Kalp katılığının gitmesi için ne tavsiye edersiniz?

Tarih: 26.02.2015 - 06:18 | Güncelleme:

Soru Detayı

- Bende kalp katılığı var.
- Dua ederken ağlamaya çalışıyorum, ama beceremiyorum.
- Namaz kılarken huşu içinde kılmaya çalışıyorum, ama duygum az geliyor belki hiç gelmiyor. 

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Önce, şunu belirtelim ki, ağlamamak, gözyaşı dökmemek tek başına kalb katılığının alameti sayılmaz. Zira insanlar bu konuda farklıdır.

Önemli olan Allah’ın emir ve yasaklarına riayet etmekten ibaret olan takvayı yakalamaktır.

Kimse neden gözyaşı dökmedin diye sorgulanmaz. Fakat takvadan herkes sorguya çekilir.

Bununla kastettiğimiz şey, Allah’ın rızasını kazanmanın yoluna dikkat çekmektir.

Ağlamak, duygulanmak Kur’an’da ve hadislerde övülmüştür. Bunların güzelliğinde şüphe yoktur. Fakat bunlar tek başına yeterli değildir.

Nitekim bazı alimler “kadınlar gibi ağlamak” kavramını üretmişler. Ve kadınlar gibi ağlamanın bir yararının olmadığını söylemek istemişler. Çünkü, kadınlar bir anda duygularına kapılarak bir konuda ağlar, iki dakika sonra onu unutur. Kadınların dünya işleriyle ilgili gösterdikleri bu tutum onların mizaçlarıyla alakalıdır.

İşte müminlerin ağlamaları, eğer ağladıkları konularda uzun süre etkisini göstermezse bir kıymeti yoktur. Bir yandan ağlar, iki saat sonra yine Allah’a isyan etmeye devam ederse, bu ağlamaya yalancı ağlama denir.

- Bununla beraber, duygu trendini yükseltmek için, sürekli günahları düşünmek, isyanlarının cezasını tasavvur etmek, cennet gibi bir yurdu kaybetmek, cehennem gibi bir hapisle cezalandırılmak gibi gerçeklerle karşılaşacağımız hesap gününü hep hatırda tutmak gerekir. Bunların olabilmesi de takvaya bağlıdır.

Güçlü bir iman; sağlam bir amel, samimi bir niyet eşliğinde yürüdüğü zaman, onun meyvesi mutlaka takva olacak ve ondan da -herkes için farklı da olsa- bir takva doğacak, Allah korkusundan da kalbin yumuşaması söz konusu olacaktır.

- Tavsiyemiz;
* Tahkiki imanı elde etmek,
* Salih amel işlemek,
* Dünyanın faniliğini düşünüp sevgisini kalpten çıkarmak,
* Dünyayı geçici bir imtihan salonu olarak görmek,
* Bütün gayesini Allah’ın rızasını kazanmaya yöneltmek,
* Salih kimselerin meclislerinde oturmak,
* Kalpleri yumuşak arkadaşlar edinmek,
* “Gerçek tövbe edenlerin meclislerine gidip oturun, çünkü onlar yufka yüreklidir.” manasındaki hadisin tavsiyesine uymaktır.

Allah cümlemizi, samimi olarak “tövbe-i nasuh” yapanlardan eylesin. Unutmayalım ki, kimileri var ki gözlerle ağlar, kimileri de kalpleriyle ağlar. Önemli olan kalbin hüzünlenmesidir, ağlamsıdır. Göz, bazen kalbin ağlamsına eşlik eder, bazen etmez...

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun