Seferilikte vatan-ı ikamet ve vatan-ı asli konusunu izah eder misiniz? Ailemiz yanımızda olmadan uzak bir şehirde üniversite okurken arkadaşlarla bir evde kalsak, burası bizim için vatan-ı asli mi yoksa vatan-ı ikamet mi olur?..

Tarih: 06.02.2007 - 21:46 | Güncelleme:

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Öğrencilik süresince kaldığınız yer vatan-ı ikamettir.

VATAN-I ASLÎ

Kişinin asıl memleketi, insanın doğup büyüdüğü veya evlendiği ya da devamlı olarak kalmak için yerleştiği yer. Vatan-ı aslîye; vatan-ı ehlî, vatan-ı karar ve vatan-ı fıtrat da denilmektedir.

Kendi aslî vatanında olan bir kimseye mukîm denilir. Bu kimse için yolcuya tanınan kolaylıklardan hiç birisi tanınmaz. Mukîm, namazını tam kılar, orucunu tutar, kendisine cuma namazı farz, bayram namazı ve kurban namazı vaciptir.

Vatan-ı asli, ancak başka bir vatan-ı aslî ile bozulur. Yani kişinin başka bir memlekete yerleşmesiyle onun vatan-ı aslîsi değişmiş olur. Meselâ; bir kimse doğup büyüdüğü yerden çıkar ve başka bir memlekete yerleşir de ömrünü bu yeni yerleştiği yerde geçirmeye niyet ederse, artık yeni yerleştiği yer onun vatan-ı aslîsi olmuş olur. Eski memleketi ise onun için vatan-ı aslî olmaktan çıkar. Dolayısıyla böyle birisi eski memleketine geçici olarak gider de orada on beş günden daha az kalırsa, orada misâfirdir. Misâfire ait olan kolaylıklardan yararlanır.

Temelli değil de iş icabı veya tayin dolayısıyla başka bir memlekette yaşayan, fakat orada yerleşip kalmak arzusunda olmayan kişi, sonunda asıl memleketine dönmek niyetinde ise, kendi asıl memleketi onun vatan-ı aslîsi olmaya devam eder. (İbn Abidn, Reddü'l-Muhtar Mısır 1966, II /131, 132; Ö. Nasuhi Bilmen, Büyük İslâm Büyük İslâm İlmihali, s.231. Ayrıca bk. Seferilik, mad).

ATAN-I İKÂMET

Bir kimsenin kendi esas memleketinden ayrı olarak, on beş gün veya daha fazla kalmaya niyet ettiği yer. Vatan-i ikâmete; vatan-ı müstear ve vatan-ı hâdis de denilir. Meselâ, Ankaralı birisi İstanbul'a gider ve orada en az on beş gün veya daha fazla kalmaya niyetlenirse, İstanbul bu kişi için "vatan-ı ikâmet" olmuş olur.

Dinî görevleri yapma konusunda vatan-ı İkâmet ile vatan-ı aslî arasında fark yoktur. Yani vatan-ı ikâmette olan kişi de misafire ait olan dinî kolaylıklardan yararlanamaz.

Vatan-ı ikâmet, başka bir vatan-ı ikâmetle veya bir vatan-ı aslî ile bozulur. Dolayısıyla; bir memlekette on beş günden fazla kalan bir kimse, kendi memleketine veya yine on beş günden daha fazla kalacağı bir yere gitse ya da kısa da olsa bir yolculuğa çıksa onun eski vatan-ı ikâmeti değişmiş olur. Bu durumda olan kişi o eski vatan-ı ikâmetine tekrar döner de orada on beş günden daha az kalırsa misafirdir. Dinin misafire tanıdığı kolaylıklardan yararlanır. (İbn Abidin, Reddü'l-Muhtar, II /132; Ö. Nasûhi Bilmen, Büyük İslâm İlmihali, 231, 232; ayrıca bk. Mukîm mad.)

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun