Hazineden daha değerli dua ne demek?

Tarih: 25.11.2025 - 14:58 | Güncelleme:

Soru Detayı

Şeddad ibni Evsin rivayet ettiği bir hadisi şerifte insanlar altın ve gümüş biriktirdiği zaman sende şu duayı hazine edin dediği hadisi şerifi Arapçasıyla ve anlamı ve açıklamasıyla yazar mısınız? Bir de sahih bir hadis mi?

Cevap

Değerli kardeşimiz,

Hazineden daha değerli olan dua 

“Hazineden daha değerli dua” ifadesi, duanın maddi servetten veya dünyanın en değerli hazinelerinden bile üstün bir değer taşıdığını vurgular. Yani dua, Allah katında manevi bir hazine niteliğindedir; çünkü insanın kalbini, niyetini, amellerini ve Allah ile ilişkisini doğrudan etkiler. Maddi zenginlik geçici ve sınırlıyken, dua sürekli bir manevi kazanç ve bağışlanma kaynağıdır.

Şu halde, bu dua dünyanın en değerli hazinelerinden bile üstün bir manevi hazinedir; sebatla yapılan ibadet, şükür, selim kalp, doğru söz ve güzel ahlakla birleştiğinde kulun en büyük kazancıdır.

Hz. Peygamber (asm) Efendimiz şöyle buyurdu:

''İnsanlar altın ve gümüşü biriktirmeye başlayınca siz de şu kelimeleri çokça söyleyin:

اللَّهُمَّ إِنِّي أَسْأَلُكَ التَّثْبِيتَ فِي الْأُمُورِ، وَعَزِيمَةَ الرُّشْدِ، وَأَسْأَلُكَ شُكْرَ نِعْمَتِكَ، وَحُسْنَ عِبَادَتِكَ، وَأَسْأَلُكَ قَلْبًا سَلِيمًا، وَلِسَانًا صَادِقًا، وَخُلُقًا مُسْتَقِيمًا، وَأَسْتَغْفِرُكَ لِمَا تَعْلَمُ، وَأَسْأَلُكَ مِنْ خَيْرِ مَا تَعْلَمُ، وَأَعُوذُ بِكَ مِنْ شَرِّ مَا تَعْلَمُ، إِنَّكَ أَنْتَ عَلَّامُ الْغُيُوبِ

Allah’ım! İşlerimde sağlam durmayı ve doğruyu kararlılıkla sürdürmeyi Senden isterim.

Bana verdiğin nimetlere hakkıyla şükredebilmeyi ve Sana en güzel şekilde kulluk edebilmeyi nasip eyle.

Senden temiz bir kalp, doğru sözlü bir dil ve düzgün, güzel bir ahlâk diliyorum.

Bildiğin tüm günahlarım için Senden bağışlanma dilerim.

Bildiğin her türlü hayrı Senden ister; bildiğin tüm kötülüklerden Sana sığınırım.

Şüphesiz Sen, gizli ve açık her şeyi hakkıyla bilensin.” (1)

Bu rivayetin hasen derecesinde olduğu belirtilmiştir. (2)

Bu büyük ve mübarek dua, hem dünya hem din hem de ahiret hayatının en önemli ihtiyaçlarını kapsadığı için son derece önemlidir.

Aynı zamanda kısa ama çok derin anlamlar barındıran “cami ve kapsamlı‘” bir duadır.

Bu sebeple Peygamber Efendimiz (asm), Şeddad b. Evs’e ve diğer sahabilere bu duayı çokça okumalarını emretmiş ve şöyle buyurmuştur:

“Ey Şeddad! İnsanların altın ve gümüş biriktirdiğini gördüğün zaman sen de bu sözleri biriktir.”

Peygamberimiz (asm) bu duanın çokça yapılmasını tavsiye etmiş; çünkü bu dua dünya ve ahirette bitmeyen bir kazançtır.

Nitekim Allah Teâlâ şöyle buyurur:

“Mal ve evlât dünya hayatının süsüdür. Bâki kalan salih ameller ise Rabbinin katında hem sevapça, hem de ümit bakımından daha hayırlıdır.” (Kehf, 46)

Bu duada çok büyük amaçlar ve yüce istekler vardır:

Her durumda hidayet üzere sabit kalmak.
Bütün hayırlara güç ve azimle yönelmek.
Gece-gündüz nimetlere şükredebilmek.
Kalp ve beden amellerinin ıslahı.
Her türlü hayra kavuşmak.
Her türlü kötülükten korunmak.
Geçmiş, hâl ve gelecek günahların bağışlanması.

Dua Cümlelerinin Kısa Açıklamaları

“Allah’ım! İşimde istikamet üzere sabit kıl!”

Bu ifade hem dünya işlerinde hem de din işlerinde doğru ve sağlam bir duruş istemektir.

En önemlisi de ölüm anında, kabirde ve sıratta sabit kalma isteğidir.

“Doğru yolda azim ver!”

Kişi bazen doğruyu bilir ama yapacak gücü bulamaz. Bu cümle, “bildiğim doğruları yapma gücü ver” demektir.

“Rahmetine ulaştıran sebepleri ver!”

Yani Allah’ın rahmetini çeken her ameli, sözü, hâli nasip et.

“Kesin mağfiretine ulaştıran sebepleri ver!”

Günahları tamamen temizleyen davranışları talep etmektir.

“Nimetlerine şükür nasip et!”

Şükür; kalple, dille ve bedenle olur.

Bu cümlede bu üçünün bütünü istenmektedir.

“Bana selim bir kalp ver!”

Temiz, hasetsiz, riyasız, şirkten uzak, Allah’a tam teslim olan bir kalp.

“Doğru sözlü bir dil ver!”

Yalan, hile, ikiyüzlülükten uzak, sözü öz olan bir dil.

“Hayrın her türlüsünü ver, şerrin her türlüsünden koru!”

Bu en kapsamlı duadır. Kişi bilmediklerinden bile korunmuş olur.

“Bildiğin günahlarım için mağfiret diliyorum.”

İnsan bilmediği, unuttuğu ve fark etmediği günahlar için de bağışlanma talep eder.

Son Cümle: “Şüphesiz Sen, gaybı en iyi bilensin.”

Bu cümle duanın sonunda güzel bir tevessüldür.

Allah’ın sonsuz ilmine dayanarak yapılan bir teslimiyet beyanıdır. (3)

Demek ki, bu duada Peygamber Efendimiz (asm), bir Müslümanın Allah’tan isteyebileceği en değerli özellikleri sıralamaktadır.

İbadet ve iyi amellerde asıl önemli olan çokluk değil, devamlılıktır; bu da sebat ve kararlılıkla mümkündür. Allah’ın verdiği nimetlere şükretmek, kulluğun en önemli göstergelerindendir ve sadece sözle değil, nimeti Allah’ın istediği şekilde kullanmakla gerçekleşir.

Duanın önemli bir bölümü, iman ve karakterin temelini oluşturan selim kalp, doğru söz ve güzel ahlak istemektir. Ayrıca kul, Allah’ın her şeyi bildiğini kabul ederek O’ndan daima hayırlı olanı talep etmeli, işlediği günahlardan dolayı O’na sığınmalıdır. Çünkü insanın iyi sandığı şey bazen kötü; kötü sandığı şey de bazen hayırlı olabilir, bunu gerçek anlamda ancak Allah bilir.

Sonuç olarak bu dua, Müslümanlara şu mesajları verir:

Doğru yolda olmak kadar, o yolda sebat etmek de önemlidir.

İbadetin en güzeline ulaşmak için çaba gösterilmelidir.

Selim kalp, doğru söz ve güzel ahlak, tüm iyi hasletlerin hem temeli hem sonucudur.

Allah her şeyi bilir; bu nedenle günahlar için bağışlanma istemek ve hayırlı olanı talep etmek gerekir.

Allah Teâlâ bu duayı anlamayı ve hayatımıza uygulamayı hepimize nasip etsin.

Kaynak:
1) bk. Ahmed, Müsned, 28/338, no. 17114 ve 28/356, no. 17133; Tirmizî, Daavât Kitabı, no. 3407; İbn Hibban Sahih, 3/215, no. 935 ve 5/310, no. 1974.
2) Müsned, Şuayb el-Arnaût, 28/338; İbn Hıbban, 5/312.
3) bk. İbn Receb, Mecmûu’r-Resâil, 1/380-392.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet

Bu içeriği faydalı buldunuz mu?
Yazar:
Sorularla İslamiyet
Kategori:
Okunma sayısı : 3
Yorum yapmak için giriş yapın veya kayıt olun