Saç biti gibi insana zararı dokunan bazı böceklerin ve insanı rahatsız eden parazitlerin yaratılmasında ne hikmet vardır?
Değerli kardeşimiz,
Varlıkların yaratılışlarının pek çok sebepleri ve hikmetleri vardır. Bu sebeplerin neler olduğunu tespit etmek, öncelikle bilimin görevidir. Bilimsel çalışmalarda bir varlığın ne işe yaradığını, ne gibi faydalarının veya zararlarının bulunduğunu belirlemek, çok kolay bir olay değildir. Genellikle bunların çoğu, tabir caiz ise, el yordamıyla bulunur ve anlaşılır.
Biz, varlıkları genellikle bize olan faydaları ve zararları yönünden inceleriz. Onlara hep bu açıdan bakarız. Bize doğrudan görünür bir faydası veya zararı yoksa, genellikle onu faydasız telakki ederiz.
Gerçekten öyle midir? Yani her bir varlık sadece bizim için mi yaratılmıştır? Eğer ölçü böyle olursa, kâinatta gözle görünen ve görünmeyen o kadar çok canlı var ki, bunların büyük bir kısmının ne işe yaradığını bilmiyoruz. Bildiklerimiz de çok sınırlıdır. Çoğu varlık hakkında bildiklerimiz birkaç maddeden ileriye geçmiyor. Acaba gerçekten o varlığın hakiki yaratılış gayesi sadece bizim bilebildiğimiz birkaç maddeden mi ibarettir?
O zaman varlıkların ve özellikle canlıların yaratılış gayelerine göz atmamız gerekiyor. Bunları yaratan Allah’tır. O’nun bu konuda ne bildirdiğine bakmalıyız.
Ayet ve hadislere dayanılarak bu konuda yapılan yorum ve değerlendirmelerden anladığımız şudur ki; Cenab-ı Hak mahlûkatı, hem kendi sanat eserlerini müşahede etmek hem de bu sanat eserlerini, insan ve melekler başta olmak üzere, diğer şuur sahibi canlılara göstermek için yaratmıştır. Yani, canlılar varlıklarıyla Allah’ın isimlerine birer ayna oluyorlar. O’nun isimlerini aksettiriyorlar. Onları da başta Cenab-ı Hak kendisi müşahede ediyor. Tabiri caiz ise, o varlığın bizim menfaat ve zararımıza bakan yönü bir ise, Allah’a bakan yönü, Allah’ın isimleri sayısınca, yani binlerdir.
Varlıkların bize bakan cihetiyle iki yönü vardır. Bunlar ya doğrudan güzeldir. Elma gibi, armut gibi, gül gibi. Ya da sonuçları itibariyle güzeldir. Mesela gübre neticesi itibariyle güzeldir. Yılan da Cenab-ı Hakk’ın çok güzel bir sanatıdır. Bize bakan yönüyle çirkin ve zararlı görünmekle beraber, yaptığı vazife itibariyle dolaylı güzelliği vardır. Onun kaldırıldığı ortamlarda, farelerden bizar olanlar ve bunun zehirinden yapılan serumu bilenler bu güzelliği daha iyi takdir etmektedirler.
Varlıkların bize bakan bir başka yönü de, verdikleri zararlar sebebiyle onlar hakkında araştırma yapmak mecburiyetinde kalışımızdır. Böylece bir taraftan bizi araştırmaya teşvik ederken, diğer taraftan, bazen yapılan araştırma, onunla hiç ilgisi olmayan bir başka hususun da ortaya çıkmasına sebep oluyor. Neticede hem ilmimiz artıyor ve hem de Cenab-ı Hakk’ın istifademize sunduğu ve bizim için bilinmeyen bir konu aydınlığa kavuşuyor.
Sonuç itibariyle, Allah’ın yarattığı varlıklar, evvel emirde Allah'ın isimlerine bir ayna olduğu için, onları müşahede ediyor ve hem de diğer şuur sahiplerinin görmelerini, tefekkür ve mütalaa etmelerini istiyor.
Canlı ve cansız varlıkların yaratılışında bizim istifademize bakan yönü bir ise, Allah’a bakan ciheti binlerdir. Yani, her bir varlığın yaratılışında Allah’ın isimleri adedince hikmet ve maslahatlar vardır. Cenab-ı Hak bu hikmet ve maslahatları bulmamızı ve onları insanlığın istifadesine sunmamızı ve O’nun eserlerindeki hikmet ve sanatı görmemizi ve göstermemizi istiyor.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Hikmetsiz gibi görünen şeylere nasıl bakmalıyız?
- Ters dönen bir böceğin kendisini doğrultamayarak ölmesi, kusurlu bir yaratılışın sonucu değil midir?
- Boş gezegenler israf değil mi?
- Yirmi Altıncı Söz Dördüncü Mebhasın sonundaki, "Elhasıl" kısmını açar mısınız?
- "İ’lem eyyühe’l-aziz! Gerek vücutta, gerek rızıkta ifrat derecesinde mebzuliyet vardır. Bu ise, hikmetten uzak, abesiyete yakın görünür. Evet, eğer yaratılan şey bir gaye için yaratılıyorsa..." İzah eder misiniz? Yaratılıştaki çokluk, israf değil mi?
- Allah sonsuz kainatı neden yaratmıştır?
- "Hayatın iki yüzü de şeffaf, kirsiz olduğundan, esbab-ı zâhiriye ondaki tasarrufât-ı kudret-i Rabbâniyeye perde edilmemiştir." Bu cümleyi açıklar mısınız?
- Birinci, İkinci ve Üçüncü vecihte, insanın musibet ve hastalıklara şikayet etmeye hakkının olmadığı beyan ediliyor. Buraları izah eder misiniz?
- "Cemîl-i Zülcelâlin bütün isimleri, "Esmâü’l-Hüsnâ" tabir-i Samedânîsiyle gösteriyor ki, güzeldirler." Kahhar gibi Celalî isimlerin güzelliğini nasıl anlayabiliriz?
- "Haşirde bütün insanları diriltmesi bir nefsin ihyâsı derecesinde kolaydır. Çünkü vücut tabakalarından kuvvetli bir nev’in bir tırnağı, hafif bir tabakanın bir dağını eline alır, çevirir..." Bu bölümü izah eder misiniz?