Sadaka vermekle mal eksilmez mi?
- Bir hadiste, sadaka vermekle mal eksilmez, deniyor. Ancak görünüşte verilen şey eksilmiş olmuyor mu?
Değerli kardeşimiz,
İlgili hadislerden biri şöyledir:
“Sadaka vermekle mal eksilmez. Allah Teâlâ affeden kulunun değerini artırır. Allah rızası için alçak gönüllü olanı Allah yüceltir.” (Müslim, Birr 69)
Hadisimizde üç ahlak esasına temas edilmektedir.
Birinci esas sadaka vermekle ilgilidir; sadaka vermekle mal eksilmez.
Bütün cimrilerin elini kolunu bağlayan, başkasına yardım edince servetinin azalacağı korkusudur. Hz. Peygamber (asm) Efendimiz bu düşüncenin yanlış olduğunu vurgulayarak, sadaka vermekle malın eksilmeyeceğini belirtmektedir.
Sadaka vermekle malın nasıl eksilmeyeceğini bizzat Allah Teâlâ açıklamakta ve kendi rızası için harcanan malın yerine yenisini koyacağını vadetmektedir:
“Siz hayra ne harcarsanız, Allah onun yerine başkasını verir.” (Sebe, 34/39)
“Kim bir iyilik yaparsa, ona bundan daha hayırlı karşılık vardır.” (Kasas, 28/84)
“Şeytan sizi fakirlikle korkutur; sizi her türlü hayasızlığı ve ahlaksızlığı yapmaya teşvik eder. Allah ise size bağışlamayı ve bol nimet vermeyi vadeder. Allah, lütfu pek geniş olan, her şeyi hakkıyla bilendir.” (Bakara, 2/268)
Bir hadiste, ilgili meleğin, her Allah’ın günü, “Allah'ım! Verene yenisini ver!” (Buhari, Zekat 27) diye dua ettiği, başka bir hadiste Allah Teâlâ’nın “Âdemoğlu! Ver ki, sana da verilsin!” buyurduğunu görüyoruz. (bk. Buhari, Tefsiru sûre, 2/11)
Bütün bunlardan şunu öğreniyoruz ki, Cenab-ı Mevla, eli açık kulunun malını bereketlendirmekte, eksiğini kapatmakta, harcananın yerine yenisini vermektedir.
Sadaka vermekle malın eksilmeyeceğini böyle anlamak mümkün olduğu gibi, Allah için verilen mala karşılık Cenab-ı Hakk’ın sevap vereceğini düşünmek de mümkündür.
Bu anlayışa göre, maddi yönden malı azalan kimse manevi yönden sevap kazanmak suretiyle hayırlı bir alışveriş yapmış olmaktadır. Kuran-ı Kerîm’de bu hayırlı alış-verişe temas edilmekte, Allah Teâlâ’nın kullarına cenneti vereceği, buna karşılık onlardan canlarını ve mallarını alacağı belirtilmektedir. (Tevbe, 9/111)
Sadaka verenin malının artmasını, hem maddi hem de manevi anlamda yorumlamak ve bir sınır koymadan başka birçok manasının olduğunu düşünmek daha uygun olur.
Bu hadis-i şerifteki ikinci ahlak esası, affedip suç bağışlamakla ilgilidir.
Kullarını çok seven Allah Teâlâ, onlardan birini affeden, hatasını görmezden gelen kimsenin değerini, diğer kullarının yanında yükseltir. Gönüllerin dizgini onun elinde olduğu ve gönüllere dilediği gibi hükmettiği için, affeden ve suç bağışlayan kimseyi diğer kullarına sevdirip saydırır.
Allah Teâlâ’nın insanın değerini yükseltmesinin bir şekli de kulunu cennetine alması, cennet nimetlerini ona sunması ve böylece kendisine değer verdiğini göstermesidir.
Buradaki üçüncü ahlak esası ise, Allah rızası için alçak gönüllü olanı Cenab-ı Mevlâ’nın yücelteceğidir.
Bir mümin, sadece iyi bir mümine karşı alçak gönüllü davranacaktır. Buna karşılık kibirli, kendini beğenmiş, burnundan kıl aldırmayan, insanlara yukarıdan bakan ve onlara haksız davranan kimselere asla tevazu göstermeyecektir.
Böyle kimseler ile gönlünü dünyaya kaptıran, her şeyi parayla ölçen kimselere tevazu göstermeye kalkmak, İslâm’ın izzetinden fedakârlık yapmaktır ki, buna kimsenin hakkı yoktur.
Tevazu menfaatperestlik değildir. Tevazu korkaklık hiç değildir.
Tevazu hak karşısında boynu kıldan ince olmaktır. Hakkına razı olmaktır.
Mümin ancak saygıyı hak etmiş bir büyüğünün önünde Allah rızası için eğilir. Tevazu gösterirken aklından hiçbir çıkar geçmez.
İşte böyle olan kulunu Allah Teâlâ hem insanlar yanında yükseltir hem de cennetini ve cemâlini ikram ederek onu melekleri katında değerli kılar. Buna göre:
- Sadaka malı eksiltmez.
- İnsanları bağışlayan kimsenin değerini Allah Teâlâ artırır.
- Allah rızası için tevazu gösteren kimse, Cenab-ı Hakk’ın yardımıyla insanların yanında değerli ve itibarlı bir mümin olur. (İmam Nevevi, Riyazü's-Salihin Tercüme ve Şerh, H. No: 556)
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Allah, affeden kulunun değerini artırır, sözü hadis mi?
- Hatayı bağışlamak, şerefi artırır mı?
- Katı kalpli ve cimri cehennemlik mi?
- Cömertlik ile ilgili ayet ve hadisleri yazabilir misiniz?
- Sahabelerin, "Affetmek, ama ne kadar?" demeleri üzerine Peygamberimiz Hz. Muhammed'in "kıyamet gününde Allah'ın sizi ne kadar affetmesini istiyorsanız öyle, o kadar?" dediği şeklinde bir hadis var mıdır?
- Mezhepler Dosyası- Üçüncü Bölüm
- Allah kullarından ne istiyor?
- Nafaka ver ki sana da nafaka verilsin sözü hadis mi?
- Namaz kılmadan cennete gidilebilir mi?
- Bir hurma sadaka dağ gibi büyür, anlamında bir hadis var mı?