Aramızda beş yaş var, evlensem mi evlenmesem mi?

- Benden 5 yaş büyük olan bir hanımefendi ile duygusal bir bağ kurduk. Farklı kültürlerden geliyoruz ve evlilik düşüncemiz var, ancak şu an için hazır değiliz. İkimiz de bu durumdan rahatsızız ve konuşmalarımızı sınırlamaya çalışıyoruz. Hizmetlerimi bırakmak veya uzaklaşmak istemiyorum, ancak bağlarımızı koparamıyoruz.
- Aramızdaki 5 yaş farkı bize ileride sorunlara sebep olacak da, biz şu an kör adımlar atıyor olabilir miyiz?
- Aramızdaki kültürel ve dil farklılığı ilerideki ailemizin saadetini bozabilir mi?
- Haram temeller üzerine inşa edeceğimiz evlilikten hayır gelmeyecek mi diye ağlıyoruz?
- Onunla şu an iletişimimi ne seviyede tutabilirim? Onunla konuşmaya devam etmek istiyorum. Ona aşığım ve ondan ayrı kalma düşüncesinde kalbim çok inciniyor.
- Medresemden ayrılmak istemiyorum. Evlilik yeni sorumluluklar ve pek çok yeni şey demek. Bunlara maddi olarak hazır değilim, ailem her şeyi karşılayamaz ve neticesinde çalışmam gerekiyor. Bu içimi yiyor... Lütfen ne tavsiye edersiniz?

Değerli kardeşimiz,

Baştan şunu ifade etmemiz gerekir:

Evlenmeye karar verirseniz, bunun zamanını netleştirin, karar verdiğiniz zamana kadar da bir daha görüşmeyin. Çünkü artık bundan sonra sünnet olan görüşme değil, nefsani ve şeytani görüşmeler olur.

Bu kısa bilgiden sonra detaya gelince:

- Öncelikle sizi anlıyoruz. Gerçekten kalbinizin ısındığı, karşılıklı sevginin var olduğu bir ilişki içindesiniz. Eş adayı ile birbirinize aşık olduğunuzu da sözlerinizden anlaşılıyor. Ama aynı zamanda içinizde, daha şimdiden, yaş, dil, kültür farkı ve erken olmasından dolayı evlilik huzurunuz için ciddi tereddütlerinizin olduğunu da anlıyoruz.

Bu iki durumun, sizi çıkmaza ve çaresizliğe attığını, kalbinizi tatmin edecek bir karar veremediğinizi de anlıyoruz.

Burada evlilik uzmanlarının görüşleri çerçevesinde size tavsiyelerde bulunacağız. Ancak ne sizi ne de diğer kişiyi tanımadığımız için, bizim sözlerimiz aklınıza sadece kapı açmalı, sizin için bağlayıcı ve kesin olmamalıdır.

Evlilik huzuru için denklik kadar uyum da önemlidir. Kültürel uyum, yaş uyumu, eğitim, ekonomik vb. de olmalıdır. Birbirine kalbi ısınan iki insan, hormonların da etkisiyle ilk başlarda bu durumun getireceği zorlukları kavrayamayabilirler, hatta çok önemsemeyebilirler. Çünkü evlilikte, kalplerin birbirine sıcak olmasının her türlü zorluğu aşacağını düşünürler. Oysaki daha nişanlılık sürecinden başlayarak bu uyumsuzluk kırgınlıklara, yanlış anlaşılmalara, düşünce ve duyguda farklılıklara neden olur.

- Evlilik uzmanları, evlilikte yaş farkı olacaksa, erkeğin birkaç yaş daha büyük olmasını tavsiye etmektedirler. Çünkü kadınlar erkeklere göre, erken olgunlaştıklarından, erkeğin olgunluk açısından ona denk olabilmesi için biraz büyük olması gerekir. Ayrıca erkek, ailesinin idarecisi, Kurani kavramla ifade edersek, kavvamı olması, onun yaşça da daha büyük olmasını gerekli kılmaktadır.

Yapılan araştırmalarda aşkın röntgeni çekilmiş ve birbirine aşık olan kişilerin gerçekten beyin kimyalarının bir diğeri hakkında gerçekçi görmediğini ortaya koymuştur. Onun için birbirinizi şu anda tam tanıdığınızdan emin olmanız için biraz zaman geçmesi gerekir.

Ortak dil de en az diğer etkenler kadar evlilik huzuru için önemlidir. Çünkü evlilikte yaşanan sorunların temelinde yanlış anlaşılmalar, anlaşılmamalar ve duygu, düşüncelerin tam olarak ifade edilmeyişi yatar. Normalde bu sıkıntılar yaşanırken, yabancı dille iletişim kuranlarda bu sorunlar katlanarak devam eder. Çünkü insan bir yabancı dili çok mükemmel de konuşsa, duygu ve düşüncelerini ana dili kadar iyi dile getiremez.

Ayrıca her kültürün kavramlara yüklediği anlam genel olarak aynı olsa da yan anlamları aynı değildir. Mesela “gurbet” kelimesini bir Türk’te çağrıştırdığı anlamları, onun İngilizcesinden çağrıştırmaz.

Bu ve benzeri nedenlerden dolayı ana dili dışında konuşarak tam bir anlayış sağlamak zordur.

- Sırf uygun düşündüğümüz yaştan erken tanıştık diye her şeyi bozmalı ve tövbe edip geleceğe doğru ayrılmalı mıyız?

Evlilik, uzun bir yol arkadaşlığıdır. Eğer, bu yolculukta uyumsuzluk varsa, erkene alınmışlık varsa, denklik sorunu varsa, huzur da sükûn da olması zordur. Şimdi ayrılmanız ne kadar zorsa gelecek de çocuk da olduktan sonra ayrılmak daha da zordur ve sizlerde travma oluşturabilir.

- Siz, İslami şuura sahip birisiniz. Helal ve haram çizgisini de çok iyi bildiğinizi düşünüyoruz. Allah Teâlâ özellikle büyük günahları haram kılarken “onlara yaklaşmayın”, “onlardan uzak durun” buyurmuştur. Yaklaşmamak da ancak araya mesafe koymakla olur. Yusuf suresi 24. ayette Yusuf aleyhisselam "günaha girmekten ancak Allah korudu" diyerek bu yolun nereye varacağı konusunda mümin erkekleri uyarır.

“Kadın ona gerçekten niyeti kurmuştu. Rabbinin delilini görmüş olmasaydı, Yusuf da ona kapılıp gidecekti. Kötülüğü ve fuhşu böylece ondan uzaklaştırdık. Çünkü o ihlasa erdirilmiş kullarımızdandı.” (bk. Yusuf, 12/24)

Bununla beraber, iki aşık gibi konuşmaya devam ederseniz, dönüşü imkânsız bir durumla karşı karşıya kalabilirsiniz. Çünkü hormonların da etkisi ile bir an gelir ki, gerçekten aklınız da imanınız da duygularınıza hâkim olmayabilir. Gazetelerin üçüncü sayfaları ve TV gün içi programları benzer yollardan geçip de felaketi yaşayanların hikayeleri ile doludur.

- Evlilik elbette ki güzel bir şeydir. Ancak maddi ve manevi sorumlulukları ve yükü vardır. Bunları rahatlıkla sağlayamazsanız, o ev cennetten bir yuva olmaktan çıkar.

Bundan dolayı, size tavsiyemiz, hizmetinizde kalıp kalmamanızdan da öte, evlilik için evi geçindirecek ekonomik özgürlüğe sahip değilseniz, o evlilik dinen de caiz değil. Ayrıca sizi çok erken yaşlarda bunaltabilir.

Size tavsiyemiz sabırlı olup, Allah’tan dayanma gücü isteyin. İleride olgun bir yaşa geldiğinizde, aile geçindirecek kadar maddi imkâna sahip olduktan sonra evlenin.

Allah yâr ve yardımcınız olsun.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet