Akrabayla ilişkiyi kesen cennete giremez mi?
- Ben bütün akrabalarımla konuşmuyorum, yapayalnızım, bir annem var, bir de abim, onun için de Allah'a bol bol dua ediyorum onu ıslah etsin diye, yoldan çıktı çünkü..
- Amcamlar, dayımlar, halam, teyzem kimse bana sahip çıkmadı, küçük yaşta babamı kaybettikten sonra bir kez nasılsın, iyi misin diye aramadılar.
- Hadiste akrabayla ilişkiyi kesen cennete giremez yazıyor, bu durumda ben kesin ceza mı çekeceğim ahirette cennete girmeden önce?
Değerli kardeşimiz,
Evet, "Akrabalarıyla ilişkiyi kesen cennete giremez." anlamında bir hadis rivayeti vardır. (bk. Buhârî, Edeb, 11)
Bunun manası, meşru bir mazereti olmadan akrabalarıyla ilişkisini kesen kimse "Cezasını çekmeden veya affedilmeden cennete giremez." demektir.
Burada -mazeretsiz olarak- sıla-i rahmi kesmenin cehennemlik bir fiil olduğu, cennetlik bir fiil olmadığı ifade edilmiştir.
Bilindiği üzere, Ehl-i sünnet akidesine göre, en büyük günah dahi kişiyi küfre götürmez. Bu sebeple kişi imanla kabre girdikten sonra, iki durumla karşılaşabilir. Birincisi: Dünyada iken tövbe etmişse affedilip cennete girer. İkincisi: Dünyada tövbe etmemiş ise, fakat imanla kabre girmiş ise, bunun için de iki durum söz konusudur:
Birincisi: Allah günahlarını affedebilir ve de cezalandırmadan cennete koyabilir. İkincisi: Hak ettiği cezayı çektirdikten sonra cennete koyar.
Bizim tavsiyemiz: -Hadis-i şerifte ifade edildiği üzere- “Sana gelmeyenlere senin gitmen; seninle konuşmayanlara senin konuşman, sana vermeyenlere sen vermen, sana kötülük edenlere senin iyilik etmendir.” (Gazali, İhya, 2/546)
Şeytan ve nefsi küstürüp, kalp ve vicdanı huzura kavuşturmak için, telefonla da olsa, mesajla da olsa ilk erliği, mertliği siz gösterin. Onlar karşılık vermezlerse bu onların sorunudur.
Unutmayalım ki; asıl sıla-i rahim, sormayanı sorabilmektir. Aramayanı arayabilmektir. Gelmeyene gidebilmektir. Zira asıl yücelik, yalnızca iyiliğini gördüklerimize değil, görmediklerimize de iyilik edebilmektir. (bk. Buhari, Edeb, 15)
Bazı hadislerde de Allah’ın Rahman ismiyle sıla-i rahim arasında ilişki kurularak bu görevi yerine getirenlerin ilahî rahmetten nasiplerini alacaklarına, ihmal edenlerin ise rahmetten yoksun kalacaklarına işaret edilir. (bk. Müsned, I, 190; Buhârî, Edeb, 13)
Hz. Peygamber Efendimiz (asm), sıla-i rahmin Müslüman olmayan yakın akrabaya karşı da geçerli olduğunu ifade etmiş ve “Allah, din konusunda sizinle savaşmayan ve sizi yurtlarınızdan çıkarmayanlarla iyi ilişkiler içinde olmanızı ve onlara adaletli davranmanızı yasaklamaz.” (Mümtehine 60/8) mealindeki ayetin buna işaret ettiğini bildirmiştir. (Müsned, 6/344; Buhari, Hibe, 29)
Hangi sadakanın daha faziletli olduğuna dair bir soruya da Peygamberimiz (asm), “Akrabaya verilendir, çünkü bunda bir sadaka, bir de sıla-i rahim sevabı var.” cevabını vermiştir (Müsned, 4/17, 18; Tirmizî, Zekât, 24, 26).
Allah cümlemizi İslam’ın sırat-ı müstakiminden ayırmasın. Âmin!..
İlave bilgi için tıklayınız:
- Akrabaları ile bağlarını kopartan cennete giremez, sözü hadis midir ...
- İnsanlardan uzaklaşmak ve aile ile ilişkileri kesmenin hükmü nedir ...
- Sıla-i rahim hangi akrabalar için geçerlidir? Kadın kocasından izin ...
- AKRABA.
Selam ve dua ile...
Sorularla İslamiyet
BENZER SORULAR
- Akrabaları ile bağlarını kopartan cennete giremez, sözü hadis midir?
- SILA-İ RAHİM (Sılayırahim)
- AKRABA
- Akrabamdan irtibatı kesersem, Allah ceza verir mi?
- Allah, kendi katından yeryüzüne yüz parça rahmetinden sadece biri göndermiştir. Bu yüz parça rahmet konusunu açıklar mısınız?
- İnsanlardan uzaklaşmak ve aile ile ilişkileri kesmenin hükmü nedir?
- Durumu musait olmayan eşlerin kendi ailesine maddi yardım yapması gerekir mi? Ya da bu tür durumlarda ne yapmak gerekir?
- Akrabalarıyla ilgiyi kesenin ibadetleri geçersiz mi?
- HISIM, HISIMLIK
- Akraba ilişkilerinde ölçü nedir?