Ayetteki besinlerden, gıdalardan maksat nedir?

Tarih: 06.02.2023 - 20:01 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Kuran-ı Kerim’de Fussilet suresinde geçen gıdaların yaratılması ile tam olarak neden bahsedildiği hakkında merfu sahih bir hadis var mı?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Bu konuya özel Hz. Peygamber (asm) Efendimize ait bir hadis rivayeti bulamadık, ancak Abdullah b. Abbas Hazretlerinin ve başka âlimlerin açıklamaları vardır.

İlgili ayetin meali şöyle:

Arz üzerinde sarsılmaz dağlar oturttu, orayı bereketli hale getirdi; gerekli besinlerini orada -bunlara ihtiyacı olan varlıklar için eşit derecede olmak üzere- uygun ölçülerle yarattı. (Bütün bunlar) dört günde oldu. (Fussilet, 41/10)

“Arzın bereketli hâle getirilmesi”, özetle hayatın devamı için gerekli olan hava, su, besin vb. imkânlara elverişli şartların oluşturulmasıdır.

İbn Abbas’a nispet edilen bir yorumda buradaki bereket, “nehirlerin açılması, dağların, ağaçların, meyvelerin yaratılması, çeşitli hayvan türlerinin geliştirilmesi, yaşayanların ihtiyaç duyduğu bütün imkânların oluşturulması” şeklinde açıklanmıştır. (Razi, Mefatih, ilgili ayetin tefsiri)

Esasen ayetin devamı da bu anlamı vermektedir.

Bir yoruma göre ayetteki besinlerden maksat, arz üzerindeki dağlar, nehirler, ağaçlar, kayalar, madenler gibi arzın yararlı oluşunu sağlayan değerli şeyler; diğer bir yoruma göre de özellikle insanlar için gerekli olan gıdalardır. Ayet metninde besinlerin arza izafe edilmesinin sebebi ise bunların arzda bulunması, oradan elde edilmesidir. (İbn Atıyye, ilgili ayetin tefsiri)

Şevkani’ye dayanarak (bk. ilgili ayetin tefsiri) “bunlara ihtiyacı olan varlıklar” diye çevirdiğimiz sâilîn kelimesi, varlığını sürdürmek için besin vb. maddelere muhtaç olan yer yüzü varlıkları; “eşit derecede” diye çevirdiğimiz sevâen kelimesi ise “eksiksiz fazlasız, tam yeteri kadar, her varlığın ihtiyacı ölçüsünde” şeklinde açıklanmıştır.

Bir yoruma göre sevâen kelimesi “dört gün”ün sıfatıdır. Buna göre ayetin ilgili kısmı “tamı tamına dört gün” anlamına gelir. (Taberî, İbn Aşur, ilgili ayetin tefsiri)

“Uygun ölçülerle yarattı” diye çevirdiğimiz kaddere fiilinin asıl anlamı “ölçme, takdir etme”dir; tefsirlerde bu bağlamda “belirledi, yarattı, elverişli hâle getirdi” gibi değişik şekillerde açıklanmıştır.

Taberi’nin de bu açıklamaları aktardıktan sonra belirttiği gibi ayet, Allah Teâlâ’nın, bütün yeryüzü varlıklarına ihtiyaçları olan her konudaki ihsanlarını içine alacak şekilde geniş kapsamlıdır. O, her varlığa yarayışlı olan besinleri lütfetmiş; bir ülkede vermediğini başka ülkede, karada vermediğini denizde vermiştir.

Bütün bu hikmetli, anlamlı ve amaçlı işler, ancak üstün bir kudretin varlığına ve birliğine delalet eder; o var olduğu, bir olduğu içindir ki bu varlıklar, bu hayat ve bu hikmetli düzen vardır.

Allah’ın, bütün yarattıklarının ihtiyacını karşılayacak ölçülerde var ettiği nesneleri, bazı fert ve grupların tekellerine almaları veya israf ve zayi etmeleri, diğerlerinin haklarına tecavüzdür. Bu sebeple israf ve ihtikâr yasaklanmış, infak emredilmiştir.

Tefsirlerde ayetteki “dört devir”in, 9. ayette geçen iki devri de kapsadığına dikkat çekilir. Bu sebeple ilgili bölümü, (Bütün bunlar) dört devirde oldu.” şeklinde çevirmeyi uygun bulduk. Sonuçta yer dört günde, gökler de iki günde olmak üzere hepsi altı günde (devirde) yaratılmış olmaktadır. (bk. Kur'an Yolu, ilgili ayetin tefsiri)

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 100+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun