Bir hadisi, anlamda değiştirmeden farklı lafızla kullanabilir miyiz?

Tarih: 14.07.2009 - 00:00 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Öğrendiğimiz bir hadisi başka birine söylerken, anlamda değişiklik yapmamakla beraber farklı lafızlar kullanırsak, mesul olur muyuz?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Öğrendiğiniz bir hadisi, anlamını bozmadan farklı lafızlarla başkalarına nakledebilirsiniz; bunda bir sakınca yoktur.

Hadislerin rivâyet keyfiyeti konusunda iki tür rivâyet şekli bulunmaktadır. Biri, hadislerin kelimesi kelimesine (lafzen) rivayeti; diğeri de mana ile rivâyetidir.

Hadislerin lafzen rivâyeti esas ise de; gerek sahâbe ve gerekse daha sonraki hadis ravilerinin bir çoğu, hadisleri mana ile rivayet etmişlerdir. Hasan el-Basrî'ye; "Dün rivâyet ettiğin hadisin lafızlarını bu gün değiştiriyorsun." diye itiraz edilince, "Manada isabet etmişsem, bunda bir beis yoktur." cevabını vermiştir. (Hatib el-Bağdadî, el-Kifaye fi İlmi'r-Rivâye, Medine t.y., s. 207).

Hadis kaynaklarında, anlatılan olayın aynı olmasına rağmen, bir kıssanın değişik lafızlarla ve bir çok hadisin de kelimesi kelimesine rivâyet edilmiş olduğunu görmekteyiz. Dikkat edilirse, lafzen rivâyet edilen hadislerin çoğu zaman kısa metinli; manen rivâyet edilen hadisler de genellikle uzun metinli hadisler olduğu görülür.

Değişik lafızlarla (manen) rivâyet, hadisin bir kaç lafzında ve çoğu kere müterâdif lafızlarda meydana gelmekte; hadisin tüm lafızlarında vuku bulmamaktadır. Bütün bunlar ciddi araştırmalar neticesi sabit olmuş gerçeklerdir.

Hadislerin mana ile rivayet edilmesine ayrıca Rasûlüllah (s.a.s) ruhsat vermişlerdir:

"Haramı helal, helali haram kılmadıkça, manada isabet ettiğiniz takdirde, mana ile rivâyet etmenizde bir sakınca yoktur." (Hatîb el-Bağdadî, el-Kifâye fi İlmi'r-Rivâye, Medine t.y., s. 199-200).

Bu konuda hadîs, fıkıh ve usul alimleri ihtilaf etmişlerdir. Bir kısım âlimler hadislerin mana ile rivâyet edilmesine cevaz verirken, bazıları da bunun caiz olmadığını söylemişlerdir. 

Mana ile hadislerin rivâyet edilmesine cevaz verenler de bazı şartlar koşmuşlardır. 

Buna göre ravinin, lafızların mana ve maksatlarını ve bu manaları bozacak halleri iyi bilen birisi olması gerekir. İmam Şafiî bu konuda şöyle demektedir:

"Sahabenin bazısı Rasûlüllah'ın yanında Kur'an lafızlarında ihtilaf etmişlerdir. Yalnız manada herhangi bir ayrılık yoktu. Allah Rasûlü onlara 'İşte böyle; Kur'ân yedi harf üzere indirildi. Ondan kolayınıza geleni okuyun.' buyurdular. Allah'ın kitabı hakkında onu yedi harfle okuma imkânı olunca, onun dışındaki hadislerin mana ile rivâyetinde her hangi bir mahzûr olmaması gerekir." (Şâfiî, er-Risâle, thk: Ahmed Muhammed Şakir, Beyrut t.y., s. 273, 4).

Nitekim hadislerin manâ ile rivâyet edilmesi de İslâm'a hiç bir zarar getirmemiştir. Bunun aksini iddia etmek, ilmî hakikatlerle bağdaşmaz. (Sabahattin YILDIRIM, Ş. İslam Ans.)

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Kategori:
Okunma sayısı : 1.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun