Peygamber Muhammed her yerde hazır ve nazır mı?

- Hazır ve nazır ifadesi, Peygamber Muhammed (s.a.v.)'in kabrinde hayatta olduğu ve ümmetinin eylemlerini görebildiği ve Allah Teala'nın peygamber Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem'e istediği yere gitme yeteneği verdiği anlamına gelir. Bu doğru mu?
 - Daru’l-ifta Mısır web sitesinde gördüğüm ve bunun doğru olduğunu söylüyorlar ve imam Celaleddin Suyuti rahmetullahi aleyhin bu konudaki görüşlerinden bahsediyorlar, Ve lebbeyk ya Resulallah demeye izin verilir mi?
- Bu, ey peygamber biz varız anlamına geliyor. Bulunduğum ülkede siyasi bir slogan haline geliyor. Öyleyse Lebbeyk ya Resulallah demek caiz olur mu?
- Peygamber Muhammed bizi görebilir ve istediği yere gidebilir mi?

Değerli kardeşimiz,

Hz. Muhammed (asm) dâhil hiçbir peygamber, hiçbir evliya “her yerde hazır ve nâzır” olamaz. Bunlar Allah’ın sıfatlardır. Manası şudur: Allah zaman ve mekândan münezzehtir, fakat ilim ve kudretiyle her yerde bulunur, her şeyi görür, bilir, istediği her şeyi yapabilir.

Allah’ın izni ve yardımı olmadan diğer insanlar gibi Hz. Muhammed (asm) Efendimiz de ilim ve kudretiyle her yerde hazır ve nazır değildir. Onun böyle bir nezareti ve kudreti, ancak Allah’ın nezareti altında, kudretinin gölgesinde tahakkuk edebilir.

- Bir hadiste Peygamberimiz (asm) şöyle buyurmuştur:

“Nerede olursanız olun, bana salavat getirin, şunu bilin ki sizin getirdiğiniz salavatınız bana ulaşır.” (bk. Ebu Davud, Menasik, 100) 

Bu sahih hadis-i şerifte ifade edilen husus, Hz. Muhammed’in (asm) Allah’ın izni ve yardımı olmadan her zaman istediği anda gelen salavatı alacağını düşünmek yanlıştır. Bilakis, ifade ettiğimiz üzere, bu selam ve salavatı Allah’ın izni ve yardımı sayesinde alır.

- Diğer bir rivayete göre Efendimiz (asm) özetle şöyle buyurdu:

“En faziletli gününüz cuma gündür… Onun için o gün bana çok salavat getirin. Şüphesiz sizin salavatınız bana arz edilir.” (Ebu Davud, Salat, 207; Nesaî, cuma 5, 45) 

Burada zikredilen “bana arz edilir.” ifadesi şarihler tarafından “Melekler ona getirip ulaştırırlar.” şeklinde yorumlanmıştır. (bk. Avnu’l-Mabud,3/260).

Ancak bu ifadeyi “bana doğrudan vasıtasız arz edilir” şeklinde anlamakta da ne dinen ne de ilmen ve ne de aklen bir sakıncası yoktur. Zaten meleklerin ulaştırmasını yaratan da Allah’tır. Allah dilerse vasıtalı, dilerse de vasıtasız olarak ulaştırır, ama her hâlükârda ulaştıran yine Allah’tır.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet