Şafii mezhebine göre istihazenin (özür kanamasının) hükmü nedir?

Tarih: 31.08.2006 - 21:04 | Güncelleme:

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Böyle bir durumda olan kadın abdestini alır, her türlü ibadetini yapar helallisine (eşine) yaklaşabilir. (İânetu't-Talibin, 1171)

Böyle bir kadın özürlüler hükmüne göre hareket eder.

İmam Şafiî'ye göre, özürlünün her namaz için abdest alması gerekir, onun abdesti, kıldığı namazı bitirince son bulmuş olur.

İstihaze  Kanı:

Bu, hastalık kanıdır. Rahmin en altında olan bir damardan çıkar. Bu damara azil denir. Bu kan aktığı zaman abdest bozulur, fakat guslü gerektirmez. Namaz ve orucu bırakmayı da gerektirmez.

Bu bakımdan istihaze kanı gören bir kadın, kanı yıkamalı ve kanın aktığı yeri bağlayıp her farz namaz için abdest alarak namaz kılmalıdır.

Hz. Peygamber (asm), istihaze kanı gören Fatıma binti Ebî Hubeys'e şöyle demiştir:

“Hayız kanı siyah bir kandır. Bu kanı gördüğünde namazdan uzak dur. Diğer kan ise hastalık kanıdır; bu kan geldiği zaman abdest al ve namazını kıl.” (Ebu Dâvud, 286 ve başka muhaddisler)

Fatıma binti Ebî Hubeys, Hz. Peygamber (asm)'e gelip,

 "Ey Allah'ın Rasûlü, ben devamlı istihaze kanı görüyorum, namazı terkedeyim mi?" deyince Hz. Peygamber (asm) şöyle dedi:

“Hayır terk etme, o hayız kanı değil sadece hastalık kanıdır. Hayız gördüğün zaman namazı terket, kesildiği zaman da onun vaktini takdir et, sonra da kanı yıka ve namazını kıl.”(Buharî, 236; Müslim, 333, Hz. Aişe'den)

(bk. Dr. Mustafa el-Hin, Dr. Mustafa el-Buğa,  Ali eş-Şerbeci, Büyük Şafii Fıkhı)

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun