İhtiyarlık niye vardır, ihtiyarlık olmasaydı olmaz mıydı?
- Bunun hikmetini açıklar mısınız?
Değerli kardeşimiz,
- Bu gibi soruların ardı arkası gelmez ki: Gençlik niçin var insan hep çocuk olsa!.. Çocuk niçin var, insan iki günde yirmi yaşındaki delikanlı gibi olsa… İnsanlar anne rahminden bebek doğacağına Hz. Âdem gibi doğrudan topraktan yaratılsa,.. gibi...
Bu gibi sorular, insanın vehmine ilişen tasavvurlardır. Görünürde masum gibi olsa da hakikat nokta-i nazarında ve nefsani dürtülerin arka planında ilim ve hikmeti, kudret ve rahmeti sonsuz olan Allah’ın uygun gördüğü bir hususu -iman şuuruyla olmasa da- bir nevi eleştiriye açmaktır.
Bu sebeple, zihnimizde bu gibi bu gibi vehimlere pirim vermemek gerekir. Bunlar, hikmeti araştırma perdesi arkasında şeytanın hem alıcı hem verici bir kulağı ve dili olan kuvve-i vahimenin ekmeğine yağ sürmek manasına gelir. Çünkü, verilen bir cevaptan tatmin olmama riski de vardır. Veya arkasından başka bir soruya kapı aralamak da vardır. Bu sebeple, genel bir prensip olarak zihne gelen bu gibi sorulara dikkat etmemenin daha uygun olduğunu düşünüyoruz.
Asıl sorunun cevabına gelince;
- İhtiyarlık bir canlılık alâmetidir. İnsanların tırnağı bile her zaman büyüdüğüne göre, bedeninin diğer kısımlarının büyümemesi mümkün değildir. Yani, her şeyden önce Allah’ın hayat kanunu ve tevellüt kanunu işlemektedir. Her canlı gelişir, belli bir süreç içinde büyür, yaşlanır; gül gibi solar ve ölür.
- İhtiyarlık, ölmeyi hatırlatan bir olgudur. İhtiyarlık, Allah’ın sonsuz kudretini ve iradesinin alâmetidir. Aynı gıdayı aldığı, hatta daha güzel beslendiği halde, insanın ihtiyarlaması, Allah’ın ihtiyarını / iradesini gösterir. Demek ki, zahiri sebeplerin gerçekte bir fonksiyonu yoktur. Yaratan, büyüten, besleyen ihtiyarlatan, kuvvetlendiren, güçsüz hâle getiren Allah’tır.
- İhtiyarlık, din imtihanı açısından insanlara verilmiş bir fırsattır. Dünyanın faniliğini ve ölümle öbür tarafa göçünü hatırlatır ve insanı daha fazla ibadet etmeye sevk eder.
- İhtiyarlıkta insanın biyolojik gücü zayıflamasına rağmen, ruhî, aklî ve kalbî melekleri daha da inkişaf edecektir. Bu ise, insanın istikametli bir rotayı takip etmesini sağlar.
- İhtiyarlık, dünyanın sıkıntılarını gösterdiği için hem ölen hem de yakınları için ölüm acısını hafifletir. Hatta bazen her iki taraf da yaşlı kimsenin ölümünü sevinçle karşılarlar.
- İhtiyar olmasına rağmen, ihtiyarlık eliyle uzatılan bu fırsatı değerlendirenlere fazladan mükâfat verildiği gibi, bu fırsatı değerlendirmeyenlerin de puanları düşürülür.
“İhtiyarların en kötüsü -heva ve hevesine bağlı kalmakta- gençlere benzeyenlerdir. Gençlerin en iyisi, -hesabını, kitabını bilmekte- ihtiyarlara benzeyenlerdir.” (Münâvî, Feyzü’l-Kadîr, 3/487)
manasına gelen hadisin verdiği ders de ihtiyarlığın bu hikmetine işaret etmektedir.
“Siz aranızdaki zayıflar sebebiyle rızıklanıyor ve yardım ediliyorsunuz.” (Buhari, Cihad, 76)
hadisi ise, diğer zayıflar yanında yaşlıların da toplum için bir bereket vesilesi olduğunu ifade etmektedir.
- Bir başka hadisde de, “Yaşlılara saygı, Allah’a saygıdan gelir.” (Ebu Davud, Edeb,20) buyurularak, onlara saygının köklerinin hangi kaynaktan beslendiği ifade edilmiştir.
Konuyu bu minval üzere, bu zaviyeden ele alıp örnekleri çoğaltabilirsiniz. Ve bu gibi merdivenlerin basamaklarını kullanarak ihtiyarlık hikmetine ulaşmak mümkündür.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Hz. Muhammed'in at, deve yarıştırması, bu hayvanlara eziyet değil mi?
- Sahabelerin günah işlemelerine rağmen bize getirdiği dine nasıl güvenilir?
- Peygamberlikten önceki harikalar, Peygamberimizin peygamber olacağını tahmin ettiği anlamına gelir mi?
- Her doğan çocuk İslam fıtratı üzerine mi yoksa kafir olarak mı doğar?
- Dünyanın ömrü içinde insan ömrünün az olması ve insanın en son yaratılmasının hikmeti nedir?
- Tembellikten kurtulmak için okunacak bir dua var mı?
- Allah’ım! Acizlikten, tembellikten, korkaklıktan... hadisinin tamamı nasıldır?
- Farklılıkların Arka Planı
- Suni kar, dolu ve yağmur yağdırmak, şirk değil midir?
- Doğuştan gelen özellikler bir imtihanın gereği mi?