Fen derslerinde Allah’tan bahsedilmesi bilimsel metoda aykırı mıdır?

Tarih: 28.04.2020 - 13:12 | Güncelleme:

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Bazıları, fen derslerinde Allah’tan bahsedilmesinin bilimsel metoda aykırı olduğunu söyler. Hâlbuki durum tam tersidir. Çünkü fiil failine, eser ustasına, sanat sanatkârına nisbet edilir. Edebiyat dersinde İstiklal Marşı anlatılırken Mehmet Akif’ten söz etmemek, Sanat Tarihinde Selimiye Camii anlatılırken Mimar Sinan’a yer vermemek, Resim dersinde Mona Lisa tablosu değerlendirilirken Leonardo Da Vinci’yi takdir etmemek düşünülemez. Bu zaviyeden bakıldığında bu derslerde “Allah” denilmesinin bir sıkıntı olmayıp aksine bir gereklilik olduğu görülecektir.

19. yüzyılda Avrupa’da pozitivizm, materyalizm, Marksizm, Darwinizm, sekülerizm gibi Hristiyanlığa ve dine cephe alan akımlar ciddi bir şekilde kendini hissettirmişti. Pek çok düşünür dinden soğumuştu. Dine muhabbeti olan bazıları ise “Bir bilgin laboratuvarına girerken paltosunu çıkarır gibi, dini inançlarını kapının dışında bırakır ve öyle girer. Çıkarken yine onları alır ve giyer.” (A. Adnan Adıvar, Bilim ve Din,  s. 253.) diyerek bir çözüm yolu bulmaya çalışıyordu. Hâlbuki bir Müslüman bir bilim insanı, böyle tekellüflere maruz kalmadan şöyle diyebilir:

“Ben, Allah’ın büyük bir laboratuvarı olan âlemde O’nun sanatını anlamaya çalışıyor, koyduğu kanunları bulmaya gayret ediyorum.”

SONUÇ

Kur'anî perspektiften bakıldığında “var oluşun bir yaratılış olup bir var edenle gerçekleştiği” gayet net bir şekilde görülmektedir. Kur'an bunu  “Emr-i künfeyekun” yani “Ol” emri ile ifade eder. En küçük bir canlıda hatta bir atomda görülen sonsuz ilim ve kudret tecellileri maddenin arka planında işleyen gizli elin şahitleridir. Günümüzde dev adımlarla ilerleyen ilim, gittikçe maddenin ve kâinatın sırlarını çözmekte, bizi Allah’a biraz daha yaklaştırmaktadır. İnsanoğlu bilim ve teknolojide ilerledikçe “Ol” emrinin âdeta küçük bir benzerini yapabilmekte, dev fabrikaları full otomasyon sistemle kolayca çalıştırmakta, oturduğu yerden gökteki uyduları rahatça kullanabilmektedir. Herhalde bunun bir ileri adımı “iradeyle eşyayı kullanmak” olacak ve o zaman insanlar “Ol” emrini çok daha iyi anlayabileceklerdir. Tenzih ederiz o zâtı ki, kün emrini eşyaya bir masdar yapmış, hazinelerini “Kaf-nun” da gizlemiştir.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 100+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun