Abdestin Sünnetleri Nelerdir?

Abdestin başlıca sünnetleri şunlardır:

1. Abdeste başlarken ilk olarak temiz olan elleri bileklere kadar yıkamak.

Eğer eller temiz değilse, onu yıkamak farzdır. Çünkü, eller temizleme âletidir. Başka uzuvları kirletmemesi için öncelikle yıkanması gerekir.

2. Abdeste "Eûzü - Besmele" ile başlamak.

Besmelenin, abdestin başlangıcında, elleri yıkarken çekilmesi gerekir. Unutulsa, sonra hatırlandığında söylense, sünnet yerine getirilmiş olmaz. Çünkü, abdest fiili, yemek fiili gibi değildir. Abdest bütünüyle tek bir fiildir. Halbuki yemekte her lokma bir fiildir. Yemeğin başlangıcında besmele unutulsa da, sonradan hatırlandığında söylense, sünnete riâyet edilmiş olur. Hadîs-i şerîf`te, abdeste başlarken, besmele çekmeyenin abdestinin tam ve kâmil bir abdest olmayacağı belirtilmiştir. Bir diğer hadîste ise, "Abdestini besmele ile alanın her tarafı temiz ve pâk olur. Besmele çekmeyenin ise, sadece abdest yerleri pâklanır." buyurulmuştur.

Hanbelîlere göre, abdestin başlangıcında, besmele çekmek vâcibdir. Kasden terkedilirse, abdest bozulur. Unutularak terkedilirse, abdest bozulmaz, ancak sevabı noksanlaşır. Aslında besmele, "her hayrın başıdır." İslâm nişanı olan bu mübârek kelimeyi sadece abdest, namaz gibi ibadetlerde değil, hayırlı ve meşrû` olan her işin başlangıcında söylemek gerekir. Nitekim hadîs-i şerîfte, "Allah`ın ismi ile başlanmamış bütün işlerin hayır ve bereketten uzak, noksan ve kısır kalacağına" işaret buyurulmuştur.

3. Niyet etmek.

Niyet, elleri veya yüzü yıkarken olmalıdır. Niyetten kasıd, abdest aldığının kalben şuurunda olmak ve bilmektir. Dil ile söylenmese bile, kalbde abdest almak arzusunun bulunmasıyla niyet tamam olur.

Mâlikîlere ve Şâfiîlere göre, abdestin başlangıcında niyet etmek farzdır.

Şâfiîlerde bunun yüz yıkanırken yapılması gerekir.

Hanbelîlere göre ise, niyet, abdestin sıhhatının şartıdır. Niyetsiz abdest sahîh olmaz.

4. Abdestin başlangıcında misvak kullanmak, yani, dişleri temizlemek.

Dişleri olmayan veya dişleri olup da diş etlerindeki rahatsızlık sebebiyle misvak veya fırça kullanmaktan eziyet duyan veya abdest aldığı anda yanında fırça veya misvağı bulunmaya bir kimse, dişlerini ve diş etlerini baş ve şehadet parmakları ile iyice ovalayarak yıkar. Resûlüllah Efendimizin beyanına göre misvakla dişleri temizleyerek kılınan namaz, diş temizliği yapılmadan kılınan namazdan yetmiş derece daha fazîletlidir. Kadınların oruçlu olmadıkları zaman, sakız çiğnemeleri, misvak yerine geçer.

5. Üç kere mazmaza, üç kere de istinşak yapmak.

Mazmaza, ağzın içini su ile doldurmak ve bu suyu ağızda dolaştırıp ağzın her tarafını ıslattıktan sonra atmaktır. İstinşak ise; suyu burnun içine çekerek yumuşak yerlerine ulaştırmaktır. Suyu burnuna nefesle çekmek şart değildir. Burna akıtmak suretiyle de istinşak gerçekleşir. Mazmaza ve istinşak sünnet-i müekkededir. Önce mazmaza, sonra istinşak yapılmalıdır. Ve her biri üçer kere olmalıdır. Her seferinde de ağza ve burna yeni su alınmalıdır. Bu hususlardan biri terkedilirse, bu sünnet yerine getirilmiş olmaz. Abdestte sünnet olan mazmaza ve istinşak, gusülde farzdır.

6. Mazmaza ve istinşakda mübalâğa yapılması.

Yani mazmazada suyu boğaza kadar vardırmak ve istinşakda suyu burnun katı yerine kadar çekmektir. Oruçlu kimseye mübalâğa gerekmez. Çünkü, boğaza su kaçıp da orucu bozma tehlikesi vardır.

7. Abdesti tertip üzere almak.

Yani önce yüz, sonra kollar, sonra başa mesh, sonra da ayakları yıkamak tertibiyle abdest almak. Bu tertibe riayet edilmese de abdest câizdir. Ancak sünnet terkedilmiş olur. Şâfiîler ve Hanbelîlere göre tertibe riâyet farzdır.

8. Yıkamaya sağdan başlamak.

Yani kol ve ayakların önce sağ, sonra sollarını yıkamak. Bu sünnet çift âzalar içindir.

9. Yıkamayı üçlemek.

Yani abdestte yıkanan her âzayı ayrı üç su ile üç kere yıkamak. Bunlardan birinci yıkayış farz, diğerleri sünnettir.

10. El ve ayakları yıkamaya parmak uçlarından başlamak.

11. El ve ayakları yıkarken parmakların arasını hilâllemek, yani parmak aralarını ovmak.

El parmaklarının hilâllenmesi; yıkanmayan elin parmaklarını, yıkanan elin parmaklarının arasına geçirerek ovmaktır. Ayakların hilâllenmesi ise, el parmaklarından birini ayak parmaklarının aralarına sokup ovmaktır. Ayakları hilâllemenin en güzel şekli; hilâllemeye sağ ayağın serçe parmağından başlayarak sol ayağın serçe parmağında bitirmektir. Ayaklar akar suya sokulsa bile, hilâllemek müstahsendir.

12. Yüz, üç kere yıkandıktan sonra, sık olan sakalı bir avuç su ile alttan hilâllemek.

Sakalın hilâllenmesi, sakalın arasına alttan parmak sokularak kılların aşağıdan yukarı doğru ayrılmasıdır.

13. Başın tamamını bir su ile meshetmek.

Buna kaplama mesh denir. Yapılışı şöyledir: Her iki el tamamen ıslatılır. Sonra bu iki elin küçük ve orta ve adsız parmakları birbirine birleştirilerek başın ön tarafına parmak uçları birbirine değecek şekilde yerleştirilir. Ve bu parmaklar başın ön tarafından enseye kadar çekilir. Sonra da iki elin ayaları başın iki tarafına yapıştırılarak ense tarafından başın önüne kadar çekilir. Bu suretle kaplama mesh yapılmış olur.

14. Kulakları meshetmek.

Kulakları mesh için, ayrı suya lüzum yoktur. Başın meshedildiği ıslaklık ile kulaklar da meshedilir. Kulakların dışı ve arkası baş parmak ile, içi ise şehadet parmakları ile meshedilir. Serçe parmakları da oyuk içine sokulup kımıldatılır.

Hanbelîlere göre, kulakların içini meshetmek farzdır. Zira onlar, kulağı başa dahil sayarlar.

Şâfiîlere göre, başa yapılan meshi üç kere tekrar etmek sünnettir.

15. Boynunu iki elin arkası ile meshetmek.

Boğaz meshedilmez. Boynun meshi, el yeniden ıslatılmadan, elin arkasındaki yaşlık ile yapılır.

16. Abdest âzalarını, üstüne su döktükçe ovalamak.

17. Abdest âzalarının yıkanmasına aralıksız devam etmek.

Yani, âzalardan herhangi biri kurumadan diğerlerini de yıkamalıdır. (Buna "vila" veya "müvalât" denir). Ancak havanın sıcaklığı sebebiyle yıkanan âza hemen kurursa, bu sünnet terkedilmiş olmaz.

Mâlikîlere göre, müvalât, abdestin farzlarındandır.

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Kategori:
Okunma sayısı : 10.000+
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun