَيْهِ وسَلَّم قال :
« آيَةُ المُنَافِقِ ثَلاثٌ: إِذَا حَدَّثَ كَذَبَ ، وَإِذَا وَعَدَ أَخْلَفَ ، وإِذَا آؤْتُمِنَ خَانَ »
“Münafığın alameti üçtür: Konuştuğu zaman yalan söyler, emin görüldüğü zaman / kendisine bir şey emanet edildiğinde hıyanet eder, söz verdiğinde ise sözünden cayar.” (Buharî, İman, 24; Müslim, İmân 107-108).
Bu hadisi açıklayan İbn Hacer şu bilgilere yer vermiştir: Bu hadiste münafıklığın üç alametinden bahsedilmiştir. Diğer bazı rivayetlerde olduğu gibi, bunların dışında da nifakın alametleri vardır. Burada işin aslı olan bu üç tane zikredilmiş, diğerlerinin de bunlara kıyaslanabileceğine işaret edilmiştir. Çünkü diyanetin aslı söz, fiil ve niyet olarak üç şeydir. Bu hadiste sözlerin fesadı yalan, fiillerin fesadı hıyanet, niyetin fesadı ise caymak olduğu vurgulanmıştır.
Sözden caymanın münafıklık alameti sayılması, söz verirken kişinin içinde verdiği sözün tersine bir niyet taşıması durumuna bağlıdır. Yoksa, bir kimse söz verirken, sözünü yerine getirmekte gönülden samimi olduğu takdirde, daha sonra herhangi bir sebepten ötürü bu sözünü yerine getirmezse münafık sayılmaz.Gazalî de İhya adlı eserinde bu görüşü benimsemiştir.
Taberanî’de geçen uzunca bir hadis rivayetinde yer alan “Söz verirken, içinden bu sözünden cayacağını düşünürse.. münafık olur” anlamına gelen ifadesi de bu tespiti desteklemektedir. (bk. İbn Hacer, ilgili hadisin şerhi)
İbn Hacer’in Ebu Davud ve Tirmizî’nin İbn Erkam’dan naklen rivayet ettiğini bildirdiği “Bir kimse, yerine getirmek niyetiyle verdiği sözü tutamazsa günahkâr olmaz.” mealindeki hadis için (bk. Ebu Davud, Edeb, 82; Tirmizî, İman,14 -Tirmizî bu hadisin garip, zayıf olduğunu belirtmiştir).
Aliyyu’l-Karî’ye göre, bu hadisin ifadesinden şunu anlamak gerekir:
“Bir kimse, yerine getirmek niyetiyle verdiği sözünü bir mazeretten ötürü yerine getiremezse günahkâr olmaz. Şayet kişi, baştan itibaren yerine getirmemek niyetiyle verdiği sözünü bir mazeretten ötürü bile olsa yerine getiremezse yine günahkâr olur. Hadiste, bir kimse, yerine getirmek niyetiyle verdiği sözünü mazeretsiz olarak yerine getirememesi durumunda günahkâr olmayacağına dair açık bir bilgi yoktur. Bu sebeple, bu hadise dayanarak verilen sözü yerine getirmenin vacip olmadığı hükmünü çıkaramayız.” (Avnu’l-Mabud, ilgili hadisin şerhi)
İmama Nevevî’nin bildirdiğine göre, Bir kimsenin başka bir kimseye verdiği sözünü -haram olmadığı sürece- yerine getirmesinin en uygun olacağı hususunda alimlerin ittifakı vardır. Ancak, verilen sözü yerine getirmenin vacip veya mustahap olduğu hususunda alimlerin farklı görüşleri vardır.
İmam Şafii ve İmam Azam’ın da içinde bulunduğu alimlerin büyük çoğunluğuna göre bu sünnettir / müstehaptır. Bu alimlere göre, mazeretsiz olarak yerine getirmeyen kimse şiddetli bir mekruhu işlemiş olur. Sözünden caydığından ötürü günahkâr olmazsa da, söz verdiği kimseye eziyet etme niyetinde olduğu takdirde günahkâr olur. Bu alimlerin dayanağı Hz. Peygamber (a.s.m)’in bir şey söz verdiği zaman, “ümit ediyorum” veya “inşallah” dediğine dair rivayetlerdir. Buna göre, eğer kişi, “inşallah“ demeyip kesin olarak verdiği sözünden, mazeretsiz olarak cayması halinde günahkâr olur. Eğer söz verdiği anda, bundan cayacağını kastederse zaten münafık sıfatına sahip olur. Diğer bir grup alimlere göre ise, verilen sözü yerine getirmek vaciptir, mazeretsiz olarak sözünü yerine getirmeyen kimse günahkâr olur. (bk. Tuhfetu’l-ahvezî, ilgili hadisin şerhi)
* * *
Münafık, içinden kâfir olup, dışından Müslüman görünen kimsedir. Eğer bu görüntü imanda ise, nifâkı küfürdür. İmanda değilse amel bakımından münafıktır. Münafıklık, Kur’an ve Sünnet’te üzerinde çok durulan bir konudur. Biz burada nifâk ve münafıklık konusuna girmeyeceğiz. İlgili bahislerde alâkası miktarınca bu konuya yer verilecektir.
Münafıklık alâmetlerinden biri, emanete hıyanettir. Hıyanet, emanet edilen şeyde, dine, şeriata aykırı şekilde tasarrufta bulunmaktır.
Bu hadiste sayılan üç alâmetten birincisi, yani yalan söylemek, sözün bozuk olmasına; ikincisi yani va’dinden dönmek, niyetin bozukluğuna; üçüncüsü olan hıyanet de fiilin, davranışın bozukluğuna delalet eder.
Bu alâmetler, bazen gerçekten Müslüman olan birinde bulunabilir. O takdirde o kimseyi küfürle veya münafıklıkla mı itham edeceğiz? Halbuki bir Müslümanın kâfir veya münafık olduğuna hükmetmenin câiz olmadığı, hatta bunun haram olduğu konusunda ümmetin icmâı vardır. İmam Nevevî, kendisinde bu nitelikler bulunan Müslümanın münafığa benzediğini ve münafıkların ahlakıyla ahlaklandığı fakat kâfir ya da münafık olmadığını söyler. Resûl-i Ekrem Efendimiz (asm), Müslümanların münafıklık alâmetlerini âdet ve ahlak hâline getirmemelerini ihtar eder ve onları bundan sakındırır.
Buna göre;
- Münafıklık gerçekte kâfirliktir. Münâfık, kâfirden de daha kötü durumdadır.
- Yalan söylemek, vaadinden caymak ve emanete hıyanet etmek münafıklık alâmetidir.
- Dili yalandan korumak, kalbi nifaktan arındırmış olmakla mümkündür.
- Müslüman olduğu hâlde, kendisinde münafıklık alâmeti bulunan kimse, münafığa benzeyen ve onun ahlakıyla ahlaklanan bir kimse olarak nitelendirilir. Böyleleri için kâfir ve münafık hükmü verilmez.
- Müslümanlar, münafıklık alâmeti ve ahlakından uzak durmalıdırlar. (bk. Riyazü’s-Sâlihîn Tercüme ve Şerhi, Peygamberimizden Hayat Ölçüleri, Erkam Yay., H. No: 201, 690 ve 1546)
İlave bilgi için tıklayınız:
- Münafığın alâmetleri ile ilgili hadisin açıklaması...
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- ?Bir kimse, yapmak niyeti ile verdiği sözü tutamazsa günahkar olmaz.? anlamında bir hadis var mıdır? Varsa sözünden caymak nasıl günah olmaz?
- Ticaret hayatında söylenen yalanlar konusunda ne dersiniz?
- "Yaşadığı zamandaki imama biat etmeden ölen kişi, sanki cahiliye ölümüyle ölmüş olur." hadis-i şerifini günümüzde nasıl tatbik edebiliriz?
- Üzerinde münafıklık alameti bulunan kimseler münafık mıdır?
- Münafıklık nedir?
- Münafık alametinden kurtaran dua sahih mi?
- Kim Allah'ı çok hatırlar ve zikrederse nifaktan uzak olur, sözü hadis mi?
- Münafığın alemetini belirten hadisi açıklar mısınız?
- Hangi Müslüman, cihad etmeden ölürse, Ebu Cehil gibi kafir olarak ölmüştür, sözü hadis midir?
- "İftira atan kişi, iftiraya uğrayan kimse affedinceye kadar cehennemde kalır." anlamında bir hadis var mıdır?