Memur, asker ve devlet yöneticileri Allah'tan başkası adına yemin ettikleri için kafir midirler?

“ … Sabit ibn Dahhak şöyle demiştir : Resulullah s.a.v buyurdular ki : Kim İslam milletinden – yani, İslam dininin yemin şeklinden başka bir yemin şekliyle yemin ederse – söylediği o din sahibi gibidir… “ BUHARİ : 14.C. 6533.S – TİRMİZİ : 3.C. 1583.N
“ … Sa’d bin Ubade r.a dan.İbni Ömer, bir adamın “ Kabe hakkı için hayır “ dediğini işitince şöyle dedi : " Allah'dan başkası adına yemin edilmez “ ben Rasulullah s.a.v’den işittim şöyle buyurmuşlardır : " Allah'dan başkası adına yemin eden kafir ya da müşrik olmuştur." TİRMİZİ : 3.C.1574.N – AHMED : 2 / 125 – HAKİM : 1 / 65 – BEĞAVİ Ş. SÜNNE : 10 / 7
“ … Resulullah s.a.v buyurdular ki : ” Allah’tan başkası adına yemin eden şirke düşer. “ AHMED : 1 / 47
- Bu hadislere dayanarak diyorlar ki memurlar, askerler ve devlet çalışanları kafirdir. (Şerefimin üzerine yemin ediyorum tarzı ifadeler bulunduğundan dolayı).
- Ne kadar doğrudur?
-  Veya hadislerde anlatılanlarla günümüzdeki şerefim üzerine yemin ederim vb. ifadeler arasında bir fark var mı?
- Başta Lat ve Uzza adına yemin edenlerle ilgili hadisler okumuştum, ilah üzerine yemin eden şirke düşüyordur diye yorumladım ama Kabe için bile aynısı geçerliymiş. Hz Ammar olayının durumu haklı çıkarmak için delil gösterildiği oluyor ama işkence ile bu durumun bir tutulamayacağını düşünüyorum. Hadi devlet yöneticileri müslümanlara imkanlar sağlamak için yapıyor, askerin koruduğu halk da müslüman halk sonuçta diyelim (ki hala ne kadar geçerli bir sebep tartışılır. Sonuçta bu günah/haram falan değil. Şirk.).
- Memurun bu şirki işlemesi için geçerli bir sebep var mı ki?
- Sonuçta memur olmayabilir, başka bir şekilde iyisiyle kötüsüyle geçimini sağlayabilir. Olayın aslını delilleriyle açıklarsanız sevinirim.

Değerli kardeşimiz,

Yemini, "dini yemin" ve "devletin resmi yemini" diye ikiye ayırmak gerekir.

Dini yemin, "vallahi, billahi, tallahi" diye veya “Allah’ın diğer isim ve sıfatları” üzerine yapılır. 

Resmi yemin ise, bir devletin kanunlarına göre "söz verme ve sözünü pekiştirme" mahiyetindedir. Mesela, laik devletler devlet işine dini karıştırmazlar; şu halde onlara göre de yaptırdıkları yeminin din ile alakası yoktur. Olsaydı "Allah üzerine" derlerdi.

Bir mümin, resmi yemin ederken mesela “şerefim üzerine” derken, şerefini Allah yerine koymaz ve bu yemini dini yemin saymazsa müşrik olmaz.

Dini bakımdan bağlayıcı ve meşru bir yemin yapmak isteyen mümin, Allah ve O’nun diğer isimleri ve sıfatları üzerine değil de kutsal da olsa başka bir şey üzerine -bunu yemin sanarak, caiz olduğu kanaatiyle- yemin ederse günah işlemiş olur, ama yine de müşrik olmaz.

İlgili hadisleri bu çerçevede anlamak gerekir.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet