Birinden fayda gören ona teşekkür etsin, sözü hadis mi?
“Bir muallimden fayda gören kimse teşekkür etsin”. (Tirmizi ’den nakledilmiştir.)
- Bu söz hadis midir, Tirmizi’de geçer mi?
Değerli kardeşimiz,
Evet, bu söz bir hadis-i şeriften alınmıştır, Tirmizi’de geçen iki hadis-i şerif şöyledir:
“Bir kimseye bir iyilik yapılırsa o kimse de iyilik yapan kimseye "Allah seni dünya ve ahirette hayırla mükâfatlandırsın." derse şüphesiz en güzel övgüyü yapmış, karşılığını vermiş ve teşekkür etmiş olur.” (Tirmizî, Bir, 87)
Tirmizî, bu rivayet hakkında, hasen ceyyid garip, demiştir. (bk. Tirmizi, a.y.)
“Kendisine bağışta ve iyilikte bulunulan kimse imkan bulursa hemen karşılığını versin. Bulamayan kimse bağış ve iyilik yapana teşekkür etsin. Kim teşekkür ederse vazifesini yapmış olur. Kim de bağışta bulunup iyilik ederse vazifesini yapmış olur. Kim de bağışta bulunup iyilik yapana teşekkür etmez ise nankörlük etmiş olur… Davalara giren kimse iki yalan elbisesi giymiş çıplak kimse gibidir.” (Tirmizî, Bir, 87)
Tirmizî, bu rivayet hakkında, hasen garip, demiştir. (bk. Tirmizi, a.y.)
Burada dikkat edilmesi gereken konu, iyilik yapana verilecek en güzel karşılığın ve teşekkürün, “Allah seni dünya ve ahirette hayırla mükafatlandırsın” demek olduğunu unutulmamalıdır. Çünkü iyilikleri lütfeden Allah’tın. Allah, bu kulunun eliyle o nimeti gönderdiği için, hadis-i şerifte, vesile olan kişiye de bu şekilde dua etmek gerektiği hatırlatılıyor.
Hz. Peygamber (asm) Efendimiz, bir iyiliğe daha büyük bir iyilikle karşılık vermek isteyenlere bir tavsiyede bulunarak, iyiliğini gördükleri kimseye "cezâkellahü hayran" yani Allah seni hayırla mükafatlandırsın, demeyi tavsiye etmektedir.
Böyle dua eden bir kimse muhatabına şunu söylemiş olmaktadır:
Sen bana o kadar büyük bir iyilik yaptın ki sana bunun karşılığını vermekten veya benzeri bir ikramda bulunmaktan acizim. Senin bu iyiliğine ancak Allah Teala karşılık verebilir. İşte bu sebeple seni onun mükâfatlandırmasını niyaz ediyorum.
Unutmamak gerekir ki, şükür, hakiki anlamda nimetin asıl sahibi olan ve bize veren Allah Teala’yadır; dua ise o nimete vesile olan kullaradır. Nimetin asıl sahibinin Allah olduğunu bilerek ve farkında olarak, buna vesile olan kişiye de mecazi anlamda teşekkür etmenin sakıncası olmaz.
Demek ki, iyilik yapana mecazi anlamda teşekkür edilir, ama bu teşekkürün en güzeli şöyle demektir:
جَزَاكَ اللهُ خَيْرًا
Cezakallahu Hayran
Allah seni hayırla mükafatlandırsın.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Birine verebileceğin en güzel hediye duadır sözü hadis mi?
- Tirmizi'de, Allah, Ali ile gizli konuştu ben değil, ifadesi var mı?
- Dua etme arzusu gelince dua edin… sözü hadis mi?
- İhlas suresini her okuyan bir sevap mı kazanır?
- Yapılan bir iyilikten dolayı insanlara teşekkür etmekle ilgili hadisleri açıklar mısınız?
- Cahilden bir kimse cennete gitse, siz onunla arkadaş olmayın, anlamında bir hadis var mı?
- Secde suresini okumak, günahları giderir mi?
- Her doğan çocuk İslam fıtratı üzerine mi yoksa kafir olarak mı doğar?
- Hz. Musa döneminde hafta kaç gündü?
- Namaz kılan kişi, kaç rekat kıldığında şüphe ederse, yeniden mi kılmalıdır?