Savaşla ilgili ayetlerin, sabretmekle ilgili ayetleri hükümsüz kıldığı doğru mudur?

Tarih: 04.02.2006 - 00:00 | Güncelleme:

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Tevbe suresi, en son nazil olan surelerdendir. Bu surede savaşla ilgili pek çok ayetler vardır. Mesela:

"Müşrikler sizinle toptan savaştıkları gibi, siz de onlarla toptan savaşın."(Tevbe, 9/36)
"Haram aylar çıktığında, müşrikleri bulduğunuz yerde öldürün. Onları yakalayın, onları hapsedin. Onları her gözetleme yerinde bekleyin. Eğer tövbe eder, namazı dosdoğru kılar, zekâtı verirlerse, onları serbest bırakın. Çünkü Allah, Gafur'dur, Rahimdir."(Tevbe, 9/5)

Bu iki ayet, "kıtal ayeti" veya "seyf ayeti" diye meşhurdur. Bir kısım tefsirlerde ve Kur'an meallerinde, Mekke döneminde sabrı, affı tavsiye eden ayetlerin izahında, "kıtal ayetleriyle mensuhtur", yani, savaşı emreden üstteki ayetler indikten sonra, bu ayetin hükmü lağvedilmiş, yürürlükten kaldırılmıştır, derler. Halbuki, mensuh olduğunu söyledikleri ayetler bir merhaleyi, kıtal ayetleri ise, bir başka merhaleyi gösterir. Durum şundan ibarettir:

Cenab-ı Hak, Müslümanlar zayıf ve az olduklarında sabrı, kuvvetli olduklarında ise, savaşı emretmiştir. Bu ayetlerde, bir nesih (eski hükmü ortadan kaldırma) söz konusu değildir.

Nesih, artık uygulanması caiz olmayacak şekilde hükmün ortadan kaldırılmasıdır. Yoksa, belli bir sebepten dolayı emredilen bir meselede, başka bir sebeple yeni bir hükme geçilmesi, nesih değildir.(1)

Müslümanların za'fa düştükleri hâllerde, ezaya sabrı, affı emreden ayetler yine yürürlüktedir. Bunu, şöyle bir örnekle daha iyi anlayabiliriz:

Otobüste seyahat ederken, çocuğumuza "Sakın şoförle konuşma!" desek, seyahat bitiminde de "Artık onunla konuş." diye söylesek, ikinci sözümüz birincinin hükmünü nesh etmez. Çünkü, iki farklı durum söz konusudur. Seyahat esnasında şoförle konuşmak, kazaya sebebiyet verebileceğinden, onunla konuşmamak muvafıktır. Seyahat bittiğinde ise, böyle bir mahzur söz konusu olmadığından, rahatlıkla onunla konuşulabilir. Yeni bir seyahate çıkıldığında ise, birici sözümüz yine aynen geçerlidir.

Kaynaklar:

1. bk. Süyuti, II, 703-704; Kur'an İlimlerine Giriş, Ensar Yay. İst., 1983, s., 103-104; Rıza, X, 199; Mahmud Şeltüt, El-Kur'an'u ve'l-Kıtal, Daru'l Feth, Beyrut, 1983, s., 85-88; Zeydan, Şeriatu‘l-İslamiyye ve'l-Kanunu'd-Düveliyyi'l-Àmm, Müessesetü Risale, Beyrut, 1988, s., 60.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Kategori:
Okunma sayısı : 10.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun