Kadında, atta ve evde uğursuzluk vardır, rivayetinin aslı nedir?
- Kadında, atta ve evde uğursuzluk vardır. [1995-6617-İbn Mace-1995/1993 c.17 s.218 /6617], [Buhârî-Müslim-Ebû Davud-Tirmizî-Nesâî] Bk. Kur’an-27/47 7/131)
- Bu hadisin aslı nedir?
- Ne demektir?
Değerli kardeşimiz,
Resulullah (aleyhissalâtu vesselâm) buyurdular ki:
“Bir şeyde (uğursuzluk) olsaydı, bu atta, kadında, meskende olurdu.” (Buhârî, Cihad 47, Nikah 17; Müslim, Selam 119; Muvattâ, İsti'zân 21)
Bu ve buna benzer rivayetler, Hz. Peygamber (asm)'in Araplarda mevcut olan uğursuzluk inancını reddettiğini gösteren hadislerdendir. Uğursuzluk inancı, farklı tezahürler altında pek yaygın olması sebebiyle, Resulullah (asm) bunu ortadan kaldırmak adına pek çok beyanlarda bulunmuş, tavırlar takınmıştır.
- Bu hadisten anlaşılması gereken hakikat şudur:
Araplar, kuşların uçmasından, horozun ötmesine kadar her şeyde uğursuzluk olabileceğini düşünüyorlardı. Hz. Peygamber (asm) bu yaygın ve yanlış kanaati ortadan kaldırmak için her fırsatta “uğursuzluk” diye bir şeyin mevcut olmadığını belirtiyordu.
Aynı ifadeyi tekrar etmek yerine farklı ifadelerin kullanılması muhataplar üzerinde daha etkili olduğu için Peygamberimiz (asm) de bu üslubu benimsemişti.
İşte bu hadiste de kullanılan ifadelerde de “uğursuzluk” diye bir şeyin olmadığını belirtmek için “Bir şeyde (uğursuzluk) olsaydı, bu atta, kadında, meskende olurdu.” diye buyurmuştur.
Bu tespitte önemli bazı noktalar vardır:
a) Uğursuzluk demek, kişiye zarar veren şey demektir. İnsanların en fazla zarar görmesi muhtemel olanlar, insanların en yakınında bulunan kadın, mesken ve attır. Bunlarda uğursuzluk aramazken, kalkıp havada uçan kuşta aramak akıl dışı bir düşüncedir.
b) Uğursuzluk, mademki insana zarar veren bir şeydir. O halde, insanlar için en değerli olan kadın, at ve meskende olmalıdır. Oysa Araplar bunlarda fazla bir uğursuzluk aramıyorlardı. Demek ki en değerli varlıklarda uğursuzluğu aramayıp, insan için o kadar da değerli olmayan “kuşun kanat çırpması, horozun ötmesi” gibi başka şeylerde aramak sağlıklı bir tutum değildir.
c) İnsanların hayatındaki huzur ve mutluluğun kaynağı, kadın, at (binit) ve meskendir. Şayet bunlardan biri zararlı olmaya başlarsa, ondan uzak durmakta fayda vardır. Huzursuzluğun kaynağı olan şeyden uzaklaşmak manevi bir işaret bir sinyal olabilir. Kader-i ilahi ileride daha büyük zararlara vesile olabilen söz konusu hayat arkadaşlarından ayrılması için bir uyarı niteliğini taşıyabilir.
d) Bir rivayete göre, Ebu Hüreyre’nin böyle bir şey söylediğini işiten Hz. Aişe, Hz. Peygamber (asm)'in “Yahudilerin böyle düşündüklerini” söylediğini, Ebu Hüreyre’nin sonradan geldiği için bu konuşmanın ilk cümlelerini duymadığını belirtmiş ve bu bilginin yanlış olduğuna dikkat çekmiştir. (bk. İbn Hacer, 6/61)
- Başka bir rivayette, Hz. Aişe: “Peygamberimizin: 'cahiliye devrinde bu üç şeyde uğursuzluk olduğunu' belirtmişti, Ebu Hureyre bunu duymadığı için yanlış anlamıştı.” demiştir. (İbn Hanbel, 6/150, 240; Tahavi, Müşkilu’l-asar, 1/341)
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- "Kuşların sağa sola uçmasında bir uğursuzluk yoktur; eğer uğursuzluk olsaydı; evde, kadında ve atta olurdu." hadisini açıklar mısınız?
- Sizin uğursuzluğunuz beraberinizdedir, ayeti ne demektir?
- Hz. Aişe’nin, hadisler konusunda sahabeyi tenkit ettiği ve eleştirdiği olayı doğru mudur?
- Halk arasında uğursuzluk meydana getireceğine inanılan zaman, söz, hâl ve davranışların aslı var mıdır?
- Hastalığın kendi kendine sirayeti yoktur, sözü hadiste geçer mi?
- Kuşların sağa sola uçmasında bir uğursuzluk yoktur. Eğer uğursuzluk olsaydı; evde, kadında ve atta olurdu, hadisini açıklar mısınız?
- Maktu olan hadisler nasıl merfu hale geldi?
- İnsanın önünden kara kedi geçmesi uğursuzluk mu?
- İyilikler Allah'dan Kötülükler Nefis'ten
- Sahabilerin yazdığı ve günümüze kadar gelmiş kitapları var mı?