Bilim en son noktaya çıkmış mı? Her ilmin hedefi ne olmalıdır? İnsanlar bilimde ne kadar ilerleyebilirler?..
Değerli kardeşimiz,
İlim, kanaatimizce daha tam zirveye ulaşmamıştır. Dünyanın sonuna kadar gittikçe, ilmî inkişafların olması, kâinatta geçerli olan tekâmül kanununun bir gereğidir. Zirveye çıktığı varsayılan teknoloji, ilmin kendisi değil, onun bir parçasıdır. Allah'ın ilminin bir cilvesi olan ilimlerin en büyük görevi, insanları marifetullaha, Allah'ı tanımaya götüren yolları göstermektir. İman ilminin sonu olmadığına göre, bildiğimiz ilimlerin de kıyamete kadar gittikçe ilerleme kaydetmesi gerekir.
Kur'an-ı Hakim'in, peygamberlerin mucizeleri ve bir kısım tarihi olaylar penceresinden, insanları değişik ilmî keşiflere teşvik ettiğini belirten Üstad Bediüzzaman,
"Allah Âdem'e bütün isimleri, öğretti." (Bakara, 2/31)
mealindeki ayeti tefsir ederken, konu ile ilgili olarak şu değerlendirmelere yer vermiştir (mealen):
Bütün peygamberlerin babası ve peygamberliğin başlangıcı olan Hz. Âdem'in mucizesi, diğer peygamberlerin mucizelerinden daha geniş ve daha mükemmeldir. Onların mucizeleri birer hususî kemalâta işaret ederken, Hz. Âdem'in "Tâlim-i Esmâ"(Allah'ın isimlerini ve bu isimlerin kâinattaki yansımalarının öğretilmesiyle ilgili) mucizesi, insanların tarihî seyri içerisinde gösterecekleri bütün terakki ve gelişmelerin en nihâî hedeflerine adeta açık bir şekilde işaret ediyor. Yüce Allah, manen şu ayetin işaret diliyle diyor ki:
Ey Âdemin çocukları! Sizin pederinize, melâikelere karşı hilâfet davasında üstünlüğüne bir delil olarak, bütün isimleri öğrettiğimden, onun evlatları ve istidatlarının varisleri olarak siz de bu isimleri öğrenmeye çalışınız. Böylece, diğer varlıklar karşısında kazandığınız yeryüzünün halifeliğine lâyık olduğunuzu gösteriniz. Gerek göklerde ve gerekse yerlerde olsun, kâinat içerisindeki bütün yaratıklar arasında, en yüksek makamlara çıkmak için size bütün yollar açıktır. Hemen ileri atılıp, bir ismime yapışıp yukarı mertebelere çıkınız. Fakat, sizin pederiniz bir defa şeytana aldandı, cennet gibi bir makamdan düşüp, geçici olarak da olsa yeryüzüne indi. Sakın siz de terakki yolunda/ilmin merdiveniyle yükseklere çıktığınızda, şeytana uyup, Allah'ın hikmetinin mânevî göklerinden, tabiatın dalâlet çukurlarına düşmeyesiniz. Onun için ara sıra başınızı kaldırıp isimlerime dikkat ediniz. O hikmet yıldızlarının manevî göklerine çıkmak için, terakki cihazlarınızı ve fenlerinizi birer merdiven olarak kullanınız. Böyle yaptığınız takdirde, fenlerinizin gösterdiği gerçeklerin asıl kaynağı ve sahibi olan isimlerimin mertebelerine çıkabilir ve onların dürbünüyle kalp penceresinden Rabbinize bakabilirsiniz. (Sözler, 272-273; ayrıca bk. İşârât, 310).
Ayette, insanların çok geniş ve kapsamlı istidat ve kabiliyet sahibi bir varlık olarak mazhar olduğu ilmî kemaller, fennî terakkiler ve hârika sanatlar, "Tâlim-i Esmâ" tabiri ile ifade edilmiştir. Bu tabirin çok güzel ve yüksek bir ilmî inceliği şudur:
Her bir kemâlin, her bir terakkinin, her bir ilmin ve her bir fennin bir yüksek hakikati var ki, o hakikat Allah'ın bir ismine dayanıyor. Meselâ: Mühendislik bir fendir. Onun hakikati ve en son zirve noktası, Allah'ın "Adl" ve "Mukaddir" isimlerine yetişmek ve mühendislik penceresinden Allah'ın hikmetini temâşa etmektir.
Meselâ: Tıp bir fendir. Hem bir sanattır. Onun da hakikati ve nihaî hedefi; Allah'ın "Şâfî" ismine ulaşmaktır. Tıp ilmi, yeryüzünün Allah'ın bir eczanesi olduğunu idrak etmekle gerçek değerini bulur. Yine değişik varlıkların hikmetlerinden bahseden çeşitli fen bilimlerinin, gerçek anlamda en yüksek gayesi Allah'ın "Hakîm" isminin tecillilerine mazhar olmaktır.
İşte Kur'an-Hakîm, şu âyetle, insanları şimdiki durumları itibariyle çok geri kaldıkları ilmî ve fennî terakkinin en ileri noktalarına teşvik ediyor, onlara yolu gösteriyor, "Haydi arş ileri!" diyor. (Sözler, 273-274). Buna göre ilmin sonu yoktur ve kıyamete kadar terakki etmeye devam edecektir.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Fen bilimleri ve meslekler, Allah'ın isimlerine mi dayanır?
- Bütün ilimler, fenler Allah'ın bir ismine mi dayanır?
- İslamiyet ile bilim birbirlerine mani midir, çelişir mi?
- Her fen Allah’ın bir ismine mi dayanıyor?
- "Cenab-ı Hakk'a ulaştırıcı yollar mahlukat adedincedir." Bu ne demektir; somut örnek verebilir misiniz?
- İslam aleminin bugünkü cehaletini ve geri kalmışlığını bahane ederek, İslam'a karşı çıkanlara nasıl cevap verebiliriz?
- Ruhun gelişmesi ve terakki etmesi diye bir durum var mıdır?
- SAİD NURSİ'DE DİN-BİLİM İLİŞKİSİ
- İslam dininin mantık ve bilime bakışı nasıldır?
- Eski dönemlerde teknoloji gelişmiş midir?