Allah korkusu beni rahatsız ediyor, nasıl kurtulurum?

1. Allah korkusunun nasıl ve ne zaman olması gerektiği anlayamıyorum. Korku hissi beni çok rahatsız ediyor. Bu duyguyu yaşamak istemiyorum. Bu tarz hislerin bana faydasında daha çok zararı oluyor. Bu durum geçmişte yaşadığım şiddetli psikolojik sıkıntılardan, travmatik yaşantılardan kaynaklı olabilir. Mesela mutluyken veya ders çalışırken vb. Zamanlarda da bu hissi yaşamalı mıyım her zaman korku halindeki olmalıyım böyle nasıl normal insan olabilirim veya mutlu olabilirim veya başka bir işe nasıl odaklanabilirim dinen korku hissini yaşamam gerekir mi? Nasıl yaşamam gerekir?

2. Hoş olamayan işler, günahların, aksattığım sorumluluklar esnasında, ardından üzüntü, pişmanlık, suçluluk hisside beni olumsuz etkiliyor ben bu hisleri daha çok bunu yaşamam gerekiyor gibi düşünerek kendime yaşatıyorum. Yani buna üzülmeliyim, rahatsızlık duymasam günahı önemsememiş gibi olurum vb. düşüncelerle sıkıntıyı kendime zorunlu yaşatma davranışında bulunuyorum. Bilmiyorum ama belki böyle yapmasam daha huzurlu olabilirim veya bu yanlışlara düşme sıklığım azalabilir. Bu hisleri düşünceleri yasamakla beraber yoğun sıkıntı hissediyorum. Bazen aklım hep bunlarla meşgul oluyor. Namazlarımı kılmaya haramdan sakınmaya çalışıyorum. Günahlar elbette ki çirkindir ve önemlidir ancak ben sadece üzüntü veya rahatsızlık hissini istemiyorum. Dinin bana mutluluk huzur sevinç yaşatmasını istiyorum. Aksini yaşamak faydadan daha çok zararı oluyor. Ne yapmalıyım? Bende böyle durumlar çok oluyor. Zihnimi çok meşgul ediyor geçmişte okb, stres, depresyon vb. çok sıkıntılı rahatsızlıklar geçirdim psikolojik destek alma durumum yok.
Bana yardımcı olur musunuz?

Değerli kardeşimiz,

Hissettiğiniz korkuların geçmişte yaşadığınız travmatik deneyimlerden dolayı sizi zorladığı anlaşılmaktadır. Çünkü travma, beynimizin tehlike sinyallerine aşırı duyarlı hâle gelmesine neden olabilir ve bu da Allah korkusu gibi dini duyguların yoğun bir korku kaynağı olarak hissedilmesine yol açabilir.

Ancak, bu korkunun sizi kontrol etmesine izin vermek yerine, onunla nasıl başa çıkabileceğinizi düşünmeniz sizi rahatlatacaktır.

Bunu aşmak için size tavsiyelerimiz şunlar olacaktır.

Öncelikle yaşadığınız korkunun kaynağı konusunda farkındalık kazanmalısınız.

Mesela, Allah korkusunun sizi bu kadar rahatsız etmesi, Allah korkusunun bu kadar ağır olmasından değil, geçmişinizle alakalı bir durumdan kaynaklandığını fark etmeniz önemlidir. Çünkü bunun farkına vardığınızda kontrol etmeniz ve azaltılmanız daha kolay olacaktır.

İkinci olarak Allah’ın insana korku duygusunu neden verdiği konusunda bilgilenmeniz ve Allah korkusu konusundaki aşırı olumsuz algınızı değiştirmeniz gerekir. Daha doğrusu “Allah korkusu” kavramını sağlıklı bir şekilde anlamanız birçok sıkıntınızı değiştirecektir. Şöyle ki:

Korku duygusu, Allah’ın insanoğluna verdiği onlarca duygudan sadece bir tanesidir. Onun verdiği her duygunun nasıl bizim hayatımıza sayısız faydaları var ise, korku duygusunu da o kadar faydası vardır. Çünkü korku insana dünya ve ahiret huzuru ve güvenliği için verilmiştir. Korku olmazsa, mesela vahşi hayvanlara, zalimlere, trafik canavarlarına vb. yem oluruz, korku olmazsa yüksekten atlar, en tehlikeli işleri yaparız ve hayatımızı azaba çeviririz.

Oysaki korku tüm bu olası tehlikelere karşı kendimiz korumamız için bizi uyarır.

Aynı şekilde nasıl anne ve babamızdan bir parça çekindiğimiz için kendimizi çocukluk ve gençlik yıllarında yanlış işler yapmaktan alıkoyarız. Çünkü onlardan korkarız ama her dakika da anne-babamızın korkusunu içimizde yaşamayız. Onları daha çok sevgi ve şefkat kahramanları olarak biliriz.

Tabirde hata olmasın, Allah’tan da her zaman değil, nefsimiz günahlara girmek istediğinde, ibadetlerimizi aksatmamızı istediğinde Allah’a verdiğimiz sözü hatırlayarak çekiniriz. Allah’tan korkarak haramlardan çekindiğimiz için de iki dünya hayatında saadeti kazanabiliriz.

Birde yaptığımız ibadetlere bütün bütün güven duygusu geldiğinde, yani “Ben ibadetlerimi yapıyorum, artık cenneti hak ettim.” gibi gurur içeren bir duyguya kapıldığımızda yine Allah’a sığınma anlamında ondan korkarız. Ama buradaki korku, ibadetlerinin yüzde yüz kabul edildiğine güvenip nefse teslim olmamak için duyulan bir duygudur. Bildiğimiz anlamda korkmak değildir.

Görüldüğü gibi, Allah korkusu sadece ceza veya korkutucu bir unsur değil, aynı zamanda koruma, sevgi ve rehberlik anlamına da gelmektedir.  Allah’ın merhameti ve şefkati, korkudan çok sevgi ve güven hisleri uyandırır. Bu gerçeği kabul etmek, duygusal olarak daha az zorlanmanıza yardımcı olacaktır.

Bu çerçevede size tavsiyemiz, her gün Allah’ı daha çok sevmemize, Allah’a karşı daha çok şükretmemize neden olan nimetleri düşünün ve içinizi onun sevgisi ile doldurun.

Sadece günahlara karşı bir meyil duyduğunuzda da Allah korkusu aklınıza gelsin.

Kısaca, Allah korkusu, hayatı azaba çevirmek için değil, içsel bir denge unsuru ve iki dünya huzurunun sağlanması için verilmiş bir nimettir.

İkinci sorunuza gelince öncelikle, günahların farkında olmak ve bu konuda pişmanlık duymak, dindar bir insanın imanını, vicdanını ve ahlaki duruşunu koruması açısından önemlidir.

Taşıdığınız bu şuurdan dolayı sizi tebrik ederiz.

Her durumda olduğu gibi burada da Allah’tan korkmak yanında Kur’an-ı Kerim'de ve hadis-i şeriflerde geçen, Allah Gaffar, affedici olduğu, rahmetinin her şeyi kuşattığınız ve rahmetinin gazabından büyük olduğu gibi müjdeleri de hatırlayarak ümitvar olmak gerekir.

Ancak bu duyguların sürekli olarak sizi huzursuz etmesi ve yaşam kalitenizi olumsuz yönde etkilemesinden anlıyoruz ki, bu hassas denge sizde bozulmuştur.

Dolayısıyla sorun günahlardan dolayı duyulan pişmanlık duygusu değil, bunu düşünmeyi süreklilik haline getirip olumlu duyguları göz ardı etmenizdir.

Dini sorumluluklarınızı yerine getirmeye çalışmanız ve haramdan sakınmanız, manevi anlamda bir gayret ve fedakârlık gösterdiğinizi ortaya koyuyor. Ancak bu gayretinizin sizi sürekli bir kaygı ve sıkıntıya sürüklemesi, asıl amacından sapmasına neden olabilir. İslam'ın özünde huzur, sükunet ve manevi bir mutluluk bulmak vardır. Allah, kullarının huzur ve mutluluk içinde yaşamasını ister.

Kendinize "bunu yaşamalıyım" gibi düşüncelerle sıkıntı yaşatma eğiliminiz, geçmişte yaşadığınız psikolojik sıkıntılarla bağlantılı olabilir. Zihninizin bu tarz düşüncelere odaklanması, OKB'nin bir belirtisi olarak ortaya çıkabilir.

OKB, genellikle kişinin kendisine zarar verme ya da gereksiz yere aşırı bir şekilde kendini suçlama eğiliminde olmasıyla kendini gösterir.

Bu noktada, bu düşüncelerle başa çıkmak için bazı stratejileri düşünebilirsiniz:

1. Düşüncelerinizi Yeni Bir Bakış Açısı ile Değerlendirin

Günahların ve sorumlulukların farkında olmak elbette önemlidir, ancak bu farkındalık sizi sürekli bir pişmanlık ve suçluluk duygusuna hapsetmemelidir.

Suçluluk hissetmek yerine, bir hata yaptığınızda bu hatadan ders çıkarmayı ve bir daha tekrarlamamak için çaba göstermeyi düşünebilirsiniz. Bu, daha pozitif ve yapıcı bir yaklaşım olur.

2. Kendinize Şefkat Gösterin

Kendinize daha nazik ve anlayışlı davranmak, suçluluk ve pişmanlık duygularının etkisini azaltabilir.

Hepimizin hata yapabileceğini ve Allah’ın bağışlayıcı olduğunu hatırlamak, bu süreçte size yardımcı olabilir.

3. Pozitif İbadet Yaklaşımı

İbadetlerinizi sadece bir zorunluluk olarak görmek yerine, onları huzur bulacağınız bir zaman dilimi olarak değerlendirmeniz faydalı olabilir.

Örneğin, namaz sırasında Allah’a yakın olduğunuzu hissedip bu anın size huzur ve mutluluk getirmesini dileyebilirsiniz.

4. Zihinsel meşguliyetleri azaltın

Zihninizi sürekli bu düşüncelerle meşgul etmek yerine, sizi rahatlatan ve mutlu eden aktivitelere yönelmek faydalı olabilir.

Bu durum, dinlenmenizi ve zihninizi daha pozitif düşüncelerle doldurmanızı sağlayabilir.

Unutmayın ki Allah, kullarının sıkıntılarını hafifletmek ister ve O’na yönelirken huzur bulmanız en büyük temennimizdir.

Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet