Ebu Leheb’e neden beddua ediyoruz?

Tarih: 14.02.2025 - 15:15 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Kuran-ı kerim bir yol gösterici bir öğüt kitabı ancak şunu anlayamıyorum; Yıllar öncesinde yaşamış bir adama (Ebu Leheb) biz neden beddua ediyoruz (Tebbet suresi) yani dediğim gibi bir yol gösterici olan bu kitabın böyle bir şey içermesi kafamı karıştırıyor?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Dediğin gibi bir yol gösterici olan Kuran, Tebbet suresini de hidayet yolunu göstermek için indirilmiştir. Hidayet yolunun temel esası ise, Kuran’ın Allah’ın sözü olduğunu ispat etmeye yöneliktir. Ebu Lehep olayı Kuran’ın Allah’ın kelamı olduğunu gösteren delillerin başında gelir.

Bu hiçbir kelimesinde insanların Ebu Lehep için beddua etmelerini telkin eden bir tek işaret yoktur.

Tebbet Suresinin Kuran’da Yer Almasının Hikmeti

Tebbet Suresi: 1-5 ayetlerin mealleri:

“Ebu Leheb’in elleri kurusun, kurudu da… Ne malı ne de kazandığı ona fayda vermedi. O, alevli bir ateşe girecektir. Karısı da odun hamalı olarak onunla beraber girecektir. Boynunda da hurma lifinden bir ip olacaktır.”

Tebbet suresi, Ebu Leheb ve eşinin küfür üzere öleceğini haber vermektedir. Ve bu haber verildiği gibi de çıkmıştır.

Hâlbuki, Ebu Leheb, Tebbet suresi indikten yaklaşık on yıl sonra ölmüştür. Yani Tebbet suresinin ayetleri, Ebu Leheb hasta yatağında ölümü beklerken gelmemiş, bilakis on yıl sonraki akıbetini bildirmiştir. Bir beşer olarak Hz. Muhammed’in (asm) bunu bilmesi elbette mümkün değildir.

Keza, İslam’ın başlangıcında İslam’ın birçok düşmanları vardı ki, zamanın geçmesiyle her biri teker teker İslam’a girmiş ve Peygamberimize (asm) biat etmiştir. Hatta bunların içinde Müslümanlarla savaşan Hz. Halid bin Velid, Hz. Ebu Süfyan, Hz. Amr b. As gibi zatlar da vardır. Hatta bunların içinde Hz. Hamza’yı şehit eden Hz. Vahşi ve Hz. Hamza’nın kalbini söken Hz. Hind de bulunuyordu.

Bu kişiler gibi Ebu Leheb’in ve eşinin de tövbe etmesi mümkündü ve son derece de doğaldı. Ancak Kuran’ın lisanıyla, onların tövbe etmeyeceği ve kâfir olarak öleceği ilan edildi. Acaba Hz. Muhammed (asm) Allah’ın peygamberi ve Kuran da Allah’ın kitabı değilse, Ebu Leheb’in ve eşinin kâfir olarak öleceği nasıl bilindi?

Bununla beraber, insanların en akıllısı, en zekisi, en şereflisi, onuruna en düşkünü olduğu dost-düşman insanların büyük çoğunluğu tarafından kabul edilen Hz. Muhammed (asm) gibi bir insanın durup dururken sonucunu kesin olarak bilmediği böyle bir haberi seslendirip kendini riske atması mümkün mü?

Ebu Leheb ve hanımı yalandan da olsa “biz iman ettik” deseler idi, İslam davası âdeta doğmadan ölüme mahkûm olurdu.

Demek ki bu haberi veren, yalandan da olsa onların “iman ettik” demelerine izin vermeyeceğini bilen ve işin akıbetini elinde tutan Allah’tır.

Zerre kadar aklı olan, bu haberin kaynağı her şeyi bilen her şeye gücü yeten her dediğini yapabilen Allah’tan başkası olmadığını tasdik eder.

Bu yönüyle Tebbet suresi, Kuran’ın Allah’ın kelamı, Hz. Muhammedîn (asm) ise Allah’ın elçisi olduğunu tasdik eden ilahi bir mühür ve silinmez bir ıslak imzadır.

Bu imzayı her gün göstermek ve ilan etmek ne kadar yerinde ve hikmetli olduğunu aklı başında olan herkesin anlayacağı düşünülür.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun