Mevlana'nın kitabında geçen, Tanrı vahyidir, ifadesi ne demektir?
- Mevlana'nın kitabında geçtiği iddia edilen “Bu, ne yıldız bilgisidir, ne remil, ne de rüya. Tanrı, doğrusunu daha iyi bilir ya, Tanrı vahyidir! Sofiler, bunu halktan gizlemek için Gönül Vahyi demişlerdir!" ifadesinde, Sofilerin halktan gizlemek için gönül vahyi (ilham) dediklerini ama Tanrı vahyi olduğunu söylediği iddia ediliyor. Burada kastedilen nedir?
Değerli kardeşimiz,
Vahiy kelimesi, sözlükte “hızlı bir şekilde ve gizlice söylemek, işaret etmek, ilham etmek” anlamındadır.
Dini bir terim olarak ise, “Allah’ın bir emri, bir hükmü veya bilgiyi peygamberine gizli olarak bildirmesi” demektir. (Lisânü’l-Arab, vhy md.)
Vahiy kavramı Kur’ân-ı Kerîm’de yetmişi aşkın yerde fiil kalıplarıyla, altı yerde de “vahy” şeklinde geçer ve bu ayetlerin çoğunda Allah’a, bunun dışında şeytana ve yardımcılarına nispet edilir.
Allah’a izafe edilen vahyetme fiili peygamberler yanında insanlara, meleklere, arılara, yer küresine ve göklere yöneliktir.
Demek ki, bir İslam aliminin, özellikle Mevlana gibi büyük bir evliyanın, Allah dostunun eserinde, kendisine vahiy edildiği gibi bir cümle gördüğümüzde, bunu, ilham olarak anlamak gerekir. Bu inceliği ve farkı bilmeyen bazı kimseler, Allah korusun hem iftira hem de gıybet günahına düşebilirler.
Hz. Mevlana, Mesnevi’nin ön sözünde: “Mesnevi’nin, gönüllere şifa olduğunu, hüzünleri giderdiğini, Kur’ân’ı açıkladığını, huyları güzelleştirdiğini, yüce yazıcıların elleriyle yazdıkları o kitaba temizlerden başkasının dokunmasına müsaade etmeyeceklerini; onun, âlemlerin Rabbinden indirildiğini” söyler.
Mevlana, bu sözüyle Mesnevi’nin kendi düşüncesiyle değil, ilhamla yazdırıldığını belirtmek istemiştir. Çünkü Mevlana Mesnevi’yi düşüne düşüne, müsveddeler yaparak yazmadı.
İçine doğan düşünceler dilinden aktı. Bu anlamda Mesnevi, hiç şüphesiz vahiydir, ama Hz. Peygamber (asm)’e gelen melek Cebrail vahyi gibi değil, ilham anlamında vahiydir. Çünkü vahiy ilham anlamında da kullanılır.
Mesela Taha Suresi’nde yüce Allah’ın Musa’nın annesine, çocuğunu bir sandığa koyup suya atmasını vahyettiği anlatılmaktadır. Elbette peygamber olmayan Musa’nın annesine, peygamber vahyi değil, ilham gelmiş, kalbine bu düşünce doğdurulmuştur.
Nahl Suresi’nde Allah’ın, bal arısına vahyettiği de belirtilmektedir. Bal arısına vahiy, ona verilen sevk-i ilahidir.
Mevlana’nın sözü de ilham anlamında vahiy olarak doğrudur ve Gönül Vahyi ile kastettiği de kalbine, gönlüne gelen ilhamlardır...
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Mevlana, Mesnevi için Tanrı vahyidir demiş mi?
- Evrimi sadece dine inananlar kabul etmemektedir. Evrimi kabul eden bu bilim adamları nasıl yanılıyor olabilir? Bu adamlar inkar ederek cehennemi nasıl göze alıyorlar?
- Bazı Caferilerin, “Ben seni insanlara imam yapacağım.” (Bakara 2/124) mealindeki ayete göre, İmametin ilahi makam olduğu ve Nübüvvet makamından daha yüksek bulunduğu iddialarına nasıl cevap vermeliyiz?
- Secde yerinde bazı engeller bulunursa nasıl hareket etmek gerekir? Alnın ne kadarlık kısmı yere temas etmelidir?
- Hucr b. Adiyy ve Malik Eşteri, Muaviye mi öldürttü?
- Eğer bazı olaylar yaşanamasaydı, ayetler inmeyecek miydi?
- İmam Maturidi, Allah mekandan münezzehtir, kim gökte derse kafir olur derken, İmam Ebu Hanife Allah yedi kat semanın üstünde arşına istiva etmiştir, demesi bir zıtlık değil midir? Hangisine inanacağız?
- Mesnevi'de geçen "din asıllarının, asıllarının asıllarıdır. Tanrı'nın en büyük fıkhı, Tanrı'nın en aydın yolu, Tanrı'nın en açık burhanıdır..." gibi ifadeler ne anlama geliyor?
- Hz. Mevlana hakkında bilgi verir misiniz?
- Hakiki ve mecazi aşk konusunda bilgi verir misiniz? Kimi seveceğimizi kime aşık olacağımızı biz mi seçiyoruz,Allah kaderi ile belirlemiyor mu?